Anayasa ülkenin yönetim şeklinin ve yasaların düzenlemesini belirleyen anayasadır. Anayasa bir yerde kuruluş anayasadır. Alt mahkemelerin kuruluşu anayasaya göre yapılır. Anayasayı millet onaylar. Milletin onayladığı anayasaya. Kendi kuruluşu olan mahkemelerin vereceği kararlarda kullandığı kanun maddelerinin. Milletin onayından gecen anayasaya uygun olup olmadığını denetler. Kanunları yürütme yapar. Meclis onayından geçer. Anayasayı kurulan bir komisyon belirler. Ve milletin onayında geçer. Günümüzde anayasa mahkemesinin verdiği kararları tanımama modası var. İktidarda bazı anayasa kararlarını kabul edemiyor. Benim yaptığım kanun doğrudur diyerek kabul etmiyor. Anayasa mahkemesinin alt kuruluşu olan bir mahkeme anayasa mahkemesinin verdiği bir kararı kabul etmiyor. Yani anayasa mahkemesinin verdiği karara ben senin verdiğin kararı kabul etmiyorum. Yürütmenin yaptığı kanun doğrultusunda karar verdim diyor. Önüne gelen benim verdiğim karar doğru. Diyerek anayasa mahkemesinin verdiği kararları kabul etmezse yargıda kaos başlar. Milletin onayından geçen anayasayı herkes kabullenmek durumundadır. Bu alt mahkeme anayasa mahkemesinin verdiği kararı neden kabul etmiyor? Mutlaka bir yerden telkin gelmiştir. Anayasanın 138’ci maddesi şöyle diyor. Hakimler görevlerinde bağımsızdır. Anayasaya, kanun ve hukuka uygun olarak, vicdani kanaatlerine göre hüküm verirler. Hiçbir organ, makam, merci veya kişi yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremez. Genelge gönderemez, tavsiye ve telkinde bulunamaz. Görülmekte olan bir dava hakkında yasama meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz ve görüşme yapılamaz. Anayasanın bu maddesi alt mahkemelerin nasıl karar vereceklerini de açıkça belirlemiştir. Karar verme yetkisinin kendisinde olduğunu, hiçbir yerden telkin verilemeyeceğini de açıkça belirlemiştir. Anayasa bütün yasaların anasıdır. Bir aile de aile reisinin verdiği kararlara aile efradı nasıl karşı gelemez ise. Anayasa mahkemesinin verdiği karara da alt mahkeme ben bu kararı kabul etmiyorum diyemez. Çünkü o mahkemenin kuruluşu anayasa mahkemesi tarafında yapılmıştır. Anan yasa mahkemesi o mahkemenin kuruluşunu millet tarafından onaylanmış anayasaya göre kurdurmuştur. Anayasayı böyle bir mahkemenin ihlal etmesi yargıda olumsuzluk yaratacaktır. Cumhur ittifakının anayasa da değişikliğe gideceği söyleniyor. Böyle bir değişikliği meclisteki çoğunluğuna güvenerek yapmayı planlıyorlar olabilirler. Fakat değişikliğe gidecekleri anayasa millet oyları ile uygulanmaya konmuştur. Değişiklik yapılsa dahi referanduma götürmeleri gerekir. Yargı ve yargı organları ile bu kadar oynanamaz. Böyle davranışlar ülkeyi kaosa götürür. Ülkenin böyle bir kaosu kaldıracak durumu şu anda yok. İktidar anayasa değişikliğinden önce kendi çıkardığı kanunları bir gözden geçirmelidir. Yerli tohum kanununu gözden geçirsinler. Arazi satışı kanunun gözden geçirsinler. Yabancıları Türk vatandaşlığına geçirilmesi kanununu gözden geçirsinler. Ondan sonra anayasa değişikliğini düşünsünler. Anayasada sorun yok. Sorun uygulamada var. Saygılarımla.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere! Ne mutlu varlığım Türk varlığına armağan olsun diyenlere! Ne mutlu demokratım diyenlere! NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
09-11-2020 Mustafa KOÇAL
