İrfan AYDINOĞLU -SİSMİK KALEM


3 MART 2023 M9.9 MERAL AKŞENER DEPREMİ

3 MART 2023 M9.9 MERAL AKŞENER DEPREMİ


Sayın TURHAN ÇÖMEZ, sizi yakından tanıyan BANDIRMA’lı bir hemşerin olarak siyasete ilk atıldığınız günden beri sizi yakından takip ediyorum. Sizi tanıdığım gibi (babanız) rahmetli Hacı Hasan amcayı, amcanız (rahmetli) Ali amcayı, enişteniz sağlık memuru Dursun Akkoyunlu'yu, kayınpederiniz (rahmetli) Turhan Akgün'ü ve dedeniz (rahmetli) Abdullah dedeyi de tanırdım. Onlar benim rahmetli babamın da çok iyi ahbaplarıydılar.

Sn. Meral Akşener’i de (Kocaeli Üniversitesi’nde Cumhuriyet Tarihi dersleri verdiği günlerden beri...) yakından tanır bilirim. Sn. Akşener’in ağabeyi MHP’li eski siyasetçi rahmetli Nihat Gürer ile PETKİM’de 20 yıl birlikte çalışmıştık. Yani ağabeyi mesai arkadaşımdır. Siyaseten bazı hatalar yaptığını görmüşlüğüm vardır ama üzerine atılan onca iftiralara ve karalama kampanyalarına karşın dürüstlüğüne, namusuna düşkünlüğüne inancım tamdır.

TURHAN ÇÖMEZ olarak sizin bugüne kadar kişisel yaşantınızda ya da siyasi ve politika alanında tek bir yanlışınızı dahi görmedim, işitmedim. Ne yalan söyleyeyim? Bugüne kadar hakkınızda olumsuz konuşan bir tek kişiye bile rastlamadım. Neredeyse hiç bir siyasetçide görmeye alışık olmadığımız insani ve mesleki üstün vasıflara, hasletlere sahipsiniz. Uğradığınız onca haksızlıklara ve iftiralara karşı kin ve intikam duygularına kapılmayıp her daim dik duruşunuz, direnişiniz ve mücadele azminiz her türlü takdirin üzerindedir. Ancak bugün ne yazık ki belki de farkında dahi olmadan, duygusal nedenlerle gerçekleri görmeyerek ilk kez yanlış yapmak üzeresiniz. Bazen sizin gibi çok zeki insanlar bile burunlarının ucunda gelişen olayları göremeyebilirler. Bu durumda birilerinin çıkıp onları uyarması gerekir. Bu tür kişilere kızılır, hatta kötü kişi ilan edilir. Ama ben yine de doğru bildiklerimi söylemeye devam edeceğim. Ümit ederim ki kısa zamanda bu yanlıştan dönersiniz ve İYİ Parti'nin bunca yaşananlardan sonra millet ittifakından ayrılmasının tarihi bir hata olduğunu siz de kabul edersiniz. Çünkü benim yorumuma göre gerçekler bu minvalde. Üstelik yanlıştan dönmek kötü bir şey değil tam tersine bir erdemdir. 

Türkiye zaten çok kısa bir süre önce üst üste 3 büyük deprem ile sarsıldı, asrın felaketini yaşadı. Henüz bu depremlerin acıları dinmeden, yaraları sarılmadan bunun üzerine bir de 9.9 büyüklüğünde bir Akşener Depremi geldi ve tüm Türkiye derinden sarsıldı. Yaşanan bu insanlık dramının üzerine tuz biber ekti. Allah sonumuzu hayırlı etsin.

Sizin dürüstlüğünüze olan güvenim tamdır. Ama doğru olmayan bir şeyleri savunarak bu güveni boşa çıkarmayın lütfen!

İYİ parti kurulduğu ilk günden itibaren halka bir umut ışığı veriyordu ancak bugün yaptığı majör bir hata ile (bana göre) intihar ederek siyasi ömrünü sona erdirmiştir. Bunu bizlere en İYİ önümüzdeki seçim sonuçları gösterecektir. Gerçi önce dedikodusu çıktı Akşener masadan kalkacak denildi, bunun böyle olmayacağını bekledik ama ne yazık ki bu söylentiler gerçek oldu. Keşke bugün yaşananlar hiç yaşanmamış olsaydı. Ama maalesef olan oldu. Camdan vazo kırıldı. Ne kadar yapıştırılmaya çalışılsa da artık eski haline geri dönmesi imkânsız. Bu noktadan sonra İYİ Parti’nin millet ittifakına geri dönüşü çok zor bir ihtimal. Sn. Çömez Sözcü TV’de canlı yayınına katılarak Sn. Meral Akşener’in açıklamalarını onayladığınızı söylediniz. 

