Rifat Serdaroğlu (SERDARCA)


YIL UĞURSUZUN

YIL UĞURSUZUN


1948 Bergama doğumluyum. Rahmetli babam Eczacı Kemal Serdaroğlu, Demokrat Parti Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi idi.
Tahkikat Komisyonu gibi bir ucubeye karşı çıkmasına rağmen, Kıbrıs’ta
Türk Mukavemet Teşkilatının kurulması sebebiyle kendisine verilen bir devlet görevi yüzünden, 43 arkadaşı ile birlikte idama mahkûm edilmişti.
Menderes-Zorlu-Polatkan asıldılar!
Celal Bayar, babam ve 38 arkadaşı ömür boyu hapse mahkûm edildiler.
8 ayı hücre cezası olmak üzere 5,5 yıl hapis yattı!
Yıl 1960, Devletin tankı üzerimizden ilk kez geçiyordu!

12 Eylül 1980 öncesi o kargaşa ortamında, öğretmen olan kuzenim Adana’da, öğretmen lojmanında Polis kıyafeti giydirilmiş katiller tarafından, 5 arkadaşıyla birlikte hayatının baharında şehit edildi.
Yıl 1979, Devletin tankı bir daha üzerimizden geçmiş ve Özcan’ımızı bizden almıştı!

12 Eylül 1980’de Bergama Belediye Başkanı idim. Seçimle geldiğim görevden, tüfek-kasatura ve dipçik ile uzaklaştırıldım ve “Siyasi Yasaklı” oldum!
Biri hakkın rahmetine kavuşmuş iki kardeşim, İzmir Emniyetinde 28’ er gün işkence gördüler. (Darbe sonrası gözaltı süresi 45 gün idi. 20-30 gün arası işkence yapılır, kalan günler Narlıdere Askeri Tesislerinde tedavi ile geçerdi ki, mahkemede işkence iddiaları reddedilsin diye!)
14’ er ay Şirinyer Askeri Cezaevinde yattılar ve Sıkıyönetim Mahkemesinde tabii ki beraat ettiler! Hayatlarının en güzel günleri çalındı!
Kardeşlerimin akıbetini sormaya gittiğim İzmir Emniyet Müdürlüğünde, Emniyet Amiri Necati ve Komiser Altay denen şerefsizler tarafından işkenceye tabi tutuldum.
12 Eylül 1980, Devletin tankı bir kez daha üzerimizden geçmişti!

Olsun, devlet bizim ordu bizim! Vatan sağ olsun dedik!
Küsmedik, darılmadık, elimize silah alıp devlete isyan etmedik, hizmete devam ettik. Milletimizin desteğiyle İl Başkanlığı-Milletvekilliği- Genel Başkan Yardımcılıkları-Bakanlıklar yaptık.

Senelerdir de doğru bildiğimizi, ülke gerçeklerini internet ortamında yazıp insanlarımıza ulaştırma gayreti içindeyiz. Elbette ki başta Kürtçü-Bölücüler, Cemaat ve dönek liboşlar olmak üzere, tüm Demokrasi ve Lâik Cumhuriyet düşmanları ve bu sepetlerin Adliye ve Polisteki uzantılarıyla maddi-manevi boğuşmaya devam ediyoruz. Bu can bu tende olduğu sürece de mücadeleye devam edeceğiz…

Türkiye’mizin çok partili siyasi yaşamının büyük bir kısmını yaşayan, gören, bilen, bedeller ödeyen biri olarak şunu açıkça ifade ederim ki, 13 yıllık AKP iktidar dönemi, Türkiye’nin en karanlık dönemlerinden daha karanlık oldu!
Kim derdi ki, geçmişteki günler aranacak hale gelecek?

