Asıl konumuz; tarım ve fiyat politikası nasıl olmalıydı ama görmemezlikten gelemeyeceğim bir konu hakkında bir-iki çift söz söylemeden geçemeyeceğim.
Malum, dünyanın başına bela olan koronavirüs nedeniyle Türkiye dâhil en gelişmiş ülkelerde bile her gün yüzlerce insan ölüyor.
Dünyanın en gelişmiş ülkeleri arasında bulunan Rusya, Amerika ve Almanya gibi tüm dünya ülkeleri bile bu çok tehlikeli virüsle mücadele etmesine rağmen hâlâ önü alınamadı.
Türkiye’de her gün ortalama 140 kişi hayatını kaybediyor.
Geriye ne kalıyor…
Korunmak, yasaklara uymak…
Yoksa genç-yaşlı demiyor, zengin- fakir demiyor, doktor veya milletvekili demiyor…
Belediye başkanı hiç demiyor…
En önemli korunma tedbirleri maske, sosyal mesafe, temizlik, özellikle dar alanlarda toplu halde bulunmamak ve yasaklara uymak.
Cezası var…
Kafelerde, çay bahçelerinde, kahvelerde ve lokantalarda oturup bir çay içemez yemek yiyemezsin.
Önceki gün Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz Palas Otel’de düzenlenen basın toplantısındaki kalabalığa dar gelen salonda fotoğraflarda gördüğüm kadarıyla sosyal mesafe kuralına hiç uyulmadığı yerde kahvaltı yenildi.
Dar alanda ve kalabalığın olduğu yerin mahsurlu olması nedeniyle ben toplantıya gitmemiştim…
Zaten gazeteci Önder Balıkçı’nın basın toplantısıyla ilgili yazdığı izlenimlerinden de öğrendiğime göre toplantının yeri yanlıştı; çünkü çok kalabalık vardı ve nerdeyse iç içe oturulmuştu.
Hâlbuki kapalı mekânda bir bardak çay içmek bile mahsurlu ve yasak olmasına rağmen kahvaltılı bir toplantı baştan yanlıştı.
Topluma örnek olması gerekenler de böyle yaparsa!...
Bunun bir cezası yok muydu?
Koronavirüse böyle mi korunacağız?
