Ülkede Atatürk düşmanlığı aldı başını gidiyor. Hem de Atatürk’ün kurduğu diyanet işleri başkanlığına mensup olan kişiler tarafından. Ayasofya camisine imam olarak atananlar. Ayasofya camisi üzerinden hutbede Atatürk’ü kastederek kafir ifadesini kullanıyor. Atatürk olmasaydı? Bugün Türkiye Cumhuriyeti devleti de olmazdı. İç Anadolu da bir koloni devlet gibi bir şey olurduk. Ne olacağımızı bile kestiremiyoruz. Bu Türkiye Cumhuriyeti devleti kurulmamış olsaydı. İstanbul hangi devletin himayesinde olurdu? Bunu hiç düşündünüz mü? Ayasofya bizim diyebilecek miydiniz? Hakaretlerin bini bir para birisi kalkıyor Selanik’ten gelenler Müslüman değildi diyor. Ey diyanet işleri başkanlığı. Bu olaylara seyirci kalmayın. Atatürk’ün kurduğu bu diyanet işleri başkanlığında oturduğunuzu aklınızdan çıkarmayın. Cumhurbaşkanının gözünün içine bakarak hutbede Atatürk’e hakaret ediliyor. Atatürk’ün kurduğu devletin yöneticisi sesini çıkarmıyor. Selanik’ten gelenler Müslüman değildi diye hutbede konuşulan camideki cemaat camiyi terk etti. Bu davranış şunu gösteriyor. O imama Atatürk’ü kötülerseniz sizin aranızda namaz kılmayız demektir. Bugün çok kişi bunun yüzünde camiye ancak cuma günü gidiyor. Camilerde ki dualardan Atatürk isminde bahsedilmeyi kaldırdıkları içindir. Bazı imamlar sosyal medyada çok büyük bir şeymiş gibi. Bazı şeyler paylaşıyor. Öyle şeyler söylüyorlar ki? İnsan gayri ihtiyari bu imamın arkasında namaz kılınmaz deniyor. Bu Atatürk düşmanı din görevlilerine şunu söylemek istiyorum. Biz sizin hiçbir şeyinize karışmıyoruz. Atatürk’ü sevinde demiyoruz. Gölge etmeyin başka ihsan istemiyoruz. Bulunduğunuz makamlara Atatürk sayesinde geldiğinizi unutmayın. Hilafetten bahsedenleriniz var. Hilafet tarihe karışmıştır. Yaşadığınız ülke laik bir ülkedir. Sizler laikliği dinsizlik olarak algılıyorsunuz. Laiklik inanış hürriyetidir. Laik ülkede herkes kendi inancına göre ibadet etme hakkına sahiptir. Devleti yönetenlerde herkesin inancına göre ibadet etmesine yardımcı olacaktır. Dünya ya gelen her çocuk Müslüman olarak doğar. Aileleri onları kendi inançları doğrultusunda yetiştirir. Laiklikte kimse kimsenin inancına müdahale etme hakkına sahip değildir. Diyanet işleri başkanlığı dini insanlara öğretin diye kurulmuştur. Dini insanlara öğretmeleri için. Ve dini hurafelerden arındırmak için. Din adamları yetirmektir için kurulmuştur. Atatürk’e kafir demeye kimsenin hakkı yoktur. Dinle inanın kimde olduğunu kimse bilmez. Herkesin dini kendisinedir. Allah’la kulun arasına kimse giremez. Atatürk’e neden düşman olduğunuzu açıkça söyleyin. Bizde size cevabımızı verelim. Atatürk’e neden düşman olduğunuzu belli. İngiliz devletinin sömürgesi olmak için direnenleri cezalandırdığı için düşmansınız. Acaba İngilizlerin sömürge devleti olarak kalsaydık. Bugün sizler din adamı olabilir miydiniz? Bunları hiç düşündünüz mü? Bir şeyi söylerken nereye gideceğini bilerek söyleyin. Din kimsenin babasını malı değildir. Atatürk de bizin! Dinde bizim! Bu Türkiye Cumhuriyeti devleti de bizim. Bugün minarelerden ezanımız yurt sathıma dalga, dalga yayılarak okuna biliniyorsa. Camilerde özgürce namaz kılınabiliyorsa. Bunu Atatürk’e borçlu olduğumuzu unutmayın. Atatürk’ü bu vesile ile rahmetle yad ediyorum. Ruhu şad mekânı cennet olsun. Allah ondan razı olsun. Saygılarımla.
Türküm, doğruyum, çalışkanım, ilkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi, özümden çok sevmektir. Ülküm, yükselmek ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım Türk varlığına armağan olsun.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu tük milliyetçisiyim diyenlere! Ne mutlu varlığım Türk varlığına armağan olsun diyenlere! Ne mutlu demokratım diyenlere! NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
31 – 05 -2021 Mustafa KOÇAL