Bence üzerinden belli bir süre geçtikten sonra sakin kafa ile bu süreci bir daha düşününüz. Bu açıklamalarınız sıcağı sıcağına yapılmış tarafı olduğunuz partinizi savunan duygusal, tepkisel spontane açıklamalar mıdır, yoksa siyaseten yapılmış olayları ve gerçekleri bilinçli olarak çarpıtarak, durumu kurtarmaya, suçu 6’lı masanın üstüne yıkmaya yönelik açıklamalar mıdır? Benim kişisel kanaatim birincisinin doğru olduğu yönündedir. Günümüz normlarına göre olayları ve gerçekleri bilinçli olarak saptırmak, çarpıtmak, yani o anda işine geldiği gibi konuşmak siyaseten normal kabul edilen bir şeydir. Siyasetçiler bunun için normal insanlar gibi kınanıp ayıplanmaz. Yalan söylemeyen siyasetçi yok gibi bir şey. Fakat bu tutum size yakışan bir davranış biçimi değil. 

 Sn. Meral Akşener bu olayda hem suçlu hem güçlü olmaya çalışıyor. Sn Meral Akşener kamuoyunda bazı çevrelerce ısrarla gösterilmek istendiği gibi 6’lı masadan kovulan kişi olmayıp, 6’lı masaya tekme atıp o masayı deviren kişidir. Bu durum çok açık ve net görülebiliyor. Atatürk’ün dediği gibi “Türk milleti zekidir” Her şey gözümüzün önünde cereyan ediyor ve aklı olan herkes bunu görebiliyor. Aklı olmayanlar için söylenecek bir sözüm yok. Onlar zaten her zaman gözleri kör, kulakları sağır bir şekilde ortalığa dökülüp sadece amigoluk yapıyorlar. Sn. Akşener açıklamasında: “dün ortak adayın kim olacağını tartıştık. 5 siyasi parti tek ismi dile getirerek Kılıçdaroğlu'nun adaylığı görüşünü beyan etti. Biz 3 yılı aşkın sokaklarda sıklıkla duyduğumuz, tüm anketlerde de uzun süredir Sayın Erdoğan'a karşı açık ara kazanan iki isim konusunda görüşümüzü beyan ettik. Mansur Yavaş ile Ekrem İmamoğlu'ydu. Anladık ki küçük hesaplar 85 milyonun kazandığı kutlu bir zafere tercih etmiştir. Şahsi hırslar Türkiye'ye tercih edildi” diyor. Bir kere “kazanacak aday” diye bir şey olamaz. O zaman 6 partinin bunca aydır emek vererek çalışıp çabalamasına ne gerek vardı? Türkiye çapında geniş katılımlı ciddi bir anket yapılır “kazanacak bir aday” tespit edilirdi. Bu adayı bünyesine transfer etmeyi başaran herhangi bir parti seçimi kazanarak iktidara geliverirdi. Söyleyin bana Türkiye’de kimin cumhurbaşkanı seçilme garantisi var? Şahsi hırslar Türkiye'ye tercih edilmiş ise bu hırs kimin şahsi hırsıdır Allah aşkına? Sn. Kılıçdaroğlu’nun hırsı mı yoksa Akşener’in ki mi? Benim her dediğim olsun ama geri kalan 5 ortağın hiçbir söz hakkı bulunmasın diyen kim? CHP’nin iki büyükşehir belediye başkanının aklını çelmeye çalışıp, CHP genel başkanının karşısında aday göstermek CHP’nin içine saatli bomba yerleştirmek demek olmuyor mu? Seçilecek aday saçmalığını ortaya atmak, millet ittifakına oy verecek olanların kafalarını karıştırıp zihinlerini bulandırarak kendi ayağına kurşun sıkmak anlamına gelmiyor mu? Öyle ya Sn. Akşener’in bu açıklamasından sonra millet ittifakının seçileceğinden şüpheye düşenler gider seçilme ihtimalini daha yüksek gördükleri başka bir partiye oy verirler. 

