Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


DEV ESERLER

DEV ESERLER


Türküm, doğruyum, çalışkanım.

İlkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm; yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

İktidar masal anlatıyor! Vatandaşlarda bu masala inanıp havalara uçuyor. Seçim dönemine girildi. İktidar hükümet olma gücünü kullanıyor. Her miting yaptığı şehirde toplu açılışlar yapılıyor. Miting yapılacak şehirde bil boardlara sayım başbakanımızın katılımı ile 113 dev eser milletimizin hizmetine girecektir. Posterleri asılıyor. Bu dev eserler tarihle de uyumlu oluyor. Her miting yapılan şehirde en az yüzün üzerinde dev eser açılışı yapılıyor. 10 şehirde dev eser açılışı yapılmış olsa, bin (1,000) dev eser eder. Her dev eserde 10 kişi çalışsa on bin (10,000) işsiz iş bulmuş olur. Buda ülkede işsizliğin düşmesi demektir. Amma işsizlik her geçen gün artıyor.

Şu açılışı yapılan dev eserlere bir bakalım. Neler hizmete girmiş bir görelim. Cami restorasyonu, parke taş yapımı, istasyon binası bakım ve onarımı, lise okulu spor salonu, ortaokul, ilkokul, halı saha, anaokulu,(bağış olarak yapılmış bir okul) bir kilometrelik, iki kilometrelik yollar. Mezarlık yolu, bir depo, derelere iki köprü, içme suyu deposu, şehir stadı antrenman sahası, park düzenlenmesi, kurban kesim yeri bu listenin içersine özel sektörün yaptıkları da ilave ediliyor. Bunlar her şehirde yapılan mitinglerde tekrarlanıyor. Listeler aşağı yukarı ayni oluyor. Bazı yerlerde okulun kiremitleri aktarılmış. Okullar boya badana yapılmış. AKP iktidarının kötülediği geçmiş iktidarların yaptığı tesislerin hepsi satıldı. Kâğıt fabrikaları, şeker fabrikaları, sigara fabrikaları, Pekim, elektrik santralleri, Keban, Kara kaya gibi daha önemli barajlar, hastaneler, üniversiteler, köprüler, limanlar, Telekom, daha aklıma gelmeyen yüzlerce hakikaten dev denilecek tesislerdir. O iktidarlar yaptıkları bu eserlerle hiç övünmediler. Bu günkü iktidar bunların hepsini sattı. Hem de lojmanları, hizmet binaları, depodaki stokları ve arsaları ile birlikte. Altın yumurtlayan Telekom satıldığı para kadar her sene kar ediyor. Ayrıca bu Telekom milletti de soyuyor iktidarda ben vergimi alıyorum milletten bana ne diyor. Konuş konuşma her ay 22TL faturayı gönderiyor. Yukarıda anlattıklarım millete masal gibi anlatılıyor. Milletimizde bu masala inanıyor.

Gelelim ikinci bir masala. Başbakan “bizden önceki iktidarların IMF’den aldığı borcu biz ödedik. IMF’ye borcu sıfırladık” dedi. Ayrıca “IMF’den borç almadık” dedi. 2005 ile 2008 senesi arasında IMF’den 18 milyar dolar borç alınmıştır. IMF’ye borcu sıfırladık dendi ya. Millet buna inandı. Nasıl inanmasın Ankara ticaret odası ülkenin her tarafında bil boardlara “ülkemizin borcunu sıfırlayan başbakanımıza teşekkür ederiz” afişleri astı.

Başbakan milletin buna inanacağını bildiği için defalarca “borcumuzu sıfırladık. Nereden nereye borç alan ülke iken borç veren ülke durumuna geldik. IMF’ye borç vereceğiz” dedi. Bir vatandaşı karşımıza alalım. Ve sen birisine borç verir misin diye soralım. “Gelirimle geçine bilirsem, bu geçimim olan gelirden biraz birikim sağlarsan neden vermeyim” der. Gelelim iktidarın borç verme olayına. Türkiye’nin geliri yıllardır giderini karşılamıyor. Bütçe her sene açık veriyor. Bu açık borçla kapatılmaya çalışılıyor. AKP iktidar olduğunda ülkenin 220 milyar dolar borcu vardı. Bu borç AKP’den önceki bütün hükümetlerin yaptığı borç idi. Bu 220 milyar dolardan satılan tesislerden elde edilen 50 milyar doları düşelim. AKP’den önceki iktidarların bıraktığı iç ve dış borç 170 milyar dolar. Bu gün ise Türkiye’nin iç ve dış borcu 570 milyar dolar. Şimdi yukarıda bir vatandaşı karşımıza aldık ve sorduk. Sen borç verir misin dedik. “Gelirimle geçine bilirsem, borcum olmazsa, gelirimden biraz birikim yaparsan iş görmek için borç verebilirim” dedi.

Türkiye’nin bütçesi devamlı açık veriyor. Geliri giderini karşılamıyor. Cari açık geçen seneye oranla bu sene 10 ayda aşılmış durumda. Borçla bütçe açığı kapatılmaya çalışılıyor. İç ve dış borç 570 milyar dolar olmuş. Bu durumda ülkenin borç verecek duruma geldik denilmesi masal değil de nedir?

Mecliste 2014 senesi bütçesi görüşülüyor. Görüşmeleri izlerken siyasetin seviyesinin düştüğü açıkça görülüyor. Yumruklar, küfürler, hakaretler havada uçuşuyor. Artık meclis kürsüsünde Kürdistan kelimesi rahatlıkla kullanıldığı gibi, Kürtçe kelimelerde kullanılıyor. Başbakanın sinirli tavırları milletvekillerine de yansımış. Söz alan AKP milletvekillerinin hepsi her şeyi tozpembe gösteriyor. Eleştirilerin çoğuna cevap vermeye çalışıyorlar. Fakat Türk kelimesinin kaldırılmasına, TC’nin kaldırılmasına, Türklüğün yok sayılmasına kesinlikle cevap vermiyorlar. Saygılarımla.

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti! Yaşasın Atatürk milliyetçiliği! Yaşasın Türk milleti! Yaşasın Atatürk sevdalıları!

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

13- 12- 2013 Mustafa KOÇAL

 

  

 

  • BIST 100

    8718,11%-1,25
  • DOLAR

    32,33% 0,16
  • EURO

    35,16% -0,03
  • GRAM ALTIN

    2240,47% -0,12
  • Ç. ALTIN

    3950,05% 0,00
  • Salı 15.7 ° / 3.8 ° false
  • Çarşamba 7.9 ° / 2.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Perşembe 12.4 ° / 3.3 ° Güneşli

Balıkesir

19.03.2024

  • İMSAK 05:43
  • GÜNEŞ 07:06
  • ÖĞLE 13:21
  • İKİNDİ 16:45
  • AKŞAM 19:26
  • YATSI 20:44