1 Mayıs İşçi ve Emek Bayramı Bandırma'dan sonra Erdek'te de kutlandı.
Erdek'te 1 Mayıs kutlama korteji kumlu yolunu takip ederek gelinen Cumhuriyet alanında saygı durumunda bulunuldu, İstiklal marşı okundu.
Güne dair marşların ardından söz alan Eğitim-Sen Erdek temsilcisi Hüseyin Şahin; "Sevgili dostlar,
Sevgili Erdek halkı, hepinizi 1 Mayıs tertip komitesi adına saygıyla selamlıyorum.
Selam olsun fabrikada, tarlada, okulda hastanede ve yaşamın her alanında her gün gecesini gündüzüne katarak, bizlere bu hayati sunanlara,
Selam olsun emek ve alın teri dökenlere.
Sevgili dostlar, emekçi kardeşlerim, bugün 1 Mayıs milyonlarca emekçinin alın terini ve haklarını savunduğu, ülkenin kaynakların bir avuç sermaye grubuna peşkeş sekilmesine karşı, emekçilerin birleştiği gündür.
Bir yanda yoksulluk sınırı altında yaşamak zorunda bırakılan milyonlarca emekçi, biryanda 44 milyon emekçinin gelirine sahip 15 aile...
Sevgili kardeşlerim,
Ülke; tarihinin en ağır ekonomik ve siyasal krizinin yaşandığı bir süreçten geçiyor. Uygulanan ekonomik politikalar, emekçileri ekmeğe ve soğana muhtaç hale getirmiştir.
Açlık sınırı 9500,tl. Yoksulluk sınırı 31.200tl. Sınırına dayandı.
Yüksek enflasyon emekçilerin alım gücünü her gün biraz daha eritmekte.
Açıklanan ekonomik büyüme rakamları kimseyi yanıltmasın, çünkü büyüyen sadece sermaye gruplarıdır.
Ekonomik veriler işçi ve emekçilerin giderek yoksullaştığını, patronların ise kâr’ına kâr kattığını gösteriyor.
Büyük tekeller 10 kat kâr açıklarken işçi ve emekçilerin ücretleri hızla erimeye devam ediyor.
Buda yetmiyormuş gibi gerçek dışı TÜİK verileri, milyonlarca emekçinin daha az zam almasına neden olmaktadır.
Ülkemizde sağlık sistemi çökmüş, siyasi iktidar sağlık sorunlarını ve sağlık emekçilerinin yaşadığı sorunları çözmekte yetersiz kalmıştır.
Sağlık emekçisi uygulanan mobing, çalışma koşullarının zorluğu ve yetersiz ücret koşullarında çalışmak zorunda bırakılmaktadır.
Laik bilimsel eğitim hızla tasfiye edilerek, okullar çeşitli cemaat ve tarikatların faaliyet alan dönüştürülmüştür.
Eğitim emekçileri yoksulluk sınırının altında, açlık sınırının biraz üzerinde bir ücrete mahkûm edilmiştir.
Sevgili dostlar,
Ülkemizde kadına yönelik şiddet ve ölümler devam etmekte İstanbul sözleşmesinden çıkılması, katilleri daha da cesaretlendirmektedir.
Yüz binlerce taşeron isçi güvencesiz düşük ücretlerle, kölece yaşam koşullarında çalıştırılmaktadır.
Kadrolu, güvenceli ve insanca bir yaşamın tüm yurttaşlarımız gibi onlarda hak etmektedir.
Sevgili dostlar 6 Şubat 2023 günü Ülkemizde yaşanan deprem sonucunda, 13,5 milyon yurttaşımızın doğrudan etkilendiği, 50 binden fazla insanımızın hayatını kaybettiği ve binlerce yurttaşımızın enkaz altında günlerce kurtarılmayı beklediği acı günleri yaşadık.
Zamanında yapılamayan müdahaleler, askerlerimizin, madencilerin ve diğer kurtarma ekiplerinin sahaya geç sürülmesi ölümleri arttırmıştır.
AFAD ve KIZILAY da yaşanan skandallar, depremzedelerin, en temel ihtiyaçlarının karşılanmasında yaşanan yetersizlikler, acılar, çaresizliği arttırmıştır.
Düşünce ve ifade özgürlüğüne yönelik yaşanan baskılar, toplumun her kesimini nefes alamaz hale getirmiştir.
En küçük hak arama mücadeleleri dahi, tehdit ve baskılarla‚ sindirilmeye çalışılmaktadır. Magna Karta'dan bugüne insanların en önemli taleplerinden birisi, adil yargılanma ve adalet olmuştur.
Adaletin olmadığı bir ülkede, hiçbir hakkın güvencesi yoktur.
Sevgili dostlar,
Bizler bu topraklara layık olmayan ne varsa değiştireceğiz. Cumhuriyetin 100. Yılında ülkemizi umutsuz, çaresiz bir ülke olmaktan çıkartacağız. Enkaz altında kalan yurttaşlarımıza sözümüz olsun.
Bu ülkeyi enkaz altında bırakanlardan elbirliği ile kurtaracağız.
Sözlerimi sair Adnan Yücel'in dizeleri ile sonlandırmak istiyorum: “Saraylar saltanatlar çöker kan susar zulüm biter,
Menekşelerde açılır üstümüzde, Leylaklarda güler...
Bugünlerden geriye, Bir yarına gidenler kalır…
Birde yarın için direnenler...”
