İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı olarak 2009 yılında kurulan ve 2018 yılında İçişleri Bakanlığına bağlanan Afad son yıllarda sıklıkla yaşanan afetler nedeniyle adından en çok sözü edilen bir organizasyon oldu ülkemizde.
Özellikle 2020 yılı Ocak ayında yaşanan Elazığ depremi ile beraber bu güne kadar geçen süre içinde ülkemizde yaşanan diğer depremler ve sel felaketleri, orman yangınları, Marmara denizinde müsilaj ve son olarak fırtınalı günlerle beraber ihtiyaç olduğunda hemen hemen tüm arama kurtarma faaliyetlerine baktığımızda karşımızda hep Afad çalışanlarını görüyoruz.
Adı üstünde asıl amacının afet esnasında yapılacak müdahaleleri, afet sonrasında ise iyileştirme çalışmalarını tek elden yöneten bir başkanlık olarak görev yapıyor. Her ilde müdürlüklerinin de olduğunu biliyoruz. Arama ve kurtarmadan hafif ve ağır araçların teminine, aş ve barınma konularından ihtiyaç olabilecek hemen hemen her ayrıntının temininde sorumlu olarak göze çarpıyor Afad.
Allah göstermesin nasıl bir afet olursa olsun baktığımızda en kısa sürede afet mahallerine gelen ve de hemen görevlerini yapmaya çalışan bir
Organizasyona tanık oluyoruz ülkemizde. Ve bundan dolayı da pratikte yapılan uygulamalardan da Afad organizasyonuna dönük büyük bir övgüye şahit oluyoruz. Bu durumun afet bölgelerdeki halk için ne kadar gerekli ve de önemli olduğunu yine o yörelerde yaşayan vatandaşlarımızın açıklamalarından da öğreniyoruz.
Örneğin bu günlerde İzmir depremi sonrası Toki tarafından daha bir yıl dolmadan yapılan deprem konutlarıyla beraber sel bölgelerinde yapılan temizlik çalışmalarının yanı sıra yeniden inşa edilen köprülerin bu kadar kısa sürede yapılmasının temelinde ben Afad tarafından kurumlar arası yapılan organizasyonların yeri olduğunu düşünüyorum.. Özellikle deprem, yangın ve sel felaketlerinde yapılan arama kurtarma çalışmalarında ağır vasıtalarla beraber kurtarma ekiplerinin çok kısa süreler içinde görev almalarını son derece yaşamsal çalışmalar olarak değerlendiriyorum.
Sonuçta Türkiye olarak güncel yaşam içinde meydana gelen her türlü yaşamsal afet olayında bu kadar iyi bir organizasyonun kurulması ve de devam ettirilmesini ülkem adına büyük bir kazanç olduğunu düşünüyorum. Bu durum aynı zamanda da her hangi bir olumsuzluk karşısında halkımızın devletine olan güvenini arttırma bakımından da çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Özellikle bu durumu partiler üstü bir çalışma olarak görülerek desteklenmelidir diyorum.
