İrfan AYDINOĞLU -SİSMİK KALEM


DEPREMLER OLMADAN ÖNCE TAHMİN EDİLEBİLİR Mİ?

DEPREMLER OLMADAN ÖNCE TAHMİN EDİLEBİLİR Mİ?







Bugüne kadar bilim adamları depremlerin önceden tahmin edilemeyen bir bir tabiat olayı olduğunu söyleyip durdular. İnsanlar da bilim adamları ekseriyetle böyle düşünüp söyledikleri için bunun böyle olduğunu hiç düşünmeden kabul ettiler.
Buna göre depremler ancak olduktan sonra anlaşılıyordu. Depremi olmadan önce bilmek ancak kehanet sayılabilirdi. Bilimsel hiç bir önemi yoktu. Bazı kişilerin önceden bir takım belirtilerden bazı ipuçları yakalayarak belirli bir yerde, belirli bir süre içinde, belirli bir büyüklükte deprem olacağını iddia etmesi, o deprem tam orada, o tarihte ve o büyüklükte gerçekleşse bile bu bir tesadüf sayılır, iddia sahibi için boş atıp dolu tuttuğu yönünde birtakım olumsuz şeyler söylenirdi.

10 KASIM ‘DA SOSYAL MEDYADA ÇIKAN DEPREM OLACAK SÖYLENTİLERİ.


10 Kasım 2012 tarihinde sosyal medyada Marmara Bölgesi'nde o gece bir deprem beklendiği şeklinde yer alan yoğun iddialarla ilgili Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi Müdürü Doğan Kalafat, Bu iddiaları destekleyen bilimsel bir veri veya anormallik arz eden bir durum yoktur, bunlar, kulaktan kulağa yayılan dedikodulardır. Halkımız bunlara itibar etmesin” şeklinde konuşmuş ve depremler son derece karmaşık doğal süreçler sonucunda oluştuğu için bugünkü bilgiler ışığında depremin oluş zamanının kestirimi konusunda güvenilir bir tahmin yürütmek mümkün değildir” şeklinde
aynı gece Kandilli Rasathanesi adına yazılı bir basın açıklaması yaparak bu tür haberleri net ve kesin bir biçimde yalanlamıştır.

19 KASIM 2012
3,8 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ İSTANBUL ( ESENYURT) DEPREMİ DEPREMİ ÖRNEĞİ.


Kandilli Rasathanesi' nin bu basın açıklamasından sonra 19 Kasım 212 tarihinde İstanbul' un karasal kesiminde,
Büyükçekmece ( Esenyurt ) odak merkezli 3,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

DEPREMLER TAHMİN EDİLEMEZ DEMEK YANLIŞ


Özellikle tweetter aracılığı ile insanların ulaşabildikleri yakınlarını, çeşitli resmi kuruluşları çeşitli dernekleri ve kurumları arayarak " bu gece saat 24:00' dan sonra İstanbul `da deprem olacakmış, haberiniz var mı ? " şeklinde birtakım haberlerin yayılması insanlar arasında paniğe neden olabilecek rahatsız edici bir durumdur. Her ne amaçla olursa olsun bu türden davranışların tasvip edilecek hiç bir yönü bulunmamaktadır. Bu tür davranışlar toplumu uyarmak yerine tam tersine yok yere paniğe ve kaosa neden olabilir.

Filanca tarihte, falanca yerde şu büyüklükte bir deprem olacakmış diye panik yaratmak ne kadar yanlış ise, Kandilli Rasathanesi gibi kendini kanıtlamış resmi bir kurumun, birtakım söylentilerin ve dedikoduların önüne geçebilmek amacı ile de olsa depremler tahmin edilemez” diye olayı kestirip atması da o ölçüde yanlıştır.
İşte bu gibi durumlarda aksilik bu ya, tıpkı örnekte olduğu gibi sizin açıklamanızın ardından birkaç gün sonra 3,8 büyüklüğündeki İstanbul ( Esenyurt ) depremi olur ve inandırılıcılığınızı, güvenilirliliğinizi yitirirsiniz. Sonradan kaybedilen bu güven de öyle kolayından geri kazanılamaz.
Kandilli Rasathanesi' nin görevi deprem tahmini yapmak” değil, Türkiye' de meydana gelen depremleri tespit edip kayıt altına almaktır.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal İzleme Merkez Müdürü sayın Prof. Dr. Doğan Kalafat' ın Kandilli, Rasathanesi adına yaptığı deprem beklenmiyor” açıklaması, kendi adına olduğu kadar deprem tahmini konusunda yürütülmekte olan bilimsel araştırmalar için de son derece talihsiz bir açıklama olmuştur.
Nitekim sayın Doğan Kalafat 3,8 büyüklüğündeki depremin ardından çeşitli televizyon kanallarında çıktığı canlı yayınlarda da spikerlerin deprem tahmini” konusundaki ısrarlı soruları karşısında önce bunları duymazdan gelmiş, daha sonra bu konuda olumsuz birtakım davranışlar sergileyip, yapılan çalışmaları küçümseyen, ciddiye almayan bir tutum takınmıştır.
Hatta daha da ileri giderek sivil ve gönüllü bir kuruluş olan Doğa Hareketleri Araştırma Derneği DOHAD' ın İTÜ' nün Elektrostatik Kayaç Gerginlik İzleme Yöntemi ile Depremlerin Tahmini Projesi kapsamındaki izleme istasyonlarında bulunan sismometre ( deprem-ölçer ) cihazlarını gereksiz bulup, bizim İstanbul' un her yerinde ( Marmara Deniz tabanı hariç ) ölçüm yapan yeterli sayıda sismometremiz mevcuttur, bunun dışında cihaza gerek hiç yoktur demiştir. Halbuki adı geçen derneğin ölçüm istasyonlarında bulunan sismometrelerin hassasiyetleri çok çok küçük olup 1 büyüklüğündeki mikro depremleri bile kolaylıkla tespit edebilmektedir. Kandilli Rasathanesi' nin İstanbul' un her yerinde o derecede hassas sismometre cihazı bulunmamaktadır. Durum böyle iken bunlara hiç gerek yoktur demek de yanlıştır.

KİŞİ KENDİ KUSURUNU BİLMEK GİBİ İRFAN OLMAZ


Zaten İstanbul' u tehdit eden fay hattı karada değil de İstanbul şehrinin 10 km. açığındaki deniz tabanında sinsice yatarken ve esas olması gerekli yerde yani Marmara deniz tabanında, fayın tam da can alıcı noktasında meydana gelen çok küçük mikrodepremleri ölçen hassas sismometrelerin bulunmadığını kendi ağzınız ile söylüyorsanız, sivil bir derneğin ölçüm istasyonlarında bulunan sismometreler için gereksiz” demek ne büyük bir tezattır, öyle değil mi?

Depremlerin önceden tahmini ile ilgili bilimsel çalışmalar Kandilli Rasathanesi gibi resmi kurumlarca desteklenip onlara gerekli veriler aktarılıp işleri kolaylaştırılacağına, tam tersine köstek olmaya çalışmak, bir ölçüde, bilimde neden o kadar ön kulvarlarda olamadığımızı da açıklamaktadır.



  • BIST 100

    9716,77%-0,05
  • DOLAR

    32,49% -0,15
  • EURO

    34,89% 0,27
  • GRAM ALTIN

    2437,17% 0,59
  • Ç. ALTIN

    3991,84% -0,04
  • Perşembe 21.3 ° / 10.9 ° Güneşli
  • Cuma 20.9 ° / 10.4 ° Güneşli
  • Cumartesi 22.1 ° / 9.9 ° Güneşli

Balıkesir

25.04.2024

  • İMSAK 04:37
  • GÜNEŞ 06:10
  • ÖĞLE 13:11
  • İKİNDİ 16:58
  • AKŞAM 20:03
  • YATSI 21:30