Sokrates, hem yürüyor hem konuşuyormuş kendi kendine:
- Bu nasıl iş! O güzelim, çalışkan arıların ürettikleri balı çalıyorsun.
Hırsızsın, diyorum, kızıyorsun.
Derken meydan çeşmesinin önünde adamın biri laf kendine diye, Sokrates'e tekme tokat girişir. Şaşıran Sokrates bir şey demez.
Dostu, "Ey Sokrates, niye o serseriye karşılık vermedin, haddini bildirmedin." der.
Sokrates, "Bir eşek beni tepti diye onu dava edip, dövmeli miyim?" diye yanıt verir.
X X X
İsa, kan ter içinde koşar.
Havarileri şaşırır.
- Ya İsa, ne oldu, neden kaçıyorsun böyle, diye bağırırlar.
- Korkudan, diye seslenir İsa, cahillerin korkusundan.
Havarilerden Saint Paul:
- Sen ki, taşlanmaktan, horlanmaktan, hiçbir acıdan kaçmadın, bu korku niye?
Hz. İsa, seslenir;
- Cehaletten çok korkarım, ondan kaçıyorum.
X X X
Bu dünyayı yoksullara cehenneme çevirenler hep aynı şeyi söylerler: Cennetle ödüllendirileceksiniz.
Papaz: Yeter ki baş kaldırmayın, şükür deyin, mala-mülke zarar vermeyin, dayanın, sabredin.
Biri- Ne yani varsıllar cehenneme gitmeyecek mi?
Papaz- Orasını Allah bilir.
X X X
Kral, divanında hep doğruyu söyleyen bilge yardımcısına kızmış, kafasını vurdurmuş.
Kralın yanında dalkavuklar ve palyaçolar kalmış.
Kralın canı sıkılmış yalanlardan:
- Bana doğruyu söyleyin, demiş.
Dalkavuklar, palyaçolar:
- Biz doğruyu bilemeyiz, yalan söylemektir bizim işimiz, haşmetli kralımız, demişler.
X X X
Akıl pusulasını şaşırmış bir toplumun şaşırtıcı düşünce zincirini ve düştüğü zavallı sendromu belirtmek için alın size bir parodi.
Üç ihtiyar hafıza testi için doktora giderler. Doktor ilkine sorar:
- Üç kere üç kaç eder?
- 285 der adam.
Doktor endişeyle ikinciye döner:
- Üç kere üç kaç eder?
- Pazartesi diye bağırır ikinci ihtiyar, yerinden zıplayarak.
Doktor iyice endişelenir ve üçüncü ihtiyara döner:
- Üç kere üç kaç eder?
- Dokuz, der gayet sakin.
- Harika, der doktor. Nasıl buldunuz bakalım?
- Kolay, der ihtiyar, pazartesinden 285'i çıkardım.
X X X
Soruya bak.
- Dünyayı kim yarattı?
- Kim yarattı, demiş yaşlı işçi.
Biz yattık.
Tıpkı şarap gibi.
X X X
Johannes Amedeus MOZART.
36 yaşında ölür.
626 eser yazar.
Müzik tarihinin en büyük dahilerinden. Birkaç kişi onu halka ait mezara gömer. Yoksul ölür. Ölmeden birkaç saat önce REQUİEM üzerine çalışır. 4 saat uyuduğu söylenir. Son 6 yılını sağır yaşar. "Ah, şu eserimi dinleyecek kulağım olsaydı" der.
X X X
Hayat
Sana
sayfalar yetmez.