Bizden önce terörle mücadele edilmemiş deniyor. Her şeyde geçmişe dönük suçlamalar yapılıyor. Şimdide terörle mücadele edilmemiş deniyor. 2002 de AKP iktidar olduğunda terör bitme noktasında idi. Terör ile müzakere edilmez, mücadele edilir. İktidar müzakere yönünü seçti. Savaş da güçlü olan barış istemez. Güçsüz olan barış ister. Konuya teferruatlı girmeyeceğim.
Habur kapısında teröristler davul zurna ile karışılandılar mı? Teröristler sınırdan içeriye girdiğinde emniyet güçleri tarafından tutuklanmaması için. Sınır kapısına seyyar mahkeme kurulup. Teröristlerin tutuklanmaları önlenmedi mi? Gelen teröristlere pişmanlık yasasında faydalanmak için geldik demeleri istenmesine rağmen. Biz liderimizin emri ile barışa katkıda bulunmak için geldik diye ifade vermelerine rağmen. Tutanaklara pişmanlık yasasından yararlanmak için geldim diye geçirilmedi mi? Gelen teröristler konvoyla Diyarbakır’a gönderilmedi mi? Bu gelen teröristler o bölgenin bütün illerini dolaşarak. Örgüte elaman topladıkları anlaşıldığında. Yakalama kararı çıkarılmadı mı?
Fakat o teröristlerin sınır dışına çıktıkları anlaşılmadı mı? Öcalan’ın mektubu Diyarbakır meydanında topluma okutulmadı mı? Ve bu mektup olayı devlet televizyonundan yayınlanmadı mı? Terör örgütünün ileri gelenleri ile Oslo da gizli görüşme yapılmadı mı? Kandilden gelen terörün üst düzeye yöneticisine uçak gönderip Oslo ya götürülmedi mi? Bunu ben söylemiyorum Karayılan söyledi. Devamlı Öcalan ile görüşülüp planlar yapılmadı mı? Yapılan anlaşmaya göre ülkedeki PKK militanlar sınır dışına çıkacaklardı. Çıkmadıkları anlaşıldı. Dönemin başbakanı çıkmadıklarını biliyorduk.
Millette infial uyandırmasın diye açıklamadık demedi mi? Diyarbakır da hükümet erkânında hazır bulunduğu Barzani, Şivan Perver, İbrahim Tatlıses eşliğinde Kürtçe Şarkılar söylenip halaylar çekilmedi mi? O dönemin başbakanı yaptığı konuşmada “Kürdistan da ki Kürt kardeşlerime selam gönderiyorum” demedi mi? Ayni konuşmada “çok yakında hapislerdekilerin çıkacağını, dağdakilerin evlerine döndüğünü hep birlikte göreceğiz” demedi mi? Hadep milletvekilleri Öcalan ile görüşmeye gönderilmedi mi? Öcalan’ın mektubu bu vekiller ile kandile gönderilmedi mi? Öcalan ile tekrar bir anlaşma yapıldı.
Orduya PKK’lılara müdahale etmeyin emri verilmedi mi? PKK militanları ellerini, kollarını sallayarak ülkeye girdiler. Yerleşim yerlerine ve karayollarına hendekler kazılmadı mı? Karayollarının kenarlarına PKK militanları çadırlar kurdu. Askerlerimiz karşılarında onları izlemedi mi? Dolmabahçe sarayında Haleplilerle mutabakat imzalanmadı mı? O yerleşim yerlerine kazılan hendekler yüzünden şehitler verilmedi mi? Yaşanan olayların hepsini yazsak kalın bir kitap olur. Seçimlerde Öcalan dan yardım istenmedi mi? Şimdi geçmişte terörle mücadele edilmemiş demek. Bu yapılanların unutulması anlamına mı geliyor?
Terör bitme noktasında iken alındı. Bugünlere kadar gelindi. Geçmiş suçlanarak bir yere varılmaz. Geçmiş den ders alınması gerekir. Geçmiş devamlı suçlanıyor. Amaç geçmişin izlerini silmektir. Şayet geçmiş örnek alınsaydı? Ülke bugünkü duruma gelmezdi. Geçmişte her şey devlet tarafından yapılıyordu. Parası da ödeniyordu. Şimdi bir yap işlet modeli çıkarıldı. Yapılanlara birde müşteri garantisi verildi. Çocuklarımızı dahi borçlandırdık. Şu dönemde dahi garanti parası ödeniyor. Kime? Bu ülkenin şirketlerine. Bu şirketler yerli şirketler. Yabancı şirketler olsaydı. Şu garanti parasını bu dönemde almazlardı. İnsanın başına ne gelirse yakınından gelir derler.
İktidar geçmişi kötüleyerek kendi açıklarını kapatma gayreti içerisinde. Kendi lehlerine olacağını zannediyorlar. Fakat aleyhlerine olduğunun farkında değiller. Saygılarımla
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere! Ne mutlu varlığım Türk varlığına armağan olsun diyenlere! Ne mutlu demokratım diyenlere!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! 03-02-2021 Mustafa KOÇAL
