Çocukluğumuzda belki futbol topumuz yoktu ama iyi bir seyirci idik. Renkli televizyonlar henüz yaygınlaşmamıştı. Siyah beyaz televizyonlar futbol aşkını yaşatıyordu. 197O-1980 yıllarında yayın hayatında sadece TRT vardı. Özel televizyon kanalları henüz yayın hayatına girmemişlerdi. Ama TRT tüm ihtiyaçlarımızı karşılıyordu. Haftanın Salı günlerini iple çekerdik, arzulayıp ta sinemaya gidip seyredemediğimiz Türk filmlerini seyretmek için. Çizgi filmlerini, batının kovboy filmlerini hep TRT sevdirmişti. Orta yaşı geçmiş biz yaşlılara futbol aşkını TRT aşıladı. Yine o tarihlerde paraya susamış futbol aşkını törpüleyen, aç gözlü canlı yayın şirketleri henüz türememişti. Şimdi futbol bilgisi ve futbolcu sayabileceğimiz isimler hep o tarihlerde kazındı hafızamıza. Çünkü haftanın önemli maşları hiç kesintisiz, reklamsız bir şekilde TRT yaşatıyordu bizlere.
Hep birlikte sevinmiyor muyduk renkli televizyonların çıktığına ve renkli yayınların başladığına. Pek tabi ki modern çağa ayak uydurmak her toplumun geleceği değil miydi. Çünkü, futbolcuları daha canlı, futbol sahasındaki çimi kendi rengiyle seyredecektik. Ama hayal kırıklığı. Futbol aşkını zamanın çocuklarına ve gençlerine yayma yerine soğutuldu. Her şeyde olduğu gibi maddiyat futboldan para kazanların iştahını kabartmış olmalı ki, canlı yayın hakkını alıp, daha çok para kazanma hırsına kapılanların sayıları arttı. Ama futbol izleyen seyirci aşkı azaldı.
Bir ara Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan´ın canlı yayını yine TRT üstlenecek sözü biz futbol tutkunu insanlara umut vermişti. Ama nafile. Olmadı umudumuz başka baharlara kaldı. Ülkemizin şu andaki ekonomik durum ve çevremizdeki ateş çemberi nedeniyle sıkıntılarımız tabiî ki daha önemli. Ülkemizin ateş çemberini yarıp, refaha erdiğinde canlı yayının tekrar TRT´ ye verileceğini, finansının da devlet hazinesinden karşılanacağına inancım tamdır. Yada öyle olmasını umut ediyorum. 07.10.2019 Ömer KILIÇ