Türk Devletinin, Lâik Cumhuriyetin, Demokrasinin ve çağdaşlığın tüm değerlerine karşı olan bir parti, 13 yıl içerisinde bu damarları teker-teker keserek, Türkiye’yi bölünme noktasına getirdi.
26 Aralık Cuma gecesi Cizre’de yaşanan, hala devam etmekte olan, ölüm ve yaralanmalara neden olan korkunç olaylar, geldiğimiz durumu görmesini bilenlere net olarak anlatmaktadır.
Türkiye’nin güzel ilçesi Cizre’de- Silopi’de iş makinaları ile günlerce hendekler kazılıyor, PKK ve Hizbullah militanları birbirleriyle öldüresiye savaşıyorlar, TC Devleti ise film seyreder gibi seyrediyor!
Güneydoğu Bölgemizde devlet hâkimiyeti kalmamış, PKK Vali-Kaymakam atayabiliyor, militan topluyor, mahkemeler kurup yargılama yapıyor, vergi adı altında haraç topluyor.
Anayasa ve yasalar bu bölgede geçerliliğini kaybetmiş durumda. Yasak olmasına rağmen Kürtçe Eğitim ve öğretim AKP sayesinde devam ediyor!
Yol kontrolü, kimlik sorup dağa adam kaldırılması, Türk Bayrağının yakılması, Atatürk büstlerinin parçalanması, kepenk kapattırma eylemleri PKK militanlarının günlük işleri haline gelmiş durumda!

Cumhurbaşkanı Recep;
Yolsuzluk iddiaları, istifa eden Bakanları, doğruluğu Adli Tıp Kurumu tarafından ispat edilmiş ses- görüntü kayıtları ve inkâr edilemeyecek gerçekler sebebiyle, can derdine düşmüş, sığındığı kaçak sarayında panik halinde herkese bağırıyor.
Başbakan Ahmet;
Kendini ispat etme telaşında Mevlana’dan Ahmed-i Sani’ye kadar acayip bir çizgide savrulup duruyor!
Kendisine marş besteletip, “Davutoğlu Ahmet Hoca” ve “Osmanlı Torunu” sıfatlarıyla Radikal Silahlı Örgüt Hamas ’ın Lideri Halid Meşal ile parti kongresinde “Kamu Düzeni-Kamu Düzeni” diye bas-bas bağırıyor!
Başbakan Ahmet mi konuşuyor, Konya-Kadınhanı İlçe Başkanı mı konuşuyor belli değil!

Bilgi fakiri AKP yönetimlerinin 13 yıllık iktidarları sonunda, 129 Milyar Dolar olarak devraldıkları ülke dış borcunu 402 Milyar Dolara çıkarttılar.
Her 100 kişiden 49’unu zorla kıt-kanaat geçinir duruma düşürdüler.
Üniversite mezunu her 5 gencimizden 3’ü işsiz!

PKK lideri bebek katili Öcalan’a sekreterler, villalar verildi. 54 Bin insanımızın hayatını çalan bir katil ile AKP Hükümeti “Yeni Anayasa” yazımını İmralı’da gerçekleştiriliyor!

AKP sözüm ona kongrelerini yapıyor! Kongrelerde tek liste olacak! Demokratik yarışa geçit yok! Tam faşist bir baskı ile kongreler yapılıyor! Kendi içinde faşist bir yöntem izleyen bir parti, ülke yönetiminde asla demokrat olmaz, olamaz!

Dediğimiz gibi 2014 yılı “Uğursuzların Yılı” oldu.
İnşallah, 2015 yılında uğursuzların gidiş ve hesap verme yılı olacak.

Değerli Okurlar;
Sağlık, huzur, mutluluk, barış ve bereket dolu bir yıl dilerim.
Not; İzninizi rica ediyorum, 5 Ocak’ta görüşmek üzere. 29 Aralık 2014
Rifat Serdaroğlu

  • BIST 100

    9079,97%3,10
  • DOLAR

    32,32% 0,22
  • EURO

    35,05% -0,15
  • GRAM ALTIN

    2306,14% 1,27
  • Ç. ALTIN

    3843,45% -0,29
  • Cuma 22.9 ° / 9.8 ° Güneşli
  • Cumartesi 24.7 ° / 11.1 ° Güneşli
  • Pazar 23.7 ° / 12.3 ° Güneşli

Balıkesir

29.03.2024

  • İMSAK 05:26
  • GÜNEŞ 06:50
  • ÖĞLE 13:18
  • İKİNDİ 16:50
  • AKŞAM 19:36
  • YATSI 20:55