Bir süre önce kaybettiğimiz Tahsin Kavak ağabeyimle çok iyi dosttuk. Son yıllarında bana hep şöyle derdi:
“Artık çok yaşlandım. Her canlı gibi ölüme yaklaştım. Ölümden sonra şiirlerimle beni anmanı istiyorum.”
Bugün, “Bandırma sevdalısı” Tahsin Kavak’ı, 1996 ve 1997 yıllarında yazdığı bazı Bandırma şiirleriyle anıyorum.
AKIL BU
Yıllardır Bandırmamız il yapılamadı, niye?
“Kazara kaza kaldı kazamız” diye diye;
Biz el açıp siyasi dilencilik yaparken
“Oy vermem yoksa” deyip il oldu Osmaniye
KİRLETİLEN İLAHE
-Bandırma Körfezi’ne-
Araştırdık, tertemiz, berrak bulduk mazini;
Sonra densizler çıkmış, kirletmiş iffetini
Üzerine titrenen bir ilahe gibiydin,
Tanrı lütfuydun bize, koruyamadık seni
NÖBETÇİ TÜFEKLER (1)
Ayyıldız Tepesi’nde şu çatılmış tüfekler
Şanlı tarihimizden bize bir şeyler söyler
Kahramanlar ebedi şehadet uykusunda
Görkemli tüfekleri onlara nöbet bekler
NÖBETÇİ TÜFEKLER (2)
-Bandırmalı dostlarım,
“Çatılmış tüfekler, aslında BARIŞ’ın nöbetini bekliyor” deyince-
Çatılmış tüfekleri barışa yoramadım
Barışı, zeytin dallı güvercinle anlarım
Tüfekler bir anıttır, bir harbi anımsatır;
Sulhu, kavgayla değil, sevgiyle sağlayalım
NÖBETÇİ TÜFEKLER (3)
Barışı tüfeklerle anlatmaya kalkmayın
Çatılmış çatkısına kuş yuvası yapmayın
Yuvaya zeytin dallı ak güvercinler koyup,
İşte “HARP ve SULH” diye Tolstoy’u aldatmayın
KAPIDAĞ
Binlerce yıl Bandırma, görmüş karşıdan seni
Heybetin güven vermiş, merak etmiş zirveni
Ey Kapıdağ! Eğilip körfezin aynasından
Baktın mı hiç kendine, nasıl gördün halini?
DEMİRLİTAŞ
Kökü maviliklerde yaşayan bir tarihsin
Özünde altın mı var, paslanmaz mı demirin?
Bandırmalı nesiller sende yüzme öğrendi;
Emekli misin, yoksa hâlâ öğretmen misin?
TAŞ
-Bandırmayı çirkinleştirenlere-
Elbette Bandırma’da biz geçmişi ararız
Yaş elliyi dönünce anılarda yaşarız
“Yanan şube yol olmuş, körfez kirlenmiş” deyip
Yanlış iş yapanları ta Konya’dan taşlarız
CAMİİ ŞERİF
-Bandırma Haydarçavuş Camii’ne-
Yunanlı kaçıyorken, her yeri yakıp gitmiş
Canlara zulüm etmiş, yuvalar yıkıp gitmiş
Halkı camiye koyup yakmak istemiş ama
Yanmamış Haydarçavuş, halkı himaye etmiş
BANDIRMA AMATÖR BALIKÇILARINA
-Bu bir ağıttır-
Bin heves, bin ümitle, at oltanı sulara
Gerçi balık vurmuyor oltalara bu ara
Çaparini çek hele, balık olmasa bile,
Bakarsın anıların takılır oltalara…
BANDIRMA TÜCCAR KULÜBÜ
Kulüplerimiz var, spor kulüplerinden farklı
“Üyelere mahsus”lu, ücretli, aidatlı
Tüccar Kulübü’müzün bir adı daha vardır:
“FİLLER MEZARLIĞI” der bazen İsmail Hakkı
6. ANA JET ÜSSÜ
Çelik kartalları var, engin göklerimizin
Göklerde destan yazan yiğidin pek çok senin
Jetlerinin narası bebelere ninnidir;
Düşmana korku verir, ödü kopar namerdin
BANDIRMALI GÜZELİ (Türkü)
-Çınarlı Çeşmesi’ne-
Çınarlı Çeşmesi’nde
güzeli görmek güzel
Sevdalı bakışlarla
gülmek, gülüşmek güzel
“Beni görmek istersen
Bandırmalı güzelim
al testini suya gel”
İster çay bahçesine,
ister gazinoya gel
İstersen türkülerle
sevda aramaya gel
“Hiçbir şeyler bilmezsen
Bandırmalı güzelim
Al testini suya gel”
Çeşme başı aşkları
dillerde, türkülerde
o en güzel heyecan,
çırpınır gönüllerde
“Yürek oynar, can titrer
Bandırmalı güzelim
seni gördüğüm yerde”
Bu çınar, bu çeşme kadar
gün görmek kimin harcı?
Eski aşklar, türküler
ne kadar göz alıcı
“şimdiki kızlar kaçıyor
Bandırmalı güzelim
nedir bunun ilacı”
ÖZLEM
Çocuklukta, gençlikte kaldı Bandırmalılık
Eşim, kızım Konyalı, biz Konyalıyız artık
İçerken ilk kadehte uzaklara dalışım;
O Konyalılık değil, o bir BANDIRMASIZLIK!
