Melisa GÖNEN-GENÇ KALEM


Üretenler bizi tüketenler midir?

Eskiden çarşılar, pazarlar, küçük küçük dükkanlar vardı.


Eskiden çarşılar, pazarlar, küçük küçük dükkanlar vardı. Günümüzde ise her yer alışveriş merkezi dahası elektronik alışveriş merkezleri hemen elinizin altında. Küçük esnafı yutan markalar diyarı olan alışveriş merkezleri teknolojinin kapsamı altında siz nereye giderseniz gidin peşinizden geliyor.

Alışveriş merkezleri tüketime öylesine hizmet eder nitelikte ki bu hizmet bir kitapta şöyle ifade edilmiş: "Tüketim"in tüm yaşamı kuşattığı, tüm ektinliklerin aynı bileştirici biçime uygun olarak zincir oluşturduğu, insanı ödüllendirme yollarının saat be saat önceden ayarlandığı, "çevre"nin bir bütün oluşturduğu, bütünüyle iklimlendirildiği, düzenlendiği, kültürelleştirildiği noktadayız.

(Baudrillard,20.sy) *Kitap burada iklimlendirme ile dışarıdaki havanın içeride hissedilmemesini sağlayan bir klima sisteminin varlığını ifade ediyor ve böylece ilkbahar hükmünün sürdürüldüğünü ifade ediyor.

Siz yeter ki tüketin diye hizmette sınır tanımayan üreticiler, yine bizlere sattıkları telefonlara kendi hizmetlerini sunacakları uygulamalar da hazırladılar. Telefonunuzdan çeşitli ürünleri inceleyerek, üstelik birkaç parmak hareketiyle ne çok şeye sahip olabiliyorsunuz. Bu cümle pembe bir dünyaya aitmiş gibi oldu. Tüketim yapmayı bu kadar kolaylaştırmak için yine  tüketimin biricik gereği parayı hiçe saymalıydım.

Peki "kara cuma" dedikleri dev alışveriş günlerinden hatırınızda kalanları, yani paranın kısıtlı oluşunu hiçe sayanları şöyle bir akla getiriniz, haberlerde yaşanan izdihamları düşününüz. Bunun üzerine şöyle bir soru sorsam: "İnsanlar ihtiyaçlarını mı ön planda tuttular yoksa tüketime olan arzularını mı ?" Cevabınız ne olurdu?

Tüketim toplumu, insanları hiç ihtiyaçları olmayan şeyler uğruna bile yarıştırır. Büyük indirim günleri size sürekli bir mesaj verir. Bu mesajlar sizin arzularınızın uyarıcısıdır. Eğer bu mesajlara ve sözde fırsatlara geri dönüt sağlamazsanız, bir fırsatı kaçırmış ya da akıllıca davranmamış hissi uyandırmak üreticiler için bir sonraki muhtemel hamle olacaktır.

Oysa bizler bilinçli tüketici oldukça hem kendimize hem de geleceğimize yatırım yapmış olacağız. Algılarımıza sunulan uyarıların farkında olmalı ama onları elimine etmenin gereğini de kendi maddi ve manevi sağlığımız için bilmeliyiz. Alışveriş merkezlerinin raflarındaki ürünler, sonsuza kadar üretilecekmiş gibi bir algı oluşturabilir ama alışveriş dünyasının sözlüğündeki  " sonsuzluk " kavramı; dünyanın kısıtlı kaynakalarıyla aynı fikirde, aynı mantıkta kavramlar olamazlar.

"[...]Bolluklar Ülkesi'nin fantezileriyle kuşatılmış ve palavralarıyla her şeyin kendisine önceden verileceğine ve bolluk üstünde kendisinin meşru ve devredilemez bir hakka sahip olduğuna ikna olmuş tüketiciler kitlesi, bolluğu doğanın bir sonucu gibi yaşamıyor mu? Tüketime inanç yeni bir öğedir; bundan böyle yeni kuşaklar mirasçıdır: Yalnızca malların değil, doğal bolluk hakkının da mirasçısıdır.[...]"(Baudrillard,25.sy:2018)*

 Elimize geçen her kuruş hayatımıza yön veren maddi bir güçtür. Güç ise maneviyatın ve huzurun her zaman için yararını sağlamaz. Güce de maneviyata da sahip olan bizler olduğumuz gibi tükettiğimiz her üründe, kaynaklar üzerine söz sahibi olan yine bizler olacağız.Bunu bilmenin yanında,  hayatımıza uygulayabilmeyi de başarabileceğimiz günlere...

*Baudrillard,Jean.Tüketim Toplumu.İstanbul:Ayrıntı Yayınları,2018.

Mustafa Baysal
15.12.2021 11:57:57
Selam melisa. öncelikle emeğine yüreğine sağlık demek istiyorum. tüm kalbimle kutluyorum seni kardeş. sosyal medya da, insan ve doğanın gidişatına dair, yer yer kronolojik açıdan insanlığın ilkelleşmesi şeklinde, her alandan örnekler vererek sürekli yazıyorum ve bunu gören başka kimse var mı diye sağa sola bakıyorum sürekli. Bu arada bir arkadaşım attı bu sayfa linkini. Bir kısmını okudum, sanırım bu hızla tüm yazılarınızı çok kısa sürede okurum. kardeşim şunu merak ediyorum. acaba bu savaşı insan mı kazanacak doğa mı sizce. Ben bu olan biteni, insanın istek ve arzularının peşinden giderken doğa ile savaşması diye yorumluyorum. inancım ve araştırmalarım sonunda edindiğim bilgiler bana muhtemel sona dair bir şeyler söyledi ama gördüğüm şeyi yani insanlığı kötü bir sonun beklediğini gören bir başkası, sona dair nasıl tespitler edindi çok merak ediyorum. sizce insanlık kurduğu bu beton ve makina dünyasından gittiği sonu görüp vazgeçecek ve güzel günler yaşanacak mı yeryüzünde yoksa sizce bir başka son daha mı muhtemel bu seçeneğe göre. Bir şekilde geri dönüş yapmanız yapmanızı rica ediyorum. başarılarınızın ve yazılarınızın devamını ve okuyanların anlamasını diliyorum. saygılarımla. Mustafa Baysal

  • BIST 100

    9530,47%-0,18
  • DOLAR

    32,43% 0,09
  • EURO

    34,69% 0,09
  • GRAM ALTIN

    2480,42% 0,76
  • Ç. ALTIN

    4201,71% 0,00
  • Perşembe 23.1 ° / 11.9 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 23 ° / 11.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 15.6 ° / 7.5 ° Şiddetli yağmurlu

Balıkesir

18.04.2024

  • İMSAK 04:49
  • GÜNEŞ 06:20
  • ÖĞLE 13:13
  • İKİNDİ 16:56
  • AKŞAM 19:56
  • YATSI 21:20