Hata yapılmaz mı? Elbette yapılır. Hata, kasıtlı olarak yapılmadığı sürece, sorun yoktur.
Hata yapılmaz mı? Elbette yapılır. Hata kasıtlı olarak yapılmadığı sürece, sorun yoktur. Hata, sadece bir hata olarak kalır. Bir kasıt çerçevesinde yapılan hata çeşitli olaylar zincirini tetiklemeye başlar ki, bu işin sonu tükenmeye kadar varır.
Kralı çıplak gören gözümüzün her zaman açık olması gerekmez mi?
Kralların, etrafını kuşatan profesyonel düzenbazların kralın gözünün içine baka baka hem kralı, hem de ülkesini ve milletini soyduğunu hepimiz masallardan biliriz.
Ülkeleri soyulurken, soygunları göremeyen krallar, krallıklarını nasıl kaybederse; aklını kullanmayan, benliğini yeterince koruyamayan milletler de önce ufak ufak parçalara ayrıştırılıp sonra da teker teker yok edilirler… Ülkesi paramparça edilirken, bunu görmesine rağmen ses çıkarmayan aydınlar ise için için yanan saman yığınından başka bir şey değildir.
Osmanlı İmparatorluğu biterken, Türk milleti, Gazi Mustafa Kemal´in uyarıları ve yol göstermesi ile kralın çıplak olduğunu görmüştür. Atatürk, Türk devletini sağlam ve güçlü temellere oturtmuştur. Ancak maalesef ardından gelenler Atatürkçülüğün esaslarından uzaklaşıp halktan koparak, kristal kulelerin ışıltısında varlıklarını sürdürmeye çalışmışlardır. Fırsatçı uyanık akıllar, ustaca suiistimal yöntemleri ile Atatürk´ün kurduğu sistemi yavaş yavaş ele geçirerek Türk milletini Atatürk´ün çağdaş medeniyet ülküsü yolundan çıkarmaya başlamışlardı.
Günden güne yeni yeni yabancı aktörlerin devreye girmesiyle, yerli hain işbirlikçilerin çoğalmasıyla daha da vahim bir hal alırken, durum, Osmanlı´yı yok oluşuna sürükleyen süreçten daha vahim ve daha elim vaziyete gelmiştir, Türkiye, Atatürk´ün ve Türk milletinin adını anmanın, yürek ister hale geldiği bir kaoslu ortama sürüklenmektedir.
Döne dolaşa yılmadan, yorulmadan ve hatta usandırma derecesinde, Türk Ordusu, Türk Milleti, Atatürk´ün birlik ve beraberliğimizin parçası olan “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE” veciz sözünü ısrarla tekrarlara düşme pahasına hatırlatmaya canlı diri tutmaya çok mu çok çalıştım!
Bu ülkeyi sevmeden herkesin benden bir adım önde olduğunun bilinci ile fikirlerimi korkmadan özgürce açıkladım. Bölücü terörün sonlandırılmasından milli benliğimizi korumaya, Atatürk´ümüzün muhteşem fikirlerini, iman ve inancımızı suiistimal ederek zenginleşenlere, bu değerlerimiz sömürmeye çalışanlara karşı bir duruşun sergilenişinin topyekûn ifadesidir.
Kral çıplak sayın milletim, devletimizin gerçek memurlarının, gerçek helal süt emmiş vatan evlatlarının yalnız olmadığını, etkili ve yetkili olan her kademedeki şahsiyetin sızlanmadan Türk milletinin varlığını sürdürecek gücü korumak zorunda olduğunu hatırlatan bir acı çığlıktır!
Kral çıplak sayın milletim, makam ve memuriyet itibari ile kendisine, ailesine ve yakınlarına menfaat sağlayanlara serzeniş ve sesleniştir!
Kral çıplak sayın milletim, Atatürk´ümüzün değerli fikirlerini sahip olanların ve Türk milletinin asil evladı olmaktan gurur duyanların hislerinin tercümanıdır!
Kral çıplak sayın milletim, Ne Mutlu Türküm Diyene diyenlerin, her türlü ırkçılığa, bölücülüğe, vurguna ve talana sizler gibi bende şahsen karşıyım diyenlerin Milli Kahramanımız Gazeteci Hasan Tahsin´ce anlatımıdır!..
Hiç kimseye minnet altında kalmayın. İhsanda bulunun. Kadir bilin; bu bir nezaket değil, gurur meselesidir…