Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


MAĞDURİYET SENARYOLARI BAŞLADI

MAĞDURİYET SENARYOLARI BAŞLADI


 AKP sıkıntıda! Son anketlerde hızla aşağı doğru düştüğünü görünce, mağduriyet senaryolarına başvurmaya başladı. Ağlamalarla karışık geçmiş senaryolar gündeme geliyor. Başörtüsünü senelerce mağduriyet senaryosu olarak kullandılar. Yaptıkları ile seçimi kazanamayacakların anlayınca eski senaryolara sığındılar. Cumhurbaşkanının bu seçimin aktörlerinden olmaması gerekirken, baş aktörlükten vazgeçmiyor. Ettiği yemine göre tarafsız olması gerekirken. AKP gömleğini sırtından çıkarması gerekirken, AKP gömleğini çifter çifter giymekten vazgeçmiyor. Artık muhalefet hem cumhurbaşkanı ile hem de yürütmenin başı olan başbakan ile mücadele edecektir.

Kadın işçiler toplantısında konuşan cumhurbaşkanı yine başörtüsünü gündeme getirdi. Çocuklarının başörtüsü yüzünden Amerika da okumak zorunda kaldığın dile getirdi. Bu filmi senelerce izledik. O konuşmasında gezi parkı olaylarında. Kabataş da olduğu ileri sürülen bir olayı yine gündeme getirdi. Olayı unutmuş olanlar için hatırlatalım. Tayyip Erdoğan'ın yakınının gelini olan başörtülü bir bayanın, Kabataş iskelesinde tacize uğradığı iddia adildi. Üzerleri çıplak 50 kişilik bir gurubun çocuğu ile birlikte bu bayanı tartaklandığı. Üzerine çiş dahi yapıldığı ileri sürüldü. Elimizde video görüntüleri var dediler. İki senedir bu video bir türlü yayınlanmadı. Zamanın valisi ve emniyet müdürü bizde bununla ilgili hiçbir video yok dediler. Mağdurun avukatı dahi bunun bir senaryo olduğunu söylemişti.

Cumhurbaşkanı bunların hepsini bir kenara bırakıp, bu bayana sahip çıkan olmadı. Bunları yapanlar bulunmadı, diyor. Bunları yapanları bulmak iktidarın görevi değil midir? Başka olayların saldırganları bulundu da bu saldırganlar neden bulunamadı?  Buradaki amaç başörtülülere saldırılıyor imajını vermektir. Bu mağduriyet senaryosundan başka bir şey değildir. Önceki seçimlerde muhalefeti terör örgütü ile işbirliği yapmakla suçlarlardı. Bu suçlamayı bu dönemde yapamayacaklar. Çünkü şu an onlarla işbirliği yapan iktidardır. Bunu artık herkes kabul ediyor. Onun için başka senaryolara başvurmak gerektiği için. Bu senaryolar gündeme taşınmıştır.  Buna benzer senaryoları bu seçimde çok göreceğiz. Son zamanlarda yaptıkları icraatlarla puan toplayamayacakları aşikârdır. Sıkıntıda oldukları için. Bu sıkıntıları giderebilmek bilmek için. Geçmişteki senaryolaı gündeme gelmiştir.

Sıkıntıda oldukları için. 11. Cumhurbaşkanın Abdullah Güle sarıldılar. Ondan medet bekler duruma geldiler. Eski cumhurbaşkanı Abdullah Gülün döneceğini tahmin etmiyorum. İktidarla birlikte hareket edecek olursa eşinin söylediği sözlerin bir anlamı kalmaz. 28 Şubatta dahi böyle zulüm görmedik demedi mi?  Bu sözlerin arkasından yine AKP'ye dönerse bu eleştiri konusu olacaktır. Eşi şimdiye kadar hep sustum bundan sonra konuşacağım demişti. Millet onun konuşmasını beklerken geri adım atılması milleti düşünceye sevk edecektir. Abdullah Gülü Tayyip Erdoğan eleştirdi. Biz bu ülkeyi iki başlılıkla bu duruma getirmedik demişti. Yarın Abdullah gül başbakan olduğunda. Tayyip Erdoğan'ı eleştire bilecek mi? Veya cumhurbaşkanının eleştirilerini kabullene bilecek mi? En yüksek makamda bulunmuş olan birisinin bir iki basamak aşağı inmesi düşünülemez. Şimdi cumhurbaşkanı başkanlık sistemi diye tutturdu.  Abdullah Gül ise başkanlık sistemine sıcak bakmadığını dile getirdi. Böyle olunca Abdullah Gül başbakan olduğunda. Bu sorun nasıl çözülecek. O zaman ikisinden birisi geri adım atma durumunda kalacaktır.

Cumhurbaşkanı her gittiği yerde 400 milletvekilini bunun için istiyor. Verin 400 milletvekili bu işi güzelce halledelim diyor. Bu sistemle yürümek mümkün değil diyor. 13 sene bu sistem yürüdü de şimdimi yürümüyor? Neden 13 senedir bu sistem değiştirilmedi de şimdi değiştirilmek isteniyor? Çünkü barış sürecinin sonuna gelindi. Terör örgütüne göre artık bu sorun ya çözülecek. Ya da çözümden bahsedilmeyecek noktasına geldi. Başkanlı sistemi ve anayasa değişikliği onun için gündeme getiriliyor. Çünkü AKP bu sorunu bir parti sorunu gibi görüyor. Hâlbuki bu sorun devletin sorunudur.  Mecliste ve milletin mutabakatı ile çözülecek bir sorundur.

Başbakan Mardin de kadınlardan yardım istiyor. Kadınlar bu terörün en çok mağduru olanlardır. Analar ağlamasın diye diye millet ağlar hale gelmiştir. Mardin de tarihi silah bırakma açıklaması diye bahsetti. Silahların bırakılmasını iktidar istiyor. Kandil ne diyor? Çözümü görmeden silah bırakmayacaklarını söylüyor. Terör örgütü silah bırakmaz. Çünkü onların sistemi silahlı sistem üzerine kurulmuştur. Keçi dağda yaşamaya alışmıştır. Keçiyi düz ovada tutamazsınız. Teröristi de şehirlerde tutamazsınız. Ayrıca terör örgütü Öcalan'ın serbest bırakılmasının da istiyor. Öcalan'ın bırakılacağından emin gözüküyorlar. Bülent Arınç da ev hapsine çıkarılmasına sıcak bakıyor gibi duruyor. Bu konuları seçimlere kadar daha çok işleyeceğiz. Saygılarımla.

08 – 03 – 2015 Mustafa KOÇAL

 

  • BIST 100

    8730,47%0,14
  • DOLAR

    32,33% 0,17
  • EURO

    35,13% -0,14
  • GRAM ALTIN

    2241,10% -0,09
  • Ç. ALTIN

    3950,05% 0,00
  • Salı 15.7 ° / 3.8 ° false
  • Çarşamba 7.9 ° / 2.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Perşembe 12.4 ° / 3.3 ° Güneşli

Balıkesir

19.03.2024

  • İMSAK 05:43
  • GÜNEŞ 07:06
  • ÖĞLE 13:21
  • İKİNDİ 16:45
  • AKŞAM 19:26
  • YATSI 20:44