Neden Oruç Tutmalıyız?

   Neden Oruç Tutmalıyız?

İSLÂM´DA İNSANIN EN GEREKLİ EN ÖNEMLİ GÖREVİ?

/resimler/2019-5/14/2347516990453.jpg

                Neden Oruç Tutmalıyız?

                İslâm´da insanın en gerekli ve en önemli görevi, Allah´ı tanıma ışığında kendini yetiştirmek ve ