‘’Kapıdağ’ın öteki yüzü’’ safarimizin Pazar günlüğü, Ormanlı(Şeytanköy)
Birileri tarif ettiğimiz eşsiz güzelliklerin odağında serin suların verdiği huzur ile keşkelerini bu dünya’nın öbür yüzü, Ormanlı’ya taşımadığını gördük.yaklaşık 50 gündür Erdek’teyim ister inanın ister inanmayın daha denize ayağımı sokmaya fırsatım olmadı.
Heralde herkesin kendini formatlayan düşüncel yapısı, bende keşfedilmeyi bekleyen bakir köşeleri sütunlara aktardıkça, bedenime huzur geliyor. Haber sayfaya indiğinde HİT numaratörünün rüzgar gülü gibi dönmesi tüm yorgunluğumu alıp götürüveriyor bedenimden, yastığa başımı koyduğumda ‘’Uğurcuğum, oynatıver bir daha o enstantaneleri’’ deyişinden tekrarlanıyor, günün gündeminden kesitler bir bir…
‘’Kapıdağ’ın öteki yüzü’’ serüvenime kaldığımız yerden devam ediyorum. Bizim bildiğimiz tatil köyleri gibi Ormanlı’nın dar ve tenha yollarında öyle kallavi CENTRUM tabelası falan yok, Ormanlı’nın mavi tabelası otların içinde kaybolmuş, az üstte Evrim Market, Ormanlı köyü 150 mt. Dese’de 300 mt aşağı gitmedim. Köyün tek lokantası İskele Meydan lokantası tabeladan başka, Balık fiyatlarını dahi tek tek yazmış.
Muhtarlık tabelası ise Yeşil üzerine beyaz ‘’Köyümüze hoş geldiniz’’ Ormanlı Muhtarlığı ‘’Wellcome TO Ormanlı’’ anlayana anlam çok, Devrim Market işletmecisi Öğretmen ile tesadüfen tanışmıştım, kendisi Bandırma’da Bahçeşehir’de görev yapıyormuş, köy girişindeki tabelada yazılan İngilizce’nin kaynağı da buradan belli.
Öğretmen arkadaşımız köy dışında ilk muhatabımız köy muhtarı Ali Adi Eren, Muhtar 2. dönem gedikli bir muhtar köyün sorunlarını da biliyor, beklentilerini de, Ama umutsuzluk onu da yılların eskittiği çaresizlik çöplüğüne bırakmış…
‘’İstemiyorum bir daha, maaş’ta, sigorta’da, mühür’de, makam’da…’’ diyor Muhtar Ali Adil Eren, umut verdiği gençler beklentilerin rüyadan öte geçmeyeceğini anladıklarında çoktan kapağı şehre atmışlar bile Ormanlı kala kala 60 hane 140 nüfusa kalmış, okula giden öğrenci mi ? İşte o çok ilginç sadece 1 öğrencisi var, Ormanlı’nın, Köyün geçmişini, gelece taşıyacak 1 öğrenci…
Bu cefakar öğrencimizde her sabah horozlarla kalkarak çıktığı okul yolunda önce Turan köy’e, ardından da ulaşmış Ocaklar’a…
Hikayeyi anlatıveriyor dayısı, ‘’Okursa Kaymakam olacak, Okumazsa kumda, çelik çomak!...’’
‘’Neden Kaymakam dayısı?...’’
‘’Bütün umudumuz ona kaldı, ya Kaymakam oldu, düzeldi köyümüzün yolu, yada unut gitsin köyün yolunu’’
Herkesin diyeceği bir şey var Ormanlı’da ama bizim ne zamanımız yetecek, nede kaydetmeye teknik olanaklar.
Anlatıyor muhtar Ali Adil Eren ‘’Yolumuzu söylemekten dilimizde tüy kalmadı, yediğimiz toz ciğerlerimizde yol oldu, Elektrik tellerimiz değişmek ister, sahilimize yol, lamba, hayvancılık yok denecek kadar az, Ormancılık, Balıkçılık yok, az biraz bahçe ürünleri, birde varsa yoksa tatilcilerimiz, onlarda bu yıl ketum davrandılar Ağustos’un kaçı oldu daha kimse yok!...’’
‘’İşin doğrusu yorgunluğumuz bundandır, umutlarımız bitti, içimizdeki heyecanı anlatacak genç kalmadı, göç aldı başını gitti.’’
‘’Bende artık aday falan olmuyacam!...’’
Bandırma manşet ‘’Kapıdağ’ın öteki yüzü’’ araştırma yazı dizisi haftada bir cennet köşelerin, eşsiz koylarını anlatıyor. İmrendiriyor. Gelip görenler artıyor. Yeterli mi? Elbette değil, Bu ülkede değil Kapıdağ’ın öteki yüzü gidemediğimiz yer bizim değildir.
Ne zamanki bu eşsiz koylar keşfedilip coğrafyaya adapte olacak yatırımcılar gelecek, O zaman birilerinden yol, su, elektrik himmeti beklenmeksizin kendi olanakları ile hizmet gelecek işte o zamanda bizim insanımız kendi bahçesinde yabancı kalacak zamandır.