Mustafa KOÇAL (BALIKESİR RÜZGARI)


ÜLKEYİ TERK EDİN, OLMADI EVE DÖNÜŞ OLSUN

ÜLKEYİ TERK EDİN, OLMADI EVE DÖNÜŞ OLSUN


Türküm, doğruyum, çalışkanım.

İlkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Allah’ım sen bu milletin aklına mukayyit ol. Çünkü oynatmaya az kaldı. Barış süreci dediler. Bu sürecin birinci aşaması ülke dışına çıkmak dediler. Aradan bu kadar zaman geçti. Hiçbir netice alınamadı. Tabi iktidar adına! Terör örgütü adına beklediklerinden fazlası alındı. Ne istedilerse aldılar. Ana dilde savuma istiyoruz dediler. Aldılar! Andımızı kaldırın dediler. Kaldırıldı! Ne mutlu türküm diyene söylemini kaldırın dediler. Tepelerde ve dağların eteklerinde yazılı olan bu söylem kaldırıldı. Tece diye alay ettikleri T.C.kaldırılsın dediler. Resmi binalardan kaldırmaya kalktılar vatandaşın tepkileri karşısında bazı yerlerde kaldıramadılar. Fakat resmi işlemlerden kaldırdılar. Eskiden ziraat bankasının dekontlarında T.C. ziraat bankası yazılı idi. Dekontlardan T.C. yi kaldırdılar. Anadilde eğitim dediler. Özel okullarda anadilde eğitim yapma özgürlüğü elde ettiler. Seçimlerde Kürtçe propaganda yapma hakkını aldılar.

Şimdi pantolon uyduramadık. Size gömlek verelim denilerek eve dönüş projesi ortaya atıldı. Söylentilere bakılırsa Öcalan yol haritası göndermiş. Bu yol haritası doğrultusunda Diyarbakır da çözüm süreci çalışmaları başlatıldı. Bu çalışmaya içişleri bakanı Efkan ala, süreçten sorumlu başbakan vekili Beşir Atalay ve tarım bakanı Mehdi Ekerden oluşan heyet katılıyor. Mehdi eker haricindekiler ayni zamanda Öcalan ile görüşmeye giden heyette de yer alıyor. O heyete adalet bakanı Bekir Bozdağ da dahidir.

HDP milletvekili sırrı önder Öcalan ile görüşen heyetin görüşmelerini 1 ay önce başladığını iddia etti. Görüşmeye giden üç bakanda en yetkili kişiler. Başbakan vekili ve çözüm süreciden sorumlu Beşir Atalay, içişleri bakanı Efkan ala, adalet bakanı Bekir Bozdağ bu heyet Öcalan ile masaya oturmuş. Görüşmeleri defalarca inkâr eden hükümet değil miydi? Kendi bakanı Efkan ala AKP’nin PKK ile birebir görüştüğünü açıklayarak. “Başka devletlerin aracılığı ile yapılıyordu. 2 yılda bu aracı devletler aradan çıkarıldı” diyor. Beşir Atalay “ bu işin sonunda eve dönüş var” dedi. “yeni yol haritası üzerindeyiz. Yasal düzenlemelerde yapılacak” diyor. Şimdiye kadar iktidarın bir yol haritasının olmadığı da bu söylemle ortay çıkmış oluyor. Başlayan sürecin ismi de yeni Türkiye’nin açılan kilidi. Çözüm süreci çalışmasıdır.

Demek ki şimdiye kadar bu kilidi açmaya cesaret edememişler. Şimdi bu kilidi açmak mecburiyetinde kalmışlar. Bu mecburiyet neden zorunlu hale geldi acaba. Bu bir pazarlık sonunda olmuş olmasın. Cumhurbaşkanlığına soyunan Tayyip Erdoğan, böyle durumlarda milletin gazını almak için. Devamlı muhalefeti örgütle işbirliği yapmakla suçlardı? Cumhurbaşkanlığına seçilip. Anayasayı değiştirerek başkanlık sistemine geçebilmesi için. BDP ve HDP’nin oylarını almayı hedefliyor. Bunu kendisi itiraf etti. “BDP ile anayasayı değiştirebiliriz” demişti. Demek ki bu konuda bir mutabakat sağlanmış olmalı. Yoksa şimdiye kadar böyle bir çalışma içersine girmediler de acele ile böyle bir çalışmayı başlattılar.

Şimdi olayları şöyle bir irdeleyelim. Örgütle görüşmüyoruz. “Görüşüyorlar diyenler şerefsizdir, namussuzdur demiyorlar mıydı? Bülent Arınç dahi Manisa’nın bir yerinde. “ Bize örgütle görüşüyorlar diyorlar. Biz örgütle görüşecek şerefsizle den değiliz. Bana mı inanacaksınız yoksa bunu söyleyenlere mi inanacaksınız” demişti. Bu sözler defalarca söylendi. Oslo görüşmeleri deşifre olunca “biz görüşmedik. Devletin kurumları görüştü” dediler. Sonra yine böyle görüşüyorlar söylemleri gündeme gelince başbakan “görüşmeye gidenleri ben gönderdi. Bir rahatsızlığı olan varsa bana gelsin” dedi. Bundan öncede “benim hiçbir arkadaşım görüşmedi” demişti. Şimdi MİT kanununda yapılan değişikle MİT’in istediği zaman istediği yerde her türlü terör örgütü ile görüşebileceği yetkisi sağalandı. Şimdi üç bakandan oluşan bir heyet gidip görüşüyor. Bunları hepsi bir tezat değil mi?

Her seçimde muhalefeti örgütle işbirliği yapmaklar suçlayıp vatandaşlara şikâyet eden Tayyip Erdoğan değil miydi? Şimdi kendileri örgütle masaya oturup al külahı ver takkeyi pazarlığı yapanlar kendileri değil mi?  Hangi söylemlerine inanacağımızı şaşırmış durumdayız. Bir makam uğruna koca ülke tehlikenin eşiğine getirilir mi? Makama bu gün olmazsa yarın gelebilirsin. Amma eldeki bir şey başka birinin eline geçti mi? Geri gelmesi mümkün olmaz. Bu ülke kolay kazanılmadı. Bu ülkenin kazanılması uğruna yüz binlerce şehit verildi. Şehitlere bunun hesabını öbür tarafa nasıl vereceksiniz. Demeyecekler mi? Bizim kanımızı, canımızı vererek kazandığım bu toprakları siz bir makam uğruna nasıl feda etiniz? Demeyeceklerini zannediyorsunuz? Bu dünyanın bir de öbür tarafı var. Burada gücünüzü kullanıp her şeyi halledebilirsiniz. Fakat öbür tarafta gücünüz olmayacak. Orada güçlü olanlar bu topraklar uğruna canını veren şehitler olacaktır. Çünkü sizin bu gün üzerinde yaşadığınız bu topraklarda hakları var. Siz onların hakkı olan topraklar üzerinde makam için pazarlık ediyorsunuz. Bu şehitlerimizin kemiklerini sızlatıyorsunuz. Güney doğuda şehit olanlar. Bizi bunun için mi şehit ettirdiniz? Demeyecekler mi? Bindik alamete gidiyoruz kıyamete Allah sonumuzu hayır eyleye. Saygılarımla.

Yaşasın Türkiye cumhuriyeti! Yaşasın Atatürk milliyetçiliği! Yaşasın Türk milleti! Yaşasın Atatürk’ün askerleri! Yaşasın Atatürk sevdalıları!

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!  09 – 06 – 2014 Mustafa KOÇAL

 

  • BIST 100

    8794,79%0,88
  • DOLAR

    32,34% 0,18
  • EURO

    35,08% -0,25
  • GRAM ALTIN

    2237,19% -0,27
  • Ç. ALTIN

    3955,10% 0,13
  • Salı 15.7 ° / 3.8 ° false
  • Çarşamba 7.9 ° / 2.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Perşembe 12.4 ° / 3.3 ° Güneşli

Balıkesir

19.03.2024

  • İMSAK 05:43
  • GÜNEŞ 07:06
  • ÖĞLE 13:21
  • İKİNDİ 16:45
  • AKŞAM 19:26
  • YATSI 20:44