Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


ERGENEKON DÜĞÜMÜ ÇÖZÜLDÜ

ERGENEKON DÜĞÜMÜ ÇÖZÜLDÜ


 

Ergenekon düğümü çözüldü. Yargıtay Ergenekon diye bir örgütün olmadığına karar verdi. 12 Temmuz 2007 tarihinde bir gecekondunun çatısında bulunan el bombaları ile başlayan Ergenekon davası Yargıtay´ın verdiği kararla. Kördüğüm haline getirilen bu Ergenekon davası çözüldü. Çözüldü amma çok kişinin başını yedi. Ergenekon balyoz ve casusluk davaları da çöktü. Bu davalardan yargılananlar itibar kaybetti. Bunların itibarlarını geri getirmek mümkün müdür? Bu Ergenekon davası ne olduğu bilinmeyen, haham olduğunu söyleyen Tuncay Güney adında bir kişinin ifadelerine dayanılarak başlatıldı. Bu ayni şahıs mahkemeler görülürken gizlice Türkiye ye getirilerek.  İlgililere yine bazı iddialarda bulunduğu dahi iddia edildi. Sonra bu kişi mahkeme devam ederken bu Ergenekon bir senaryo idi oynandı bitti demişti. Ben dâhil birçok milliyetçi bu Ergenekon davasına inanmamıştık. Öyle olaylar oldu ki inanmak mümkün değildi. Ankara zir vadisinde toprağa gömülü silahlar çıkarıldı. Bu silah ve mühimmatlar çıkarılırken TV kameraları da canlı yayın yapıyordu. Denizden dahi silah çıkarıldı. Aramayı yapanlar elleri ile koymuş gibi toprağa gömülü silahları buluyorlardı. Bunlar insanların kafaların karıştırmak için yapıldığı belli idi. Geçelim mahkeme safahatına. İktidarın böyle bir mahkemeye müdahil olması insanların kafasını iyice karıştırıyordu. Ergenekon ve balyoz davalarında tutuklananlar genelde ordu mensupları idi. orduya düşman olan kimler vardı? Ülkeyi bölmeye çalışanlar terör örgütü değil miydi? İktidar bu davalara müdahil olmuştu. İktidar terör örgütünün itirafçılarını orduya düşman oldukları için. Gizli tanık yapmıştı. Mahkemeleri bu gizli tanıklar yönlendiriyordu. Bu gizli tanıklara iktidar olağan üstü imkânlar tanıdı. Bu davaların savcısı karhama ilan edildi. Dönemin başbakanı kendisine ait olan zırhlı aracı savcıya verdi. Hiçbir savcıya koruma verilmezken bu savcıya koruma tahsis edildi. Yeter ki bu mahkemede yargılananlar cezalandırılsın diye gayret sarf ediyorlardı.  İktidar mensupları ülke bağırsaklarını temizliyor demediler mi? İyi ki bu generaller ile savaşa girmemişiz diye generalleri suçlu gibi gösterilip. Generalleri aşağılanmadılar mı? Dönemin başbakanı ben bu davaların savcısıyım demedi mi? Olan her olay Ergenekoncuların üzerine yıkılmaya çalışılmadı mı? Erbaa da şehit edilen 7 askerimizin olayı Ergenekoncuların üzerine yıkılmaya çalışılmadı mı? PKK bu bölgede eylem yapmaz. Bunu yapanlar başkaları diye Ergenekon işaret edilmedi mi? Her olayda iktidar olayı Ergenekoncuların üzerin yıkmaya çalışmadı mı? Bu işin bir kumpas olduğunu iktidar kendisi açıklamadı mı? Şimdi aklıselim olarak bu olayı bir düşünelim. Orduyu yıpratmak için cemaat böyle bir işin içersine girdiğini düşünelim. İktidar neden bu davalara müdahil oldu? Gizli tanıkları iktidar getirmedi mi? Ben bu davaların savcısıyım diyen dönemin başbakanı söylemedi mi? Demek ki cemaatle birlikte hareket etmişler. Bir iktidar ordusunun yıpratılmasına nasıl olurda taraf olur? Yüzlerce kişi mağdur edildi. Yüzlerce kişi senelerce acı çekti. Ya bu Ergenekon davaları yüzünde üzüntüden, kahırdan hastalanıp hayatlarını kaybedenlerin vebali kime olacak. Bu kumpas olayını cemaat ve AKP birlikte kurdular. Yazık değil mi şu hayatlarını kaybedenlere. Bunları geri getirebilecek misiniz? Ergenekon yüzünde hayatlarını kaybedenler. Kuddusi Okkır, Albay Murat Özenalp, Albay Berk Erden, Albay Tarık Akça, Albay Abdülkerim kırca, Albay Mehmet Haşmaoğlu, Yarbay Ali tatar ve MİT´çi subay Kâşif Kozinoğlu Allah rahmet eylesin. Mekânları cennet olsun. Bunların ailelerine yazık değil mi? Bunların çektiği acılar sizin vicdanınızı sızlatmıyor mu? Yandaş basın her gün bu Ergenekon davasında yargılananlara verip veriştiriyordu. Akademisyen geçine kişiler TV programlarında öyle şeyler söylediler ki. Yenilir yutulur sözler değildi. Hele Kütahyalı ile karısı o kadar şey söylediler ki. Şimdi ne diyecekler? Çıkıp da biz hata yaptık iktidara yaranmak için. Öyle konuştuk özür dileriz bilecekler mi? O programlarda generaller için şerefsizle diyenler? Şimdi kendilerine sen bize şerefsiz demiştin. Esas şerefsiz sizsiniz deseler ne diyeceksiniz?  Şimdi bu davalardan mahkûm olanlara tazminat ödeniyor. Kimin yüzünden?  Cemaatle kumpas kuran iktidar yüzünde değil mi? O zaman bunların tazminatları vatandaşın vergilerinden ödenmiyor mu? Başkasını ceremesini vatandaş neden çekiyor. Bu tazminatlar iktidar tarafından ödenmelidir. Ben bu davaların savcısıyım diyen. Şimdi ne diyecektir? Pardon hata yaptık mı diyecektir? Yoksa özür mü dileyecektir? İktidarın yanlış politikaları yüzünde bu kadar paralar boşuna ödenmiştir. Tazminat ödenince haklarını helal edecekler mi? Bu haksızlık karşısında mağdur olan o aileler haklarını helal edecekler mi? Allah´ü Teâlâ benim karşıma kul hakkı ile gelmeyin buyuruyor. Ulamalardan birisi şöyle diyor. Bir kişi bütün peygamberlerin ibadetlerini yapsa, üzerinde en küçük bir kul hakkı varsa bu hak üzerinden düşmeden cennete giremeyecektir diyor. Tazminat vererek bu haktan kurtulacaklarını sananlar yanılıyorlar. Bir de çoluk çocuğunun nafakasından kesip vergi verenlerin hakkı da doğacaktır Ey Türk milleti! Bu asker ocağı sizin bağrınızdan çıkmıştır. Ve bu vatan toprakları için. Sizin evlatlarınız şehit olmuştur. Şimdi sizlere soruyorum. Orduya yapılan bu kumpası içinize sindirebiliyor musunuz? Sizin oy vererek iktidara getirdikleriniz. Sizin evlatlarınıza kumpas kurarak bu kadar kişinin acı çekmesine sebep olmuştur. Bunun hesabını sormayacak mısınız?  O zaman sizde vebal altındasınız. Saygılarımla.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 23- 04- 2016 Mustafa KOÇAL

  • BIST 100

    8794,79%0,88
  • DOLAR

    32,34% 0,18
  • EURO

    35,08% -0,25
  • GRAM ALTIN

    2237,19% -0,27
  • Ç. ALTIN

    3955,10% 0,13
  • Salı 15.7 ° / 3.8 ° false
  • Çarşamba 7.9 ° / 2.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Perşembe 12.4 ° / 3.3 ° Güneşli

Balıkesir

19.03.2024

  • İMSAK 05:43
  • GÜNEŞ 07:06
  • ÖĞLE 13:21
  • İKİNDİ 16:45
  • AKŞAM 19:26
  • YATSI 20:44