Kurtuluş Savaşımız bir destan ise, Çanakkale Zaferimiz onun önsözüdür. Gözünü bu topraklara dikmiş, o günün en yüksek teknolojiye sahip silahlarıyla donanmış sömürgecilerin hevesleri, Türk Milletinin kahramanca savunduğu tabyalar ve siperlerde yok olup gitmiştir. Türk Milletine kefen biçenler bir kez daha hüsrana uğramıştır. Asla geri dönmeyi düşünmeyen, Çanakkale´yi geçilmez kılan kınalı kuzular, vatan şairi Mehmet Akif´in sözüyle; Bedr´in aslanları kadar şanlı idi.
Çanakkale savaşlarının en acı sonuçlarından biri de milletimizin geleceğini inşa edebilecek, yüksek eğitimli on binlerce gencimizin de şehit olmasıdır. Uzun yıllar tıbbiye, mülkiye, mühendislik fakülteleri maalesef mezun verememiştir. Vatansız, topraksız, esaret altında yaşamaktansa ölümü göze almak ne büyük bir fedakarlıktır. Bugünkü özgürlük ve bağımsızlığımızı o günün kahramanlarına borçlu olduğumuzu asla unutmamalıyız.
Çanakkale zaferiyle tarih sahnesine çıkan, Conkbayırında; ?Ben size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum? emrindeki kararlılığıyla savaşın akıbetini değiştiren, 57. Alay´ın Kumandanı, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk´ün adı tarihe altın harflerle yazılmıştır. Dün olduğu gibi bugün ve de yarın, kardeşliğimize, vatanımıza, geleceğimize göz dikenler tarihten ders almazlar ise karşılaşacakları yine onlar adına acı bir son olacaktır. Çanakkale kahramanlığının ruhu benliğimizdedir. Tüm art niyetli çaba ve iş birliklerine rağmen; ?Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşayacaktır?. Başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyorum.
