Bandırma Belediye Başkanı Av. Tolga Tosun’a seslenmek istiyorum, bu yazımda.
Zaman zaman eleştirsem de, seni gerçekten çok seven ve başarılı olmanı yürekten isteyen bir öğretmenin olarak sana bugün “Sarı Öküz’ün Hikayesi”ni anlatıyorum:
Otlakların birinde bir öküz sürüsü yaşarmış. Çevredeki aslan sürüsünün de gözü öküzlerdeymiş. Ancak öküzler, saldırı anında bir araya geldikleri zaman, aslanların yapacak bir şeyi kalmazmış. Bu yüzden küçük hayvanlarla beslenmek zorunda kalan aslanlar, iyi beslenememeye başlayınca bir çare düşünmüşler. Topal aslan, yanına iki aslanı da alarak, “beyaz bayrak” çekerek öküz sürüsüne yanaşmış.
Öküzlerin lideri Boz Öküz ve yanındakilerle tatlı dille konuşmaya başlamış:
“Saygıdeğer öküz efendiler. Bugün buraya sizden özür dilemeye geldik. Biliyorum, bugüne kadar sizlere zarar verdik. Ama inanın ki, bunların hiçbirini isteyerek yapmadık. Bütün suç hep o Sarı Öküz’de. Onun rengi sizinkilerden farklı ve bizim de gözümüzü kamaştırıyor, aklımızı başımızdan alıyor. Biz de barış severliğimizi unutuyor ve saldırganlaşıyoruz. Sizinle bir sorunumuz yok. Verin onu bize, siz kurtulun, yine barış içinde yaşayalım.”
Boz Öküz ve heyeti, bu sözler üzerine aralarında tartışmışlar ve teklifi haklı bularak, Sarı Öküz’ü vermişler aslanlara. Bir tek Benekli Öküz karşı çıkmış ama kimseye derdini anlatamamış. Bir süre sonra aslanlar, yine aynı yöntemle gelip, bu kez Uzun Kuyruk’u istemişler:
“Gördünüz mü, ne kadar barış severiz. Sizi de kararınızdan dolayı kutlarız. Ancak, şu sizin Uzun Kuyruk var ya, kuyruğunu salladıkça nereden baksak görünüyor ve aklımızı başımızdan alıyor. Size saldırmamak için kendimizi zor tutuyoruz. Oysa sizler normal kuyruklusunuz. Verin onu bize, bu konuyu kapatıp, barış içinde yaşamayı sürdürelim.”
Boz Öküz ve heyeti, Uzun Kuyruk’u teslim almış, yine Benekli Öküz karşı çıkmış. Uzun Kuyruk, aslanların pençesi altında can vermiş.
Bu olay sürekli tekrarlanmış. Her seferinde farklı bahanelerle…Sonunda öküzler zayıflamış, aslanlar küstahlaşmış. Artık, hiçbir bahane öne sürmeden, doğrudan müdahale ederek, “Verin bize şunu, yoksa karışmayız” demeye başlamışlar. Birer birer aslanların pençesinde can verirlerken, Boz Öküz ve birkaç öküz kalmış geride. İçlerinden biri liderlerine, “Ne oldu bize, nerede kaybettik biz bu savaşı? Oysa zamanında ne kadar güçlüydük” diye sormuş. Boz Öküz, Benekli Öküz’ün sözlerini anımsayarak, gözleri yaşlı, “Biz, Sarı Öküz’ü verdiğimiz gün kaybettik bu savaşı…” yanıtını vermiş.
Sevgili Tolga, öğretmenliğini yaptığım günlerden bilirsin benim gönlümü ve hakkındaki olumlu düşünce ve duygularımı.
Sana bu öyküyü neden anlattım, biliyor musun?
CHP Bandırma İlçe Başkanı Hüseyin Bahar, senin tarihi bir rekor kırarak kazandığın 31 Mart seçiminde, çok iyi bir ekip çalışması yaparak, bu başarıda önemli pay sahibi olmuştu. Ama onu feda ettin. “Sarı Öküz”ü vermemeliydin, sevgili Tolga!
Sana öğretmenin olarak sesleniyorum, sevgili Tolga.
CHP’de, kendilerine verilmediği halde “ağabeylik”, “üst akıl”, “duayenlik” rolünü kendilerine biçenler var. Ne olur, çevrendekilere, seni yönlendirmek isteyenlere iyi bak! Sana akıl vermeye çalışan bu kişileri yanından uzaklaştır ve ne olur artık inisiyatif kullan, ağırlığını ortaya koy. Gerekirse, senin başarını karşılıksız isteyenlere danış. Yitirdikleri koltuklarına yeniden kavuşmak isteyenleri seni kullanmak istemelerine olanak verme.
Sevgili Tolga.
“Ağabey”, “üst akıl” ve “duayen” olarak geçinen, kendilerini “partinin sahibi” olarak görenlerin etkisiyle Hüseyin Bahar’ın ipini çekerek, Dr. Selim Panç’ın aday gösterilmesine sesini çıkarmayarak “Sarı Öküz”ü verdin.
Panç’ın, adaylığını açıkladığı basın toplantısının ardından salondan ayrılırken, sıradan bir partilinin şu sözleri beni çok etkiledi:
“Bu partide biz 15 kişiye hizmet ediyoruz. Hep bu 15 kişi milletvekili, belediye başkanı, belediye meclis üyesi, Balıkesir Büyükşehir Meclis üyesi oluyor. Her şey onlar için! Biz ise şakşakçı, figüran!”
Sen benim gönlümü iyi bilirsin, sevgili Tolga. Haksız mı bu parti üyesi?
Cumartesi günü yapılacak ilçe kongresinde senin adayın Selim Panç kaybederse ne olacak peki? Asıl kaybeden sen olmayacak mısın? Prestijin sarsılmayacak mı? Ya da diyelim ki Panç kazandı. Senin için bu bir “Pirus Zaferi” olmayacak mı? İlçe örgütünün paramparça olduğunu görmüyor musun?
Ne olur, artık çevrene ve yanındakilere iyi bak, sevgili Tolga.
Yürekten başarılar diliyorum sana…
