Ülkemiz ve tüm dünya gözle görülmeyen bir düşmanla amansız bir mücadele veriyor. CORONA (COVİD-19) adı verilen bir virüs hepimizi evlere hapis etti. Bu süreçte başta tüm sağlık personelimiz olmak üzere emniyet güçlerimizin başını çektiği bazı kurumlarımız büyük bir fedakârlık ile hepimizin kahramanları olarak görevlerine devam ediyorlar. Onlar bu özverili çalışmalarıyla alkışı fazlasıyla hak ediyorlar. Ben de şahsım olarak bu mücadele için canını ortaya koyan bu kahramanlarımızı canı gönülden alkışlıyorum. Allah hepsinin yar ve yardımcısı olsun.
İşte o kahramanlarımızdan birisi olan polislerimiz, teşkilatlarının kuruluşunun 175.yılını kutluyorlar. Çok zor şartlarda gece gündüz durmadan çalışan ve her şeyden önemlisi vazife uğruna canını veren polislerimiz doğrusu bu güzel sözlerin, bir iki nutukla geçiştirilen kutlamaların çok daha fazlasını hak ediyorlar. Polislerimizin uzun mesai süreleri, ekonomik sıkıntıları ve bir de Psikolik olarak yaşadıkları sıkıntılar en büyük sorunları olarak gözüküyor.
Bugün ek göstergeleri 2200 de çakılı kalan polislerimiz, üniversitede doktora dahi yapsalar 2200 ek gösterge üzerinden ücret almaktadır. Emekli olduklarında faal olarak çalıştıkları döneme kıyasla % 45-50 oranında maaş kaybı yaşayan kahramanlarımız, 3600 ek gösterge kapsamında mutlaka hak ettikleri haklara bir an önce kavuşmalıdır. Kendilerine ve bu haktan yararlanmayı bekleyen tüm kamu çalışanlarımıza verilen sözler artık hava da kalmamalıdır. Burada görev siyasetçilere düşmektedir. Gerekli kanunlar bir an önce çıkartılarak polisimizle ilgili bu iyileştirmeler derhal hayata geçirilmelidir.
Polisimizin çalışma saatlerinde iyileştirilmeler yapılmadığı, sosyal ve ekonomik sorunları çözülmediği ve hepsinden öte; 4 Temmuz 1934 tarihinde kabul edilen ve 14 Temmuz 1934 tarihinde Resmî Gazete ‘de yayınlanan 2559 sayılı Polis vazifesi ve sel ayeti kanunu günümüz şartlarına göre değiştirilemediği sürece, bu kutlamalar maalesef mütevazı törenlerden öteye geçemeyecektir.
Bizler de vatandaşlar olarak; Halkın malını, canını ve namusunu korumaya yemin etmiş, asayiş ve güvenlik ortamı sağlayarak toplumun huzuru ve rahatı için çalışan, ancak; başta spor müsabakaları olmak üzere, sınavlarda vb. aklınıza gelebilecek her türlü toplumsal aktivite de gereksiz görevlerle yıpratılan polislerimize toplum olarak gereken desteği vermeliyiz.
Vazife başında kimi zaman hiç hak etmedikleri suçlamalar ile karşı karşıya kalan, çoğu zaman isimleri rüşvetle anılan, hatta çoğu zaman ailelerin çocuklarını korkutmak için; “şımarırsan seni polis amcana veririm “ diyerek korkuttukları polislerimiz, geçmişten bugüne çok büyük yollar kat etti. Polislerimiz artık çocuklarımızı korkutmuyor. Çünkü günümüz polisi sevimli, güler yüzlü ve objektif yönü ile astığım astık, kestiğim kestik polis görüntüsünden çok çok uzaklarda, sayıları da gittikçe artan bayan meslektaşları ile yeni bir yapılanma içerisindeler. Sahip oldukları imkânları günümüz teknolojisi ile birleştirerek, eğitim düzeylerini arttırarak çağa ayak uyduruyorlar. Ve her şeyden önemlisi onlar tüm yaşadıkları olumsuzluklara rağmen vatandaşa karşı saygılı olmanın bilincindeler.
Şu asla unutulmamalıdır ki; FETÖ kumpaslarına maruz kalarak zor dönemler geçiren, kimi zaman kendi içerisinde çıkar çatışmalarına maruz kalarak yıpratılmak istenen bir teşkilattan bahsediyoruz. O teşkilat ki, 15 TEMMUZ 2016 tarihinde, Hain darbe girişimi ile Ülke tarihinin yaşadığı en karanlık ve kanlı gecede Ankara Gölbaşındaki Özel Harekât merkezinde meslektaşlarını şehit verirken bile bir an duraksamadan darbenin karşısında dimdik ayakta durarak övgülerin en güzeline mazhar olmuştur. Polis teşkilatımız her kurumdan çıkabilecek bir kaç çürük yumurtayı da, kendi içlerinden temizlemeyi başara bilirse işte o zaman çok daha güçlü olarak yarınlarımızın teminatı olmaya devam edecektir.
Polis teşkilatımızın 175.yıldönümünü kutluyorum. Arzuladıkları imkânlara bir an önce kavuşmalarını temenni ederek. 24 Ocak 2001 tarihinde Diyarbakır’da hain bir pusu ile şehit edilen Diyarbakır İl emniyet müdürü Gaffar Okan ve 5 polisimizin şahsında vazife başında bu vatan uğruna can veren tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Ruhunuz Şad olsun. Aran KARAN / 10.04.2020
arnkrn1907@gmail.com
