Büyükşehir Belediye Meclisi’nin dünkü oturumunda ilçe Belediyelerinin aldığı paylar ön plana çıktı. CHP’li Belediye Başkanları Dursun Mirza, Kamil Saka ve Rahmi Gençer ilçe belediye gelirlerinin yarısından fazla azaldığını belirtti. Meclis toplantısında ayrıca Büyükşehir Belediyesi’nin ilçe belediyelerine yetki devrinde de sorunların yaşandığı ifade edildi. Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza, Edremit Belediye Başkanı Kamil Saka ve Ayvalık Belediye Başkanı Rahmi Gençer ilçe belediyelerinin sorunlarını meclis gündemine taşıdı. Başkanlar konuşmalarında Büyükşehir Belediyesi’nin gelir getirmeyen hizmetleri ilçelere devrettiğini hatırlatarak haksızlık yapılmamasını istedi.
Büyükşehir Belediye Meclisi´nin 5. toplantısı dün Büyükşehir Belediye Başkanı Edip Uğur başkanlığında bir araya geldi. Daha önceden belirlenmiş gündem maddelerinin görüşüldüğü meclis toplantısında Bandırma, Edremit ve Ayvalık Belediye Başkanları belediyelerin payları konusunda oluşan olumsuzlukları dile getirdi.
Belediyelerin gelirlerinin Büyükşehir ile birlikte 2 kat artacağı konusunda daha önceden propagandalar yapıldığını belirten Muhalefet partili belediye başkanları gelirlerinin yarısının azaldığını dile getirdi. Büyükşehir Belediyesi’nin ilçelere verdiği yetkileri de tartışan belediye başkanları BASKİ, İtfaiye gibi hizmetlerde yaşanan olumsuzlukları dile getirdi.
YIRCALI KONUSU BİR SONRAKİ AYA KALDI
Geçtiğimiz gün Yırcalı Ailesi´ne ait gayrimenkulün bahçesinin bir kısmının kamulaştırılacağı yönündeki haberimiz sonrasında bu konuyla ilgili Büyükşehir Meclisi´nde bir gelişme yaşandı. Yırcalı Ailesi´ne ait yerin bir kısmının kamulaştırılması İmar ve Şehircilik Komisyonu´na havale edildi. Komisyon konu hakkında yapacağı toplantı sonrasında kararını bir sonraki meclis toplantısında sunacak.
RECEP TAYYİP ERDOĞAN CUMHURBAŞKANI SEÇİLDİ
Büyükşehir Belediye Başkanı Edip Uğur meclis toplantısının açılışında yaptığı konuşmada geçtiğimiz Pazar günü gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı seçimlerine değindi. Uğur yeni dönemin Türkiye için hayırlı olmasını dileyerek şunları ifade etti:
"Geçtiğimiz pazar günü Türkiye Cumhuriyeti´nin 12. cumhurbaşkanlığının seçimi yapıldı. İlk defa milletimiz tarafından seçilen bir cumhurbaşkanımız oldu. Ben yeni seçilen cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan; 1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızdı. Yapmış olduğu 4,5 yıla yakın belediye başkanlığı döneminde İstanbul´da çok önemli başarılara imza attı, İstanbulluların beklentilerine cevap verdi. Çöp, su ulaşım, doğalgaz gibi konularda bize örnek bir belediye anlayışını uyguladı. Daha sonra da 12 yıl yapmış olduğu başbakanlık döneminde de Türkiye´yi çağ atlattı. Borcu olan Türkiye´yi artık IMF´ye el açmayan, alan değil veren el olan bir ülke haline getirdi. Farklı bir başbakanlık icra eden Recep Tayyip Erdoğan bu sefer Türkiye Cumhuriyeti Devleti´nin cumhurbaşkanı oldu. Hayırlı uğurlu olsun diyorum milletimize. Bundan sonra da farklı bir cumhurbaşkanı olarak farklı bir biçimde ülkemize hizmet edeceğine inanıyorum.
RAMAZAN´DA PAYLAŞTIK
Ramazan Bayramı´nı idrak ettik. Ramazan Bayramı´ndan sonra ilk meclis toplantısı yapıyoruz. Ramazan Ayı´nda 20 ilçemizin belediye başkanları çok güzel etkinlikler yaptılar. Ramazan Ayı; rahmet, bereket, yardım ayı. Bütün belediyelerimizin yaptıkları bu etkinlikler, yapmış oldukları yardımlar dolayısıyla hepsine teşekkür ediyorum.