“Üzülerek söylüyorum ki 6’lı masa, millet iradesinin kararlarını yansıtma vasfını kaybetmiştir. Bu masa ortak akıl platformu olmaktan çıkmış. Alternatiflerin kara listeye alındığı bir noter masasına dönüşmüştür” İYİ o zaman, 6’lı masa Sn. Akşener’in her isteğini onaylayan noter masasına dönüşsün bari. 6’lı masa bir kumar masasıysa sizin o masada ne işiniz vardı Sn. Akşener demezler mi?

6’lı masayı devirip masadan kalktıktan sonra: “Sayın Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'na çağrıda bulunmak istiyorum. Değerli başkanlarım, siz milletin iradesi ile seçildiniz. Tüm engellere rağmen çok çalıştınız. Milletimizi enkazından altında bile yalnız bırakmadınız. Milletimiz sizi göreve çağırıyor. Bu vazife reddedilemez, görmezden gelinemez bir vazifedir. Bu çağrının sahibi millettir. Bu karar milletindir. Bu saatten sonra bizlere düşen bir seçim yapmaktır. Ya şanlı mücadelede milyonlarla yürüyeceğiz ya da trajik hikâyede figüranlık yapacağız. Ya tarih yazacağız ya tarih olacağız." demek ne demektir? Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'na: kendi partinizden istifa edip bizim partinin adayı olun anlamına gelmez mi? “Türk Devletinin varlığını, Türk Milletinin iradesini, bir kişinin, iki dudağı arasına bırakmayacağız. Ülkemizi, sadece kriz üreten bir ucube sisteme mahkûm etmeyeceğiz” demek Türk Devletinin varlığı, Türk Milleti’nin iradesi Sn. Kılıçdaroğlu’nun iki dudağı arasında olmasın ama benim iki dudağım arasında olsun demek değil midir? 

Bazen taşlar sonradan yerine oturuyor. Geçmişte olup biten bazı olaylar yaşandıktan sonra daha İYİ anlaşılabiliyor, daha İYİ yorumlanabiliyor. DEMEK Kİ, Sn. Buğra Kavuncu, Sn. Cihan Paçacı gibi İYİ Parti’li bazı isimlerin kamuoyunda yüksek sesle Sn. Kılıçdaroğlu'nun adaylığına karşı çıkmaları kendi kişisel görüşleri değilmiş meğer. Sn. Meral Akşener onlara öyle söylemelerini telkin etiği için o yönde demeçler vermişler... Buradan bu anlam çıkıyor. Zaten sağcı partilerde liderlere rağmen çıkıp kişisel görüşünü beyan etmek her babayiğidin harcı da değildir, haddi de değildir. İpler kopup masa dağılınca (Sn. Kılıçdaroğlu’na yönelik sözlerinin ardından İYİ Parti lideri Sn. Meral Akşener’in isteğiyle görevinden ayrılan...) Sn. Cihan Paçacı'nın yangından mal kaçırır gibi alelacele partideki eski görevi olan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcılığına geri iade edilmesi de bunu bal gibi kanıtlıyor. Bu istifa Sn. Kılıçdaroğlu’nu ikna etmek, yatıştırmak için taktiksel olarak yani göstermelik yapmıştık, artık bunun bir anlamı kalmadığı için görevine geri dönebilirsin demek olmuyor mu? Bunun başka türlü bir izah tarzı olamaz…

Bence artık İYİ Parti tarihin müzesine kalkmıştır.

  • BIST 100

    9915,62%2,05
  • DOLAR

    32,42% -0,15
  • EURO

    34,65% -0,66
  • GRAM ALTIN

    2439,28% 0,14
  • Ç. ALTIN

    3999,24% 0,19
  • Cumartesi 22.1 ° / 9.9 ° Güneşli
  • Pazar 15.6 ° / 9.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 14.7 ° / 10.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı

Balıkesir

27.04.2024

  • İMSAK 04:23
  • GÜNEŞ 06:00
  • ÖĞLE 13:07
  • İKİNDİ 16:56
  • AKŞAM 20:03
  • YATSI 21:34