Gazetecilik Anıları

Gazetecilik Anıları

Anı kitapları çok ilgimi çekiyor. Hele hele gazetecilikle ilgili anı kitaplarını okumaktan ayrı bir zevk alıyorum.
Gazetecilik, zamana karşı bir yarış mesleği ve eğer hakkıyla yerine getirilirse, büyük bir özveri gerektiriyor. Gazeteci, araştırmak, haber ile ilgili kişilerin düşüncelerini de alarak, yansız davranmak, böylece de, halkın doğruları ve gerçekleri öğrenme hakkına hizmet etmek zorunda bulunuyor. Yani, bir kamuoyu görevini üstleniyor.
Tabii ki, zaman zaman ilginç olaylar da yaşıyorsunuz, bu kutsal görevi yerine getirirken?Bunlar da, anılar dağarcığınızda yerini buluyor.
İşte, bu anılardan birini, sizlerle paylaşmak istiyorum.
Yaklaşık 1-1,5 yıl önce, "Bir Sevdâdır Bandırma" isimli belgesel kitabımızın hazırlık çalışmalarını sürdürüyoruz, gazeteci arkadaşım Ahmet Pesen ile birlikte?Haziran ayının ortalarında, Aksakal beldesi yakınlarında bulunan Kösemtuğ Tümülüsü`nü fotoğraflamak amacıyla Ergili Köyü muhtarı ile birlikte, her yanını otlar bürümüş, uzunca bir bölgeden geçerek, tümülüsün yanına geliyoruz. Muhtar, tümülüsün kapısını anahtarıyla açıyor ve içeriye girerek, fotoğraflarımızı çekiyoruz. İşimiz bittikten sonra yine, aynı otluk ve çalılıklar içinden yürüyerek, otomobilimizin başına gittiğimiz sırada birden, arkadaşım Ahmet Pesen, muhtara, "Buralarda yılan var mı?" diye soruyor. Muhtar, gayet sâkin bir biçimde, "Valla, son yıllarda iki-üç metrelik bir yılanımız dışında, başka bir yılana rastlamıyoruz!" deyince, aracımızın başına nasıl geldiğimizi bile anlamıyoruz. Hele hele Ahmet Pesen, kalça kemiğindeki sorunun yarattığı büyük sıkıntıya karşın benimle birlikte, neredeyse koşarcasına aracın yanına soluk soluğa ulaştığında, "Eh be muhtar! Neden, daha önce söylemedin? Eğer, bilseydim, hiçbir güç beni, bu tümülüsün içine sokamazdı!" deyince, hep birlikte kahkahayı basıyoruz.
 
Önceki yıllarda da dile getirdiğim bir başka anımı, bir kez daha anlatayım, sizlere?
1975 yılından, 2006 yılına dek Bandırma`da, günlük akşam gazetesi konumunda yayınlanan GERÇEK Gazetesi`nde, yazı işlerinden görevliyim. Gazete, entertip dizgi ve tipo baskı tekniğiyle hazırlanıyor. Sanıyorum, 1980`li yıllardı. Gazetemize, "sahibi eliyle satılık otomobil" ilânı verilmişti. Gazete yayınlandı. Ertesi gün, sevdiğim bir arkadaşım, telefonla ve kahkahalar içinde beni arayarak, söz konusu ilâna bir göz atmamı istedi. Hemen, gazeteyi açarak, ilâna baktığımda, âdeta başımdan aşağı kaynar sular döküldü. İlân, şöyle yer almıştı, sayfamızda:
"Sahibiyle satılık otomobil"
İlânı veren güzel bayandan nasıl özür dileyeceğimizi bilememiştik.
Ne yapalım, zamana karşı yarış mesleği gazetecilikte, yorgunluğun da etkisiyle dikkatler dağılabiliyor ve bugün, gülümseyerek anımsadığımız olaylar yaşanabiliyor.
Bir başka gün, yeni anılarda buluşmak dileğiyle?


Anahtar Kelimeler: 0
  • Cuma 20.9 ° / 10.4 ° Güneşli
  • Cumartesi 22.1 ° / 9.9 ° Güneşli
  • Pazar 15.6 ° / 9.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı