Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


BÜYÜME GERÇEK Mİ?

BÜYÜME GERÇEK Mİ?


2017 Senesinin büyüme rakamı açıklandı. 7.4 büyüme gerçekleşmiş.  İki gün önce mart ayının enflasyonu açıklandı 0.99 bu rakam esas enflasyon mudur? Piyasada şubat ayına göre mart ayıda daha fazla fiyat artışı oldu. Mart ayı enflasyonu gerçek rakamları yansımadığı kanaatindeyim. Neden böyle düşük gösterildi? Büyüme rakamı yeni açıklandı. Sıcağı sıcağına enflasyon yüksek gösterilmiş olsaydı. Bu nasıl büyüme denilecekti. Bunu önlemek için mart ayı enflasyonu düşük gösterilmiştir. Nasıl büyüdüğümüz bir muammadır.

Büyüyen ekonomide üretim olur. İhracat olur! Piyasada para sıkıntısı olmaz. Benzine bir hafta içerisinde % 27 zam yapılmaz. Elektriğe doğal gaza iki gün önce zam yapıldı. Cari açık ile büyüme olmaz. Ülke borçlanarak büyümüştür. Mehmet şimşek ne diyor? Çatıyı tamir etmemiz gerekiyor. Bunun anlamı çatı su alıyor demektir. Tedbir alınmazsa ekonomi zora girer demektir. Mehmet şimşek bu açıklamayı yaptı. Yaptı da kendisine eleştiri en yüksek makamdan geldi. Ayrıca iktidarın harcamaları çok arttı. Örtülü ödenek rekora koşuyor. İki koldan harcama yapılıyor. A dan z ye her şey dışarıdan ithal edilirse cari açık her geçen gün artar.

Acaba büyüme rakamlarının içersine Rusya´dan alınacak olan S- 400 füzeleri ile Amerika ya ve Fransa ya verilen uçak siparişleri de dâhil edildi mi? Büyüyen ekonomide bütçe açık vermez. İşsizlik oranları çift hanelerde olmaz. İhracat rakamları ithalatın üzerinde olur. Büyüyen ekonomide vatandaşın alım gücü artar. Piyasalarda durgunluk olmaz. Vatandaş makarnaya, şekere, yağa, tuza, çaya oyunu değişmez. Sokaklarda dilenen fakirler olmaz. Ekonomisi büyüyen ülke dışarıdan saman ithal etmez. Biz neden saman ithal ediyoruz bunu hiç düşündüler mi? Tarım alanları boş kalıyor. Tarım alanlarının boş bırakılmasının sebebi çiftçi ve köylü ürettiğini satamıyor. Satsa da tarım girdilerine harcadığı parayı çıkaramıyor. Böyle olunca da ihtiyacından fazlasını ekmiyor. Arpa, buğday ve mısır ekilmeyince samanda olmuyor.

Ayrıca son zamanlarda köylüler meralarını satıyor. Kime sattığını da bilmiyor. Sattığı meranın otunu da alamıyor. Gelsin dışarıdan saman. Taşıma su ile değirmen dönmez. Her şeyi dışarıdan ithal edersek, çifti ve köylü her geçen gün fakirleşir. Hayvancılıkta düştüğümüz durum içler acısıdır. Çoban dahi çözüm yolu gösteriyor. Tarım bakanı da bizde çobanın dediklerini yapmaya çalışıyoruz diyor. Yapmaya çalışıyorsunuz da sorunu neden bir an önce çözemiyorsunuz? Tarım ve hayvancılık ile uğraşanlar borçlu durumda. İneğinin karnında 7 aylık buzağı varken. Bu ineğini kestiren bir köylü bunu mecburiyetten satıyordur. Hayvancılık ile uğraşanlar borçlu. Tarım ile uğraşanlar borçlu. Bunlar borcu borçla ödüyorlar. Emekli ayni durumdadır. Kredi kartları ile geçimlerini sağlıyorlar. Büyüyen bir ülkeden vatandaşın cebine bir şeylerin girmesi gerekmez mi? Büyümeden payını alan yerler bellidir. Masa başında para kazananlardır.

Büyüme üst tabakada oluyorsa. Büyüme sağlıklı bir büyüme değildir. Tabandakiler büyümeyi hissetmiyorsa burada bir yanlışlık var demektir. Çünkü devamlı paraya sahip olan bir kesim var demektir. Büyüme bütün kesimlerin katkısı ile olur. Sanayi ürünleri ihracatı olacak. Tarım ve hayvancılık kolundan ekonomiye destek gelecek. Piyasaya yerli ürünler hakim olacak ki büyüme olsun.

Dolar almış başını gidiyor. Dolarla borçlanmaya sınır getirileceğini söylüyorlar. Devlet Rusya ile nükleer santral anlaşması yapıyor. Dolar üzerinden anlaşma yapıyor. Büyüyen ekonomide vatandaşın altınlarına göz dikilmez. Banklardan mesaj geliyor. Altınlarınızı getirin altın hesabında değerlendirin deniliyor. Büyüyen ekonomide vatandaş vergiler ile ezdirilmez. Dünyada Türkiye´den başka bu kadar dolaylı vergi ödeyen bir ülke yoktur. Ülke 7,4 büyüdü de şeker fabrikaları neden satılıyor. Ülkenin büyümesine katkı sağlayacak bütün tesisler satıldı. Ekonominin büyümesine neresi katkı sağlayacak. Sigara fabrikaları satıldı.

Sigara fabrikaları satılınca tütüncülük bitti. Kâğıt üreten fabrikalar satıldı. Bu iktidar´dan önceki iktidarların yaptığı köprüler ekonomiye katkı sağlıyordu. Şimdi yap işlet modeli ile yapılan köprülerin zararı o ekonomiye katkı sağlayan köprülerin geliri ile karşılanıyor. Yatırım yapılan bir tesis zarar ediyorsa bunda bir yanlışlık vardır. Köprülerdeki yanlışlık araba geçiş garantisinin yüksek verilmesindendir. Garanti verilmesini bir türlü anlayamıyorum. Yap işlet olarak verilmiş mi? Şirket gelirini artırmanın yolunu kendisi bulsun. Şu anda köprülerin hiç birisinin ekonomiye katkısı olmadığı gibi zararı oluyor. Böyle bir ekonomi uygulaması ile ülkenin büyümesi mümkün olmaz. Saygılarımla.

Türkiye laiktir laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu laikim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere!

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 04-04-2018 Mustafa KOÇAL.

  • BIST 100

    8718,11%-1,25
  • DOLAR

    32,29% 0,52
  • EURO

    35,13% 0,13
  • GRAM ALTIN

    2242,99% 0,73
  • Ç. ALTIN

    3950,05% 1,42
  • Salı 15.7 ° / 3.8 ° false
  • Çarşamba 7.9 ° / 2.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Perşembe 12.4 ° / 3.3 ° Güneşli

Balıkesir

19.03.2024

  • İMSAK 05:43
  • GÜNEŞ 07:06
  • ÖĞLE 13:21
  • İKİNDİ 16:45
  • AKŞAM 19:26
  • YATSI 20:44