BİR GÜN

BİR GÜN

İNSANLIĞIN YEĞANE KURTARICISI ANCAK VE ANCAK İSLAMİYETTİR…

İnsanı vaktinden önce yıpratan bir şey varsa o da temelliktir.

                                                            Hazret-i Ali (Radıyallahü anh)

                … BİR GÜN

Kimseyi hor görüp yüksekten uçma,

Hayal kanatların kırılır bir gün!

Kul hakkı yiyip de kenardan geçme,

Zerrenin hesabı sorulur bir gün…

                                Her bir nimete şükreder insan,

                                Çıkmazsın hak yolundan ödülü bilsen,

                                Alame bir dille konuşan olsan,

                                Son nefeste sükût olunur bir gün…

                Asla böbürlenme ey insanoğlu,

İster ovalı ol istersen dağlı,

İster yaşlı ol istersen genç çağlı,

Musalla tahtına varılır bir gün…

Yaşarken yapılan hayırlarımız,

Dost olur bize ahiret varımız,

Azalmasın artsın sevap kâpımız,

Son mekâna yalnız girilir bir gün…

Öter şeyda bülbül kendi hâlince,

Dünya gülşen olur, dostlar gülünce,

Rabbim incinir kul hakkı yenince,

Üstümüze toprak serilir bir gün…

Orhan Orgarun

İNSANLIĞIN YEĞANE KURTARICISI

ANCAK VE ANCAK İSLAMİYETTİR…

Milli Birlik Ve Beraberliğin Devamı, Ancak Din İle Mümkündür!

İslâm Neyi Emreder?

Bugünkü Cuma sohbetleri köşemde yazdığım yazdı da kıymetli okurlarıma bu mevzu hakında kısa olarak özetlemeye çalışıcam. Zira, İslâm’ın bu konuda neyi emrettiği indirilen Kuranı Kerimde ve dini litaratülde yazılan kitaplarda açık bir şekilde izah edilmiş olduğu ayrı bir gerçektir. Yine de ben çok kısada olsa biraz özetlemeye çalışıyım:

                İslâm; Allah (c.c.)’a ve Resulüne (s.a.v.) mutlak itâati emrettiği gibi, çalışmayı ve münâkaşa ile tefrikayı da yasaklamıştır. Her sahada en büyük önderimiz Allah’ın (c.c.) elçisi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) Efendimizdir. Resulullah bizim için en büyük bir numûnedir.

Bizler, birer ümmeti olarak her hâlimizle O’na, itirazsız uymalıyızdır…

Düşmanlarımıza karşı kuvvetli olmak için tefrikacılığı bırakmaya mecburuz. Her şeye rağmen İslâm’a sarılmalıyız. İnsanlığın yeğane kurtarcısı ancak ve ancak İslamiyettir.

İslamiyet her türlü nifak ve şikâkın (Uyuşmazlık, Bozuşma.) karşısındadır. Milli Birlik ve beraberliğin devamı, ancak din ile mümkündür. Dini emirlerin dışında ırk birliği ile bu iş hiçbir zaman yürüyemezlerdir…

                İşte İslâm’ın neyi emrettiği bize şu âyet açıkça bildiriyor:

                “HEPİNİZ, TOPTAN SIMSIKI ALLAH’IN İPİNE (KUR’ÂN’A) SARILIN, PARÇALANIP AYRILMAYINIZ…” (3. Âl-i İmrân Sûresi, Âyet/ 103)

                Öyle ise Kur’ân’a İslam’a sarılalım ve tefrikaya meydan vermeyelim…

Bakınız Yüce Kitabımız yine şöyle emrediyor!

Mealen; -“Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, Resulullah’a ve sizden olan ülül emre de itaat edin. Eğer bir şeyde çekinirseniz, onu Allah’a ve Resulüne bırakın. Eğer Allah’a ve Ahiret Günü’ne inanıyorsanız bu sizin için hem hayırlı ve hem de netice bakımından en güzeldir.” (4. Nisâ Sûresi, Âyet/ 59)

                Yine Kur’ân’da mealen;                -“(Ey Habibim, onlara) de ki; Eğer siz Allah’ı seviyorsanız, bana uyunuz ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın…” (3. Âl-i İmrân Sûresi, Âyet/ 31)

                Yine; -“Allah’ın Resulü size ne getirdiyse onu alınız ve sizi neden sakındırdıysa ondan vazgeçiniz.” (59. Haşr Sûresi, Âyet/ 7)

                Yine; -“Kim Allah’ın Resulüne itaat ederse! Allah’a itaat etmiş olur.” (4. Nisâ Sûresi, Âyet/ 80)

                Yine; -“Rabbine andolsun ki, onlar aralarında geçen şeylerde seni hakem yapmadıkça, sonra verdiğin hükümlere yürekleri hiçbir sıkıntı duymadan, tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça iman etmiş olmazlar!” (4. Nisâ Sûresi, Âyet/ 65) buyuruluyor.

                Bu kadar Âyet-i Kerime’yi niçin buraya aldım?

                Yazdığım şu andaki yazım, Allah’a inananlar için bir rehber olarak yazıldığına göre, en büyük rehberimiz Peygamber Efendimiz (s.a.v.) hakkında Rabbimizin ne buyurduğunu öğrenmek icap ediyor. Mâdem ki Müslüman olmak için her hâlimizle Efendimizi (s.a.v.) tasdik etmeye mecburuz, öyle ise, O’nun (s.a.v.) örnek hayatını da hayat ve yaşayışımıza uydurmamız gerekmektedir günümüzdeki kendini adaletli zannedenler gibi bir orantısı bile olmayan adaletsizlikleri ne İslam dinine ne de kendi yaşandığımız hayatla bağdaştıra biliriz.

                Allah (c.c.) elçisi Peygamberimiz (s.a.v.) neyi benimsemişse onu seveceğiz, neyi kötü görmüşse ona da hiçbir zaman yaklaşmayacağız, kimsenin de adaletsiz bir şekilde kul hakkını yemiyeçeğiz.

Mâdem ki Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyen uymayanlar zalimler, fasıklar ve kâfirlerdir. Öyle ise biz de indirilen yüce Kur’ân’la amel edeceğiz ki, bu tehlikelere bir an olsun düşmeyelim. Ve bazıları gibi kul hakkı yiyip kefere bir şekilde iblis kılığında öte tarafa imansız gitmeyelim…

                Peygamber Efendimiz (s.a.v.) hayatı, adaleti yaşayışı ve renk, ırk, soy ve sop taassubuna kapılmadığı ancak ve sâdece insanları bir kardeş gibi sevdiği, onun tebliğ ettiğine inanmayanları –en yakını akrabaları dahi olsa- sevmediği de ayrı bir meydandadır.

Netice olarak; Ey Müslüman! Sen, ya, Resullah’ın yolu’na uyacaksın, veya nefsinin esiri olup onun kölesi olacaksın!..

Resulullah (s.a.v.)’a uyuyorsan, tefrîkayı çoktan bırakmışsındır, İslâm’ı yaşa ve zillete düşme…

                Ama hala bu gerçekleri gördükten sonra tefrika, ırk, soy ve sop taassubuna devam edersen, senin gibi düşünen zalimler, fasıklar ve kâfirler için YANSIN CEHENNEM!..

                CENNET MÜ’MİNLERE MÜBAREK OLSUN..!

                Kur’ân Ne Diyor?

                “De ki: “Eğer duanız olmazsa Rabbim katında ne ehemmiyetiniz var?” (25. Furkân Sûresi, Âyet/ 77)



Anahtar Kelimeler:
  • Cuma 23 ° / 11.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 15.6 ° / 7.5 ° Şiddetli yağmurlu
  • Pazar 21.3 ° / 6.1 ° Güneşli