Bir mezar taşının üzerine kazınmış olan şu şiir, babalarının ölümünden sonra mal mülk için birbirine düşen kardeşlerin ibretlik hikâyesini anlatıyor bizlere:
BİR MEZ TARTAŞI ÖĞÜDÜDÜR!
… MALIN VARSA SAT BABA
Mal bıraktın, mülk bıraktın üşüştük,
Kavga ile nara ile bölüştük
Biz sekiz kardeş toprak için dövüştük,
Mezarında huzur içinde yat baba…
Çocukların etsinler diye rahat
Satmadın da geçindin kıt kanaat
Evladından sana olsun nasihat
O dünyada malın varsa sat baba.
Orhan Orgarun
GÜZEL ÖĞÜT KUR’ÂN’IN MÜJDELERİ VE UYARILARI İLE OLUR…
Güzel olan İslâm Düzen’ini Anlatırken!
* Hikmet..
Hikmet ilimdir, ilim ise Kur’ân’dır. İslâm’ın düzenine davet edilecek olanlara karşı ancak kesin delillerle konuşmak doğru olur ki, o kesin delil hikmettir. Hikmetle çağrı; dikkatli olmak, muhatabın durumuna göre hareket etmek, en güzel bir tavrı takınmak, ısındırıcı olmak, etkileyici bir üslup kullanmak, açık ve kesin deliller kullanmak, insanlara fayda sağlayacak, akılları aydınlatacak ve vicdanları harekete geçirecek örneklerle davet etmektir.
* Güzel Öğüt..
Güzel öğüt Kur’ân’ın müjdeleri ve uyarıları ile olur. Öğüt yalnızca sözle değil, fiil ve davranışlarla da yapılır. Davranışların bazen sözden daha etkileyici olduğu çok açıktır.
İslâm düzeni’ne; güzel tatlı, çekici ve doyurucu bilgilerle donatılmış bir şekilde davet etmek gereklidir.
Çünkü bilgisiz, hikmetsiz, sert ve kaba davranışlarla, taassupla yapılan telkinin hiçbir etkisi olmaz.
(17. İsrâ Sûresi, Âyet/ 53): “KULLARIMA SÖYLE, SÖZÜN EN GÜZELİNİ SÖYLESİNLER. SONRA ŞEYTAN ARALARINI BOZAR. ÇÜNKÜ ŞEYTAN, İNSANIN APAÇIK DÜŞMANIDIR.”
Mü’minler en güzel sözü söylerler ve en güzel sözünde Allah kelamı olduğunu bilirler. Mü’minin bana göresi olmaz. Bana göre ile İslâm düzeni ile hak ve adil olan bir düzen telkin edilemez. Onun için her konuda Allah’ın muradını, emrini, yasağını ve tavsiyesini bilip insanlara aktarmak güzel olanıdır.
Şeytan, bana göreyi süslü ve cazip gösterip kişiyi konuşturur ve Allah kelamı ile kişi arasına girer. Şayet; kişi Allah kelamını anlatırsa, kişi ile muhatabı arasına girer ve konuşmayı çekişmeye döndürmek ister.
ŞEYTANA FIRSAT VERMEMEK EMREDİLMİŞTİR.
* Güzel Bir Mücadele..
Mü’minler mücadele ederken en güzel şeyle mücadele ederler. En güzel mücadele; Tebliğ yönteminin en güzel, en mantıklı, en inandırıcı, en çekici ve en ikna edici olması olduğu gibi, Tebliğe engel olan unsurlarla en güzel mücadeleyi de içine alır. Mücadelenin günün şartlarını, sosyal yapının özelliklerini, muhatabın tutum ve dayanaklarını dikkate alarak sistemli, seviyeli, şuurlu bir şekilde yapılması gerekir.
Güzel bir mücadele, kin, nefret ve düşmanlıkla değil, sevgi şefkat ve merhametle yapılmalıdır. Bu üç esasın yanında dikkat edilecek bazı önemli hususlar ise şunlardır:
* Şefkat Ve Merhamet..
