Erhan GÖÇMEN Göçmen/yorum


BELEDİYECİLİK ANLAYIŞLARIMIZI GÜNCELLEŞTİRMELİYİZ ARTIK

BELEDİYECİLİK ANLAYIŞLARIMIZI GÜNCELLEŞTİRMELİYİZ ARTIK


Sadece bizim ülkemizde değil tüm dünyada konuşulduğu gibi iklim değişikliği konusu üzerine çok yoğun bir gündem yaşıyoruz. Gerekli önlemler alınmadığı taktirde gelecek adına çok ciddi endişelerin oluşmaya başladığını, öneri ve çözümlerin mutlaka uygulanması noktasında dünya kamu oyuna baskıların her geçen gün arttığına tanık oluyoruz.

   Gerçekten de son yıllardaki mevsimsel değişikliklerinin yanı sıra bu güne kadar görmediğimiz şiddette fırtına ve hortumların yavaş yavaş ülkemizde de görmeye başladığımızı, kuraklık, sel gibi tabii afetlerin tarım ve yerleşim alanlarımızı etkilediğini ve bunlardan da büyük zararlar görmemiz bize, işin çok ciddi olarak ele alınma zamanının geldiğini işaret ediyor.

 Ve son olarak Marmara denizinde ortaya çıkan DENİZ SALYASI meselesi bir anda hepimizi doğa ve çevre adına yıllar içinde biriken eksikliklerimizle yüzleşmeye yönelttiğini düşünüyorum. Unuttuğumuz alt yapı çalışmalarını hatırladık. Biyolojik arıtmaya sırtını dönen bir anlayışla içdenizlerin sağlıklı bir yapıya kavuşamayacağını da böylesi çok tehlikeli bir SALYA sayesinde öğrenmiş olduk. 

     Bugün ülkemizin hemen hemen tüm belediye sınırları içinde sanayi kuruluşları vardır biliyorsunuz. Ve ne yazık ki yine bu belediye sınırları içinde  suyunun rengi zaman zaman değişen binlerce dere ve su akıntılarının olduğu da bir gerçek. Ve hatta yağan az bir yağmurla yıllardır ev ve iş yerleri su altında kalan ve hiçbir şey yaşanmamış gibi tedbirler almadan görevlerine devam eden belediyelerimiz var ülkemizde.

  Hadi seneler öncesi kurulan mahallerimizi bir kenara bırakalım, bu gün yeni yerleşim alanlarına açılan yerlere baktığımızda hala sosyal donatı alanlarının yetersizliğini görüyoruz. Örneğin ne yürüyüş ne de bisiklet yollarımız var bu yeni yerleşim alanlarında. Araç park yerlerimizde yetersiz ve hatta bazı sokaklarda yok bile. Ne var sadece koca koca apartmanlar görüyoruz buralarda.

   Daha da önemlisi ilk, orta ve lise gibi eğitimin temel direkleri olan okullarımız için ayrılan alanlara baktığımızda ne yazık ki bu alanlar sadece derslik binalarını içine alabilecek kadar küçük ve yetersiz. Hava kirliliği derken özellikle eksoz gazı yoğunluğunu çok arttığı kent merkezlerindeki trafik hareketlerini ne yazık ki görmezden geliyoruz. Böyle gelmiş böyle gider havasındayız.

   Çevre ve doğa konusunda daha çok şeyler söylenebilir ama demem o ki artık belediyeler dediğimizde bir, iki sokağa dökülen asfalt veya taş döşeme veya bir, iki küçük etkinlik fotoğrafı ile yetinmeden ciddi projelerin peşinde olan belediyeleri aramamız ( örneğin bir Kayseri, Eskişehir, İstanbul gibi) gerektiğini düşünüyorum.

    Konuyu fazla uzamadan demem o ki artık sağlıklı bir gelecek için sağlıklı kentler yaratma yoluna girmeliyiz. Bu konuda mutlaka siyasi taraftarlığı terk ederek sağlıklı bir geleceğin peşinde, araştırıcı ve de yapıcı gayretler içinde kalarak çağdaş projelerde ısrarcı olmalıyız artık.   

   

  • BIST 100

    9550,18%0,21
  • DOLAR

    32,52% 0,23
  • EURO

    34,83% 0,35
  • GRAM ALTIN

    2487,91% 1,05
  • Ç. ALTIN

    4201,71% 0,00
  • Perşembe 23.1 ° / 11.9 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 23 ° / 11.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 15.6 ° / 7.5 ° Şiddetli yağmurlu

Balıkesir

18.04.2024

  • İMSAK 04:49
  • GÜNEŞ 06:20
  • ÖĞLE 13:13
  • İKİNDİ 16:56
  • AKŞAM 19:56
  • YATSI 21:20