Bandırma İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü nezdinde öğrencilerin katılımı ile Ayyıldıztepe taş ocağı mevkiinden, Sonkurşun şehitliğine kadar gerçekleşen yürüyüş ve ardından Şehitler abidesinde hazırlanan program ile "Sarıkamış Şehitleri ve ecdada saygı yürüyüşü ve anma" programı gerçekleşti.
Sarıkamış harekatının 111. yılında gerçekleştirilen Ayyıldıztepe Sonkurşun şehitler abidesindeki programda saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunması ile başladı.
Kur'an-ı Kerim Tilaveti okunması ardından İlçe Milli Eğitim Müdürü Mutlu Aslan güne dair konuşmasında; "Sayın Kaymakamım, Sayın Belediye Başkanım, Kıymetli Şehit Yakınları ve Gazilerimiz, Protokolümüzün Değerli Üyeleri, Siyasi Partilerimizin değerli temsilcileri Kıymetli Müdürlerim, Öğretmenlerim, Sevgili Öğrenciler, Basınımızın Değerli Temsilcileri Ve Kıymetli Misafirler;
Bugün burada, Allahuekber Dağları'nda imanlarıyla destan yazan Sarıkamış şehitlerimizi anmak için toplandık. 111 yıl önce, dondurucu sessizlikte bedenleriyle değil, yürekleriyle vatanı savunan Mehmetçiklerimiz, bize özgürlüğümüzün en kutlu emanetini bıraktılar.
Sarıkamış, yalnızca bir askeri harekât değil; vatan, bayrak ve inanç uğruna verilen en çetin imtihandı. Donarak şehit düşen Mehmetçiklerimiz, aslında vatan sevgisiyle tutuşmuş yiğitlerdi. Bugün bu topraklarda özgürce yaşayabiliyorsak, o özgürlük Sarıkamış'ta yarım kalan ama milletimizin yüreğinde ebediyen yaşayan o kahramanların emanetidir.
Kıymetli konuklar,
Sarıkamış, Kafkas Cephesi'nin de en gamlı en hüzünlü yanıdır. Osmanlı ordusu 1914'te hem düşmanla hem tabiatla mücadele ederken, 1917'de Rusya'da yaşanan Bolşevik İhtilali bölgenin kaderini değiştirmiş; Kars, Ardahan ve Artvin yeniden vatan toprağı olmuştur. Bu kavuşmanın temelinde Sarıkamış'ta toprağa düşen şehitlerimizin kanı vardır.
Sevgili öğrenciler,
1918'de Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslâm Ordusu, Azerbaycan'ın yardım çağrısına sessiz kalmamış; 15 Eylül 1918'de Bakü'yü işgalden kurtarmıştır. O gün dalgalanan ay-yıldızlı bayrak, Türk ve İslam dünyasının ortak gururudur.
Aradan bir asır geçtikten sonra tarih tekerrür etmiş; 2020'de Karabağ toprakları yeniden özgürlüğüne kavuşmuştur. Azerbaycan ordusu büyük bir cesaretle "Demir Yumruk Operasyonu"nu gerçekleştirirken, Türkiye Cumhuriyeti her alanda kardeşinin yanında olmuştur. "Bir millet iki devlet " anlayışı, tarihten bugüne uzanan kardeşliğin en güçlü tezahürüdür.
Bugün Türk Devletleri Teşkilatı'nın varlığı da bu birlik ruhunun yeniden doğuşudur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün şu sözleri bu vizyonu en güzel şekilde özetler:
"Bugün Sovyetler Birliği, dostumuzdur; komşumuzdur, müttefikimizdir… Bizim bu dostumuzun idaresinde dili bir inancı bir özü bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Hazır olmak yalnız o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır. Milletler buna nasıl hazırlanır. Manevi köprüleri sağlam tutarak. Dil bir köprüdür… İnanç bir köprüdür… Tarih bir köprüdür… Köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimizin içinde bütünleşmeliyiz. Onların (Dış Türklerin) bize yaklaşmasını beklemeyiz. Bizim onlara yaklaşmamız gereklidir"
Sarıkamış'tan Karabağ'a uzanan kardeşlik köprümüz, Allah'ın izniyle ebediyen gönüllerimizi birleştirecektir ve bir daha asla kopmayacaktır. Sizleri bu duygu ve düşüncelerle selamlıyorum. Başta Sarıkamış, Bakü ve Karabağ şehitlerimiz olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi şükranla, minnetle ve rahmetle anıyorum." dedi.
Sonkurşun anıtındaki program şiirlerin okunması, şehitler için dua edilmesi ve ikramla son buldu.
