Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


TARİHİMİZİN EN ÖNEMLİ SAVAŞI ÇANAKKALE SAVAŞIDIR

TARİHİMİZİN EN ÖNEMLİ SAVAŞI ÇANAKKALE SAVAŞIDIR


Türküm, doğruyum, çalışkanım.

İlkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Çanakkale dünyanın en kanlı ve Türk tarihinin en önemli savaşlarında birisi olup ve en büyük zaferlerinden birisidir. 18 Mart tarihinde İngiliz ve Fransa’nın donanmalarından oluşan 107 savaş gemisi ile Çanakkale boğazından geçerek, İstanbul’u alarak Osmanlı devletinin varlığına son vermek için harekete geçmiştir. Bu 107 parçadan oluşan savaş gemileri. Dünya tarihinin gördüğü en yoğun denizden bombardımana başlayarak Çanakkale boğazında ilerlemeye başlamıştır. 150 topla bu savaş gemilerine karşılık veren birliklerimiz.  Fransız ve İngiliz savaş gemilerinin Çanakkale boğazından geçişlerine imkân vermemiştir. Boğazdan İstanbul’a ulaşmanın imkânsız olduğunu anlayan düşman kuvvetleri, 23 Nisan tarihinde Gelibolu yarım adasına asker çıkartarak. Tarihin en önemli savaşlarından olan Çanakkale savaşını başlatmışlardır. Metre kareye beş bin merminin düştüğü. Yine metre kareye 50 şehidin düştüğü mermilerin havada çarpıştığı ve birinci dünya savaşının kaderini değiştiren bu savaş 1916 kışında Türk ordusunun zaferi ile sonlanmıştır. Bu zafer bize 250.000 şehide mal olmuştur. İngilizler 205 000 Fransızlar 47.000 kayıp vermişlerdir.

Bu Çanakkale savaşı zaferimiz ile bitmeseydi. Bu gün Türkiye Cumhuriyeti devleti diye bir devlet olmaya bilirdi. Çünkü İngiliz ve Fransız kuvvetleri İstanbul’u alsalardı her şeyimiz elimizden gitmiş olacaktı. Bu savaş kolay kazanılmamıştır. Önce bu savaşta şehit olan bütün şehitlerimizin ruhları şad mekânları cennet olsun. O kahraman şehitlerimizi minnet ve şükranla yâd ediyorum.

Bu savaşta iman ve inanç çelikle barutu yenmiştir. İnanç ve iman teknolojiyi ve varlığı yenmiştir. Birlik ve beraberlik kendisinde her bakımdan üstün olan kuvvetleri yenmiştir. Vatan sevgisi Türklük sevdası bütün engelleri aşarak zafere ulaşmıştır. Esir yaşamaktansa özgür ölmeyi yeğlerin diyen inancın karşısında. Dünyanın sayılı gücene sahip olan iki ülkenin kuvvetleri çaresiz kalmıştır. Bu zafer genci ile yaşlısı ile kadını ile erkeği ile bütün Türk milletinin zaferidir. Bu savaş öyle bir savaştır ki. Vatan için ülkenin bütün fertlerinin el ele verdiği. Birlik ve beraberliğin yardımlaşmanın, dayanışmanın, güç birliğinin neler yapabileceğinin bir göstergesi olmuştur. O sene İstanbul tıp fakültesi mezun vermemiştir. Çünkü tıp fakültesi son sınıf öğrencilerinin hepsi gönüllü geldikleri savaşta şehit olmuşlarıdır. Bu savaşın görünmez kahramanları Türk kadınları olmuştur. Sırtlarında çocukları Mehmetçiklere mermi ve su servisi yapmışlardır. Her türlü cefaya göğüs gererek ellerinden gelen fedakârlığı göstermişlerdir.

Ahmet Rıfkı vefa lisesinde öğretmenlik yapmakta dadır. Bir gün sabah okula gelir. Ders saatinde sınıfa girer. Öğrencilerine selam verir. Öğrenciler selamına karşılık vermezler. Şaşkınlık içersinde öğrencilere bakarken, arka sıralardan bir öğrenci ayağa kalkar. “ Hocam bizim mahallede eli ayağı tutan herkes gönüllü olarak Çanakkale’ye savaşa gittiler. Bizde gitmek istiyoruz. Fakat yaşımız küçük olduğu için. Bizi almıyorlar. Siz neden hala buradasınız. Ülke elden gittikten sonra sizin bize vereceğiniz eğitimin ne faydası olacak” der. Ahmet Rıfkı’nın gözleri yaşlanır. Doğru okul müdürüne gider. İstifa dilekçesini verir. Öğretmen arkadaşlarından ve öğrencilerinden helallik alır okuldan ayrılır.  Hayatta tek varlığı olan annesine durumu anlatır. Annesi oğlunun savaşa gönüllü gitmesine rıza gösterir. Annesinden helallik alır evden çıkar. Doğru mahallenin bakkalı Selahattin beye gider. “Bakkal amca ülkemin bağrına hançer saplanmış. Allahın izni ile onu çıkarmak için cepheye gidiyorum. Ben yokken annemi iaşesiz (yiyeceksiz) bırakma. Allah nasip ederse döndüğümde borcumu öderim” diyerek bakkaldan helallik alır Çanakkale’ye gider. Savaşta kahramanca savaşır. 5 ay sonra şehit olur. Annesine şehit haberi gelir inançlı bir hanım olan Ayşe Hanım olayı tevekkülle karşılar. Aradan biraz zaman geçtikten sonra, mahalle bakkalı Selahattin beye gider. “Selahattin Bey, oğlum yokken bana borç yiyecek verdin. Borcumu çıkarda ödeyeyim oğlum borçlu yatmasın” der. Bakkal “Ayşe Hanım seni okuryazarlığın yok. Akraba veya komşularında birisini getir de hesabı biz onunla görelim” der. Ayşe Hanım komşuların da okuryazarlığı olan Gülşah’ı alır. Tekrar bakkala gelir. Bakkal Selahattin Bey Ahmet Rıfkı’nın hesabın çıkarı kızın önüne defteri kor. Kız inceler sonra sayfanın sonundaki şu cümleyi okur. Bu hesap Ahmet Rıfkı’nın kanı ile ödenmiştir, vesselam. Ben bu olaydan çok etkilendim. İşte Çanakkale savaşları böyle kazanılmıştır. Bu savaş Türk milletinin zaferidir. İslam ülkelerinden gelen Müslüman ümmetinin zaferi falanda değildir. Bu savaşta en fazla şehit veren iller Çanakkale, Balıkesir, Manisa, Aydın, denizli, Isparta illeridir. Şehitlerimizden Allah razı olsun. Onlar sayesinde bugün bu ülkede özgürce yaşaya biliyoruz.

 Tarihimizin en anlamlı zaferi olan 18 Mart Çanakkale zaferini kutlama ve şehitlerimizi anma gününüzü kutluyorum. Saygılarımla.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

17-03- 2014 Mustafa KOÇAL

 

 

 

  • BIST 100

    8730,47%0,14
  • DOLAR

    32,33% 0,17
  • EURO

    35,13% -0,14
  • GRAM ALTIN

    2241,10% -0,09
  • Ç. ALTIN

    3950,05% 0,00
  • Salı 15.7 ° / 3.8 ° false
  • Çarşamba 7.9 ° / 2.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Perşembe 12.4 ° / 3.3 ° Güneşli

Balıkesir

19.03.2024

  • İMSAK 05:43
  • GÜNEŞ 07:06
  • ÖĞLE 13:21
  • İKİNDİ 16:45
  • AKŞAM 19:26
  • YATSI 20:44