Mü’minlerin merhametli olması, Kur’ân’ın emridir. İslâm adil düzen’i telkin eden herkesten daha doğru merhametli olması gerekir. Muhatabına karşı şefkatli ve merhametli olmayanın, onların iyiliğini istemesi çok zordur.
İnsanların cehenneme gitmeleri hoşlanılacak bir şey değildir. Onun için gerçek olan bir Müslüman başta, bütün insanlığın dünya ve ahiret saadeti için çalışmayı bir ibadet sayar. Şefkat ve merhamet bunu gerektirir.
* Yumuşak Söz..
Fikir ve inançların değiştirilmesinde insanı etkileyen unsurlardan biri de yumuşak söz ve tatlı dildir. İslâm’ın adil düzenini anlatan bir kimse, herkesten çok muhatabına karşı sözün yumuşak, dilin tatlı olmasına itina ve önem göstermelidir. (20. Tâhâ Sûresi, Âyetler/ 43-44): “İKİNİZ (Musa ve Harun) FİRAVUN’A GİDİN. ÇÜNKÜ O GERÇEKTEN AZDI. ONA YUMUŞAK SÖZ SÖYLEYİN. UMULUR Kİ ÖĞÜT ALIR VEYA KORKAR.”
* Müjdelemek Ve Sakındırmak..
Beşir kelimesi, âyetlerde daima Nezir kelimesiyle birlikte kullanılmaktadır. BEŞİR; müjdelemek, NEZİR ise; bir şeyin sonundaki tehlikeyi haber verip sakındırmak, uyarmak ve dikkatini çekmek anlamında kullanılır. Ticaret saadettir demek müjdelemek, faiz batırır demek ise uyarmaktır. Gerçek İslâm’da adil düzen’i anlatırken bu iki görevi de dengeli bir şekilde yerine getirmek gerekir.
Çünkü bütün peygamberler, müjdeleyici ve uyarıcı olarak insanlara gönderilmiştir. (35. Fâtır Sûresi, Âyet/ 24): “BİZ SENİ HAK ÜZERE MÜJDELEYİCİ VE UYARICI OLARAK GÖNDERDİK. HİÇ BİR ÜMMET YOKTUR Kİ İÇİNDE BİR UYARICI GELİP GEÇMİŞ OLMASIN.” İslâm‘da adil bir düzen ile müjdelerken, faizci kapitalist düzenden sakındırmak birlikte yapılması gereken çok önemli bir görevdir. Korku ve ümit dengesi gözetilerek yapılan telkin ve teklif sonuç getirir.
* Muhteva..
Müslümanlar İslâm’da adil düzen’i telkin ve teklif etmek, faizci kapitalizm kötülüğünü iyilikle önlemektir. (41. Fussilet Sûresi, Âyetler/ 34-35): ”İYİLİKLE KÖTÜLÜK BİR OLMAZ. SEN KÖTÜLÜĞÜ EN GÜZEL BİR ŞEKİLDE ÖNLE. O ZAMAN SENİNLE ARASINDA DÜŞMANLIK BULUNAN KİMSE, SANKİ CANDAN BİR DOST OLUR.
BU GÜZEL DAVRANIŞA, BU OLGUNLUĞA ANCAK SABREDEREK MÜCADELEYE DEVAM EDENLER, SABRI HUY EDİNENLER KAVUŞTURULUR, BU OLGUNLUĞA BÜYÜK LÜTUFLARA MAZHAR OLANLAR KAVUŞTURULUR.”
İyilik itikat ve düzen olarak İslâm’dır. Kötülük ise itikat ve düzen olarak faizci kapitalizmdir. Tebliğ ve davetin muhtevası ve gayesi kötülüğü iyilikle önlemektir.
Selam tüm hidayete tabi olanlara…
Kur’ân Ne Diyor?
“Allah insanlara asla zulmetmez. Fakat insanlar kendi kendilerine zulmederler.” (10. Yûnus Sûresi, Âyet/ 44)
