Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


OLAYSIZ GÜN GEÇMİYOR

OLAYSIZ GÜN GEÇMİYOR


Türküm, doğruyum, çalışkanım.

İlkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Ülkede olaysız gün geçmiyor. Doğuda başka olaylar zuhur ederken. Batıda iktidarın uygulamalarını beğenmeyenler gösteri yapıyor. İktidar bu benim vatandaşlarım neden gösteri yapıyor diye düşünmüyor. Vatandaş polisin müdahalesi ile karşılaşıyor. Vatandaşa ve öğrencilere kötü muamele yapılıyor. İktidar genelkurmayın paralı askerliğin çıkarılmaması iyi olur demesine rağmen paralı askerliği çıkardı. Üç askerimiz şehit oldu. Bir askerin cinnet geçirmesi neticesinde iki askerimizi şehit ettikten sonra kendiside intihar etti. Batıdaki birliklerde cinnet geçiren asker neden olmuyor da? Doğuda oluyor? Bunun araştırılması gerekir. Doğuda askerler baskı altında. PKK tehdidi askerlerin sinir sistemini bozuyor. Çünkü kışlanın yakınına kadar gelip askerleri tehdit ettiklerini duydum. Küfür ediyorlarmış. El kol hareketleri yapıyorlarmış. Komutanlarına durumu anlatıyorlarmış.  Komutanları sakin olun çocuklar diye telkinde bulunuyormuş. Doğuda bu kaçıncı cinnet olayı oldu? Bu olayları içlerine sindiremedikleri için bu cinnet geçirme olayları oluyor. Cinnet geçiren asker için. Kız arkadaşı varmış da. Kız arkadaşı kendisini terk etmiş. İşin özünü bildikleri için. Kız arkadaşını mazeret gibi göstermeye çalışıyorlar. Birlikteki arkadaşları ise kız arkadaşı olmadığını söylüyorlar.

İki sene önce bir uzman çavuş şehit olmadan iki gün önce sosyal medyada bir itiraf yayınlamıştı. Bu rahmetli uzman çavuşun bu itirafını dikkate alan hiçbir makam olmadı. Bu uzman çavuşun itirafı bu cinnet geçirme olaylarının sebebini ortaya koymuş oluyor.  Şöyle diyordu! “ Benim ödediğim vergilerle lüks arabalara binenler. Benim öldürmeme izin vermeyip. Ölmeme göz yumanlar. Ben sırtımda 40 kilo teçhizatla dağlarda. Sizin rahat etmeniz için dolaşıyorum. Uyanın artık” diyordu. Yol kesmeler, kimlik kontrolü yapmaklar. Polise Molotoflu ve havayı fişeklerle saldırmalar. Hatta silahla pusu kurmaya çalışmalar devam ediyor. Öcalan ile görüşmeye ilk önce iki kişi ile başlandı. Sonra üçe çıkardılar. İstediler dörde çıkarıldı. Yakında biz gurup toplantımızı Öcalan ile birlikte yapacağız derlerse bu istekleri de yerine getirilir. Dört kişilik heyet önce Öcalan ile görüşmeye İmralı’ya gitti. Ondan sonrada kandile gittiler. Öcalan’ın yol haritasında özerkliğin de olduğunu diler getirdiler. Demokratikleşme paketi ile Öcalan’ın affının da yer aldığını söylediler. İktidar özerklik yok diye milleti kandıra dursun. Adamlar İmralı, kandil arasında mekik dokuyorlar. Ve özerkliğin nasıl elde edileceğinin planların yapıyorlar. İktidar hala barış sürecinden bahsediyor. Ve kararlılıkla barış sürecini sürdüreceğiz diyorlar

Genelkurmay önce milli güvenliğimiz önemlidir diyor. Fakat iktidar genelkurmayın bu görüşüne kulak asmıyor. Kendi bildiği yolda devam ediyor. Genelkurmay bunu neden söylüyor? Suriye konusunda söylüyor. Suriye bizim sorunumuz değil. Bizim için milli güvenliğimiz önemli. PKK meselesi içinde ayni şeyi söylüyor. Bunun içersinde peşmergeye eğitim verilmesi ve peşmergenin sınırlarımızdan Suriye topraklarına geçmesi de var. PKK ile mücadele edilmesini de istemiş oluyorlar. Bizim önceliğimiz milli güvenliğimizin sağlanması diyor. PKK da bizim milli güvenliğimizi tehdit ettiğinin göstergesidir. İktidar ise Esat diyor başka bir şey demiyor. Barış sürecine kararlılıkla devam edeceğiz diyerek olayları görmezlikten geliyor. Bu söylemde onarlı şımartıyor. İstedikleri gibi hareket ediyorlar.  Bülent Ayrınç doğudaki illerin ve ilçelerin isimlerin değiştirilmesini olumlu karşılıyor. Manisa ya da bir isim bulmalı diyor. Kendisi Manisalı değil Kürt kökenli. Acaba Manisa ya Kürtçe bir isim mi düşünüyor? Yok artık! Kırk yıllık kani ne zaman oldu yani?

İktidar bazı olayları gündemden düşürmek ve milletin gözünde kaçırmak için. Kendisi gündem yaratıyor. İktidarın bu millete söyleyecek hiçbir şeyi kalmamış. Bütçe görüşmelerinde Kılıçtaroğlu sazını aldı eline durmadan vurdu sazın teline. Milletin derdine derman olacak tek kelime etmedi. Yeni Türkiye 2023 den sonra şöyle olacak böyle olacak diye devam etti. Millet geçim sıkıntısı içersinde. Borç gırtlağa kadar dayanmış. Köylü ve üretici bitmiş. 2011 seçimlerde tarımda Avrupa ülkeleri içersinde tarımda üçüncüyüz demişlerdi. Şimdi dünyada tarımdan yedinci sıradayız diyorlar. Bu ülke tarımda kendi kendini idare edebilen beş ülkeden birisi idi. Daha önce dışarıdan ne canlı havya ithalatı, nede et ithalatı yapılıyordu. Ne de saman ve tarım ürünleri ithalatı yapılıyordu. Bunlar bu iktidar döneminde yaşandı. Başbakanın bütçe görüşmelerinde tarım için söyledikleri çok çarpıcı idi. Nerede ise köylü ve üreticilerin kalkınmaları tavan yapmıştı. Tarımdan bütçeye şu kadar gelecek diyor. Tarımın ekonomiye kesinlikle katkısı mümkün değildir. Çünkü köylü ihtiyacı kadar ekmeye başladı. Çünkü gelirleri girdilerini karşılamıyor.

Ülkede bu olayların sona ermesi için. İktidarın ılımlı davranması ve vatandaşların isteklerine kulak vermesi gerekir. Saygılarımla.

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!

Yaşasın Atatürk milliyetçiliği!

Yaşasın Türk milleti!

Yaşasın Atatürk’ün askerleri!

Yaşasın Atatürk sevdalıları!

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 10 – 12 – 2014 Mustafa KOÇAL

  • BIST 100

    8718,11%-1,25
  • DOLAR

    32,33% 0,16
  • EURO

    35,16% -0,03
  • GRAM ALTIN

    2240,47% -0,12
  • Ç. ALTIN

    3950,05% 0,00
  • Salı 15.7 ° / 3.8 ° false
  • Çarşamba 7.9 ° / 2.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Perşembe 12.4 ° / 3.3 ° Güneşli

Balıkesir

19.03.2024

  • İMSAK 05:43
  • GÜNEŞ 07:06
  • ÖĞLE 13:21
  • İKİNDİ 16:45
  • AKŞAM 19:26
  • YATSI 20:44