12 AY TURİZM HEDEFİMİZ
Balıkesir; yaz nüfusu ile kış nüfusu farklı olan bir il. Ramazan yaza rastladığı için Temmuz ayında bizim sahil bölgelerimizde nüfusta birden yükselme, patlama oldu. Ama Ramazan´ın son haftası ile birlikte Balıkesir´in trafiği, nüfusu arttı. Esnafımız, ticari erbabımız memnun oldu. Hakikatten hem Ege hem Marmara Bölgelerimizde hem de adalarımızda bu yoğunluk devam ediyor. Balıkesir´e yaz turizminin getirmiş olduğu nüfus 12 ayda Balıkesir´de olsun ve Balıkesir bundan istifade etsin."
16 MİLYON OLAN PAYIMIZ 8 MİLYONA DÜŞTÜ
Gündem Maddelerinin görüşülmesi sırasında Mezarlıkların belediyelere devri konusunda tartışmalar yaşandı. Bazı belediye başkanları gelir getiren hizmetler yerine gideri fazla olan hizmetlerin ilçe belediyelerine devredilmesinin yanlış olduğunu söyledi. İlk olarak söz alan Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza tüm belediyelerin İller Bankası gelirlerinin yarısının yok olduğunu ifade etti. Mirza şunları kaydetti:
"Öncelikle Büyükşehir Yasası çıktığında ve propagandaları yapıldığında Büyükşehir olduğumuzda yerel belediyelerinin bütçelerinin 2-2,5´a katlanacağı, hizmetlerin artacağı, her tarafa eşit hizmetlerin geleceği ve daha güzel bir dönemin yaşanacağı bize söylendi. Bandırma Belediyesi´nin 30 Mart´tan önceki 5 aylık dönemi ele aldım ve bize İller Bankası´ndan gelen payları çıkarttım. Son aylara doğru gelen paylar 4 milyonlara kadar yükselmiş. Toplam 16 milyon 571 bin lira bize Büyükşehir Belediyesi olmadan önce gelen 5 aydaki paramız. Bir de Büyükşehir Belediyesi olduktan sonra Nisan´dan itibaren Ağustos´a kadar hesapladım; toplam 8 milyon 456 bin lira. Yani yarıdan daha az. Bize söylendiği gibi belediyelerin bütçeleri artmadı. Dolayısıyla şu anda belki Bandırma Belediyesi çok sıkıntı yaşamıyor ama burada pek çok ilçe belediye başkanı arkadaşım var, -sadece CHP´liler değil Ak Partili belediyeler de bu sorunu yaşıyorlar-maaş ödemekte zorlanıyorlar. Bu Büyükşehir Belediye Yasası´ndan sonra bizim yerel belediyelerin yaşadığı en büyük sorun. Bunun çözülmesi gerekiyor.
GELİR GETİREN HİZMETLER BÜYÜKŞEHİR´E
Tablo bu. Sadece bununla kalmıyor. İller Bankası´ndan gelen paylarımız yarıdan aşağıya düştü. Su Kanalizasyon Müdürlüğümüz, İtfaiye Müdürlüğümüz, Haller, Terminaller, Otoparklar, Ulaşım Hizmetleri Büyükşehir´e geçti. Yani bizim mevcut gelir getiren müdürlüklerimiz de Büyükşehir´e geçmiş oldu. Bunlar içerisinde bir tek Mezarlıklar geri getiriliyor. Mezarlıkların sadece gideri var. Tamamı gider. Mezar yerleri satışından bir gelir var am bu da çok cüz´i. Personel giderleri dahil olmak üzere, mazot giderleri, insanların taşıma giderleri gibi tüm hizmetler bizde parasız. Dolayısıyla mezarlıklar gelir yani para götüren yerler. Şimdi Büyükşehir olduk. Bize iki büyük belde ve 32 köy de katıldı ve onların da mezarlıkları bize dahil oldu. Ayrıca defin işlemleri de bize devrediliyor. Defin işlemleri demek, bir köyde vefat olduğunda oraya doktor göndereceksiniz, tespit yapacaksınız. O cenazeyi orada defnedeceksiniz. Yani belki de şu anda var olan şeyin iki katı daha fazla hizmet götürmüş olacağız. Bütçelerimiz azaldı. Su kanalizasyon müdürlüğü 2013 bütçesinde 5 milyon gibi bir gelir vardı. Ulaşım hizmetleri müdürlüğü, otopark, terminalden 2,5 milyon gibi bir gelir vardı. Bizde iki hal var. Biri toptancı biri balık hali; rusüm gelirleri v ardı. Dolayısıyla bu gelirlerde bizden gitmiş oldu. Belediyelerin aldıkları paylarda yarıdan fazla düşen gelir, diğer gelirlerde de yarıdan aşağıya düştü. Dolayısıyla küçük belediyeler ekonomik olarak sıkıntılı bir duruma düştü. bu bir gerçek.
GELİR GETİRMEYEN HİZMETLER BİZE VERİLİYOR
6360 Sayılı yasaya göre Büyükşehir Belediyemiz üç temel hizmeti küçük belediyelere devredebilir. Mezarlıklar, terminaller, otoparklar, haller. Bugünkü gündemin içine mezarlıklarla birlikte terminaller, otopark ve halleri de almış alsaydık bunları ilçe belediyelerine devredebilirdik. Ama burada temel sorun gelir getiren ve gelir götüren hizmetler. Sadece mezarlıklar gelir götüren hizmet. İlçe belediyelerine devrediliyor. Ancak yetkisi olmasına rağmen diğer gelir getiren hizmetler Büyükşehir´de kalıyor. Ben burada adalet istiyorum, denge istiyorum. Tamam, biz bu mezarlıkları alalım. Ama personeli ve araçlarıyla birlikte alalım, mezarlıkların Büyükşehir´e geçmesiyle oraya devredilen araçlarımız var. Onları da geri almak kaydıyla mezarlıkları alalım. Ama aynı zamanda terminalleri de alalım. Lütfedin, gelir gider dengesini sağlayalım, hesabını yapalım. Otoparklar konusunda da diğer ilçe belediye başkanı arkadaşlarımızın sorunları var. Örneğin Milletvekilimiz Cemal Öztaylan Bandırma Belediye Başkanlığı seçimini kazandıklarında otoparkların ücretsiz olacağı sözünü vermişlerdi. Ama bugünkü uygulamaya baktığımızda bırakın ücret almamayı üstüne ilave oldu. Bandırma´da şu anda saat ücreti 2,5 lira iken Erdek´te 5 lira. Ayvalık ise ilave oldu. Bu otoparkların işletmeciliğini genelde spor kulüpleri gelir amacıyla yapıyorlar. Bunların dikkate alınmasını istiyoruz.
BÜYÜKŞEHİR´E DEVREDİLEN HİZMETLERDE PARTİZANLIK YAPILIYOR
Bizde uygulamadan kaynaklanan sorunlar da var. Büyükşehir´e geçen müdürlüklerimizde var bu sorun. İtfaiye Müdürlüğümüz Büyükşehir´e geçti. Biz daha önce itfaiyemiz ile yolları, pazarları yıkardık, budamalar yapardık, zaman zaman su tankeri olarak kullanırdık. Ama Büyükşehir´e geçtikten sonra yetkili arkadaş pazar yerlerini yıkamayız, yolları sulamayız, budama yapmayız dedi. Şu anda kullanamıyoruz. Ama partizanlık yapıldığını da söylemek istiyorum. Ramazan Ayı´nda birçok iftar yemekleri verildi. Biz belediye olarak her gün bin 200 kişiye yemek verdik. Ak Parti´de değişik mahallelerde iftar yemekleri verdi. Çınarlı Mahallesi´ndeki meydanda iftar yemeği vermeden önce bizim yollarımızı sulamayan itfaiye Ak parti´nin iftar yerini yıkadı. Lütfen başkanım eşit davranılsın, adaletli davranılsın. Vatandaşımız bu konuda sizleri de bizleri de eleştirmesin. Burada özen gösterilmesini istiyoruz. Yıllardır hizmet eden itfaiye bir anda sizinle ilişkisini kesiyor. Bandırma Belediyesi yokmuş gibi davranılıyor. Bunu bir endişe ve uyarı olarak dile getiriyorum. Bizler Cumhuriyet Halk Partili belediyeler de; seçim bitti, seçim söylemleri de geride kaldı, hizmet dönemi başladı. Kimin tarafından yapıldığı değil o hizmetin vatandaşın ayağına gitmesi lazım. Biz Büyükşehir belediyemiz ile birlikte bu hizmetleri dayanışma içinde yapmak istiyoruz. Bundan halkımız yararlanacaktır.
BÜTÇE AZALDI HİZMET ALANLARI BÜYÜDÜ
Önce İller Bankası sonra bizden giden müdürlüklerin gelirleri azaldı. Bir de bize tahakkuk eden payların yüzde 30´u Büyükşehir´e, yüzde 10´u ise BASKİ payı olarak ayrılıyor. Ama hizmet alanımız arttı. Bandırma´da iki büyük belde ve 32 köy bize katıldı. 25 bin nüfus bize katıldı. Oralara hizmet götüreceğiz. Bütçeler azaldı, hizmet alanları büyüdü. Bunun da dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum. İller Bankası payının yüzde 30´u bazı müdürlükler Büyükşehir´e geçti diye kesiliyor. Mezarlık bize geçtiğine göre bu yüzde 30´dan bize ne kadar geri vereceksiniz? Madem mezarlığı istediniz verdik diyorsunuz Terminalleri, otoparkları da istiyoruz onları da verin.
90 MİLYON BORÇ ESKİ
Sayın başkanımız ve genel sekreterimiz bize Bandırma´nın borçlarından söz edebilirler. Evet 90 trilyon civarında daha önce su projesinden kaynaklanan bir borç var. Üç dönem öncesinden kaynaklanan bu borçtur bu. Bandırma´nın susuz kaldığı bir dönemde Gönen Barajı´nın regülatöründen büyük bir yatırımla getirilen su paralarının borcudur o. Bandırma Belediyesi´nin kendisinin yaptığı borçlar değildir. Dolayısıyla DSİ´nin yapması gereken yatırımı belediye kendisi yapmıştır. Bu borç hiç kimse ödemeden bize kadar gelmiştir. Dolayısıyla bu borçla bunları ilişkilendirmemek gerekir.
BÜYÜK KÜÇÜKTEN ALMAYA ÇALIŞMAZ
Edremit Belediye Başkanı Kamil Saka ise belediyelerin paylarının azalması ile birlikte bazı hizmetlerin belediyelere devredilmesinde de haksızlıkların yaşandığını ileri sürdü. Saka şunları ifade etti:
"Daha önce Edremit Belediye Meclis Salonu´nda yapmış olduğumuz toplantıda söylediğim gibi bizler ilçe belediye başkanları büyük bir risk altında görev yapmaya çalışıyoruz. İlk günden itibaren Büyükşehir Belediye Meclisi´nin yapması gerekli olup da bizim üzerimize yapma konusunda devreden konular için daha şuna kadar bir protokol yapılmış değil. Protokolde neler olduğunu hiç birimiz farkında bile değiliz. Bir an önce bu protokolün yapılması gerektiğine inanıyorum. Bakıyorum Büyükşehir Belediyesi bu protokolden ziyade ilçe belediyelerinden neyi nasıl ve ne şekilde alırım onun hesabında. Bizim örfümüzde, ananemizde büyük küçükten almaya çalışmaz; büyük küçüğe verir. Biz bugüne kadar bunu gördük, yaşadık ve bundan sonra da bunu yaşayacağız.
BÜYÜKŞEHİR DEVRETTİĞİ HİZMETİN BEDELİNİ ÖDEMELİ
Bizler kente hizmet için varız. Mezarlıkların işletilmesinde, numaratajın çalıştırılmasında biz yaparız. Bunu yapacak kadroya, güce sahibiz. Ama bu yaptığımız işin karşılığı olan bedelin de Büyükşehir Belediyesi tarafından ilçe belediyesine verilmesini şart koşmak mecburiyetindeyiz. Çünkü biz bu bedeli almadan yapmaya kalkarsak 6360 Sayılı Yasa´ya aykırı hareket etmiş oluruz. Yasa bu yetkiyi, görevi bize değil Büyükşehir Belediyesi´ne verdi. Biz bunu yapar isek Büyükşehir Belediyesi bunun bedelini ilçe belediyesine ödemek mecburiyetinde. Aynı şekilde numarataj içinde bu geçerli. Büyükşehir Belediyesi yapmakla yükümlü olduğu görevi bir başka belediyeye devrediyorsa bunun bedelini ödemek mecburiyetindedir. Burada aldığımız bir meclis kararı, bunun yükümlülüğünü Büyükşehir´den kurtarır, bizim yapma görevinde olmadığımız bir işi ilçe belediyelerine yükleyip, bu konuda yaptığımız masraftan dolayı yarın hesap sorulur konuma getiriliriz. Bunu göz önüne almalıyız. Bu konuyu bu açıdan hareket etmenizi istiyorum. Çünkü artık belediyeciyiz. Siyasi kimliğimiz yakamızdan çıkmış olmak mecburiyetinde. Yoksa bu şehirde olaylara siyasi kimlikle yaklaşmaya kalkarsak, sonuçta kaybeden inanın o siyasi kimliği yakasından çıkarmayan olur. Onun için bir yerel yönetici olarak konulara bakmanızı rica ediyorum.
DEVİR TASFİYE KOMİSYONUNDA SIKINTILAR VAR
Devir Tasfiye Komisyonu´nda yaşananlardan da sıkıntım var. Evet, daha önce yapılan süreçlerde, belediye mülklerinin baskıları Büyükşehir´e bazıları da BASKİ´ye, bazısı da ilçe belediyesine kaldı. Bakıyorum; Edremit Belediyesi´ne ait daha önce kapatılan Güre, Zeytinli gibi belde belediyelerinin garajlarında itfaiye araçları var. Bunları biz getirttik. Neden? Çünkü o itfaiyeler ne kadar büyükşehirin malı olursa olsun, sonuçta ben dahil hepimizin malı. O itfaiyeleri muhafazalı bir yer olmadan meydanda olması, onlara gelecek olan her türlü zarar da benim cebimi etkileyecek bir zarardır. Onun için bekçisi olan, ışığı olan, etrafı duvarla çevrili olan yerlerde itfaiyelerin konuşlandırılması konusunda ben talimat verdim. Ama itfaiyelerin orada konuşlanmış olması, bazı arkadaşlarımızın bu nasıl itfaiye garajıdır, itfaiye büyükşehirin sorumluluğundadır, bu garajların mülkiyeti büyükşehire geçmelidir deme hakkı vermemesi gerektiğine inanıyorum. Büyükşehir´e veya BASKİ´ye Edremit´te merkezde verilmiş. İhtiyacı vardı. Edremit Belediyesi´nde bir katı talep yazısı yazın size tahsis edelim dedik. Neden? BASKİ´nin ona ihtiyacı olduğu için. Yarın ben orayı tahsis edeyim demekle orayı tahis etmekle BASKİ burada konuşlandı, burası BASKİ´nin mülkü olmalıdır, bu olmamalıdır. Zihniyet bu olmamalı. Biz talan için gelmiş bir gurup değiliz. Biz hizmet için geldik, hizmeti birlikte, beraberce götüreceğiz. BASKİ´ye ait araçlar alındı. Dalyan´da arıtmanın arkasında sazlıkların içinde konuşlandı. Her sene yangın çıkar. Bir yangın da o araçlar yok olmamalıdır. Onların hepsi hepimizin malı Kadıköy´deki garajı anında boşalttırdım. BASKİ işletme müdürüne araçların tamamını al, güvenli bir yer olan Kadıköy Garajı´na koy orada güvende olsunlar dedim. Ne zaman kendi garajınızı yapar o zaman burasını bize verirsiniz dedim. Burası bizim malımız deme hakkı kimsede yoktur. Ben inanıyorum konuları biraz daha siyasetten arındırılmış, biraz daha yerel yönetici olarak bakılması gerektiğine inanıyorum.
65 BİNDEN 500 BİN NÜFUSA ÇIKIYORUZ
Ayvalık Belediye Başkanı Rahmi Gençer ise Turizm bölgelerinde yaşanan nüfus artışlarına rağmen gelirlerindeki azalma konusundaki olumsuzlukları ifade etti. Gençer şunları dile getirdi:
"Türkiye Büyükşehir Yasası ile yeni bir yönetim şekline geçti. Özellikle Balıkesir bunun içinde 13 belediye ile beraber Türkiye genelinde başladı. Ben de Büyükşehir´e geçince avantajlar anlatıldı ve 30 Mart seçimleriyle birlikte uygulama başladı. Geldiğimiz noktada bütün belediyelerin en büyük sıkıntısı İller Bankası paylarımızın yüzde 50´nin de altına inen bir şekilde azalması. Buna karşın gelirlerimizin en büyük kalemleri olan su gibi gelirlerin gitmesi. Alanlarımızın büyüyerek daha önce Özel İdari´nin sorumluluğunda olan alanların da bize bağlanmasıyla çok ciddi bir sıkıntı doğmaya başladı. Bu apaçık gözüküyor. Bunda A Partisi, B Partisi diye bir şey yok. Hepimiz aynı durumdayız ve çok zor. Bir de bizim gibi nüfusu inanılmaz değişim yaşayan sahil kasabaları bundan çok fazla zarar görüyor. Ayvalık´ın nüfusu köyleriyle beraber 64-65 bin civarında. Şu anki nüfusu 500 bin. Bayramda 550-600 bindi. Bu Balıkesir için bir gururdur. Turizm bölgelerimiz Balıkesir´in gururudur ve dünyaya açılan kapılardır. Nasıl Balıkesir´in sanayisi, tarım ve hayvancılığı Türkiye´nin çok önemli bir değerleriyse, bu Körfez bölgesi de dünyaya açılan kapısıdır. Turizmde Balıkesir Türkiye´deki payından gelir alınacaksa Körfez bölgesi en önemli yerdir. Balıkesir´in tüm bölgelerinde turizm yapılabilir. Ama Körfez´in avantajlarından dolayı şansı daha fazladır. O yüzden böyle bir değişimi yaşayan kasabalarda, tabi ki İller Bankası payları öncelikle çok komik oluyor. Ben daha 3 belediye olan bölgeye hitap edip, artı 16 köyün bize devredilmesiyle 1,5 milyonun üzerinde İller Bankası olan bir ilçenin şu anda 700 bin liraya aylık inmiş bir pay var. Bu gerçek.
YENİ BİR OLUŞUM İÇİNDEYİZ
Bunun yanında suyumuz gitti. Su gelirlerimiz çok fazla. Kar getiren paylardan biriydi. Bunların hepsini kabul ediyoruz. Ama hepimiz yeni kurulduk, yeni bir oluşum içindeyiz. Hepimiz seçildik geldik. Hepimiz ayrı partilerden olabiliriz ama hepimizin tek hedefi halkımıza iyi hizmet etmek. Ayvalık inanın o kadar çok insana iş veriyor ki; zeytinciliğiyle, turizmiyle. Bölgemizden o kadar çok köyünden, beldesinden yaz sezonu ya da uzun süreler gelip çalışıyorlar.
ACEMİ SİYASETÇİLERİ UYARIN
Büyükşehir yetkilerini bize devrettikten sonra şevkle görev başladık. Şunu demedik; mezarlık işi, su işi, kanalizasyon işi, otobüs işi bizim değil demedik. İnanın aynı heyecanla, zaman zaman refüze olsak da, yetkili siz değilsiniz gibi sözleri de aşarız hizmet etmeye çalıştık. Tek hedefimiz şehrimize hizmet etmek. Birden bire 300-500 bin nüfus geliyor. Bu gelenler inanın Ayvalık´ta her yeri yediler. Markete gittim markette bir tek deterjan kalmış, her şey bitmiş. Öyle bir hal yaşıyoruz. Bu durumlar yaşanırken BASKİ kurumsallaşmaya başladı, Büyükşehir gelmeye başladı. Biz hiç bir gazeteye olumsuzluklar karşısında demeç vermiyoruz. Ayvalık´ta yıllardır su sorunu ver, kanalizasyon sorunu var. Bu bizim işimiz değil, BASKİ´nin işi demiyoruz. Ama sular kesildiği zaman maalesef yeni siyasete başlamış ilçe başkanlarımız Ayvalık Belediyesi´nin sorumluluğunda oluyor, sular düzenli akmaya başladı bunu BASKİ yaptı oluyor. Bütün gün sosyal medyada, gazetelerde o yeni siyasetçi arkadaşlarımız demek veriyor. Bir kere tahrike kapılıp bunlara cevap vermedik. Bunlar yaşanıyor. Bunun zararı şu olacak. Memlekette bir tane belediye başkanı seçiliyor bir de Büyükşehir başkanımız var. Şimdi kendini Belediye başkanı hissetmeleri yanlış. Bu etik değil. Siz büyük bir başkansınız bu arkadaşları ikaz edin. Bunlara cevap vermek size cevap vermek olur. Bu nedenle biz bu ahlakla bunlara cevap vermiyoruz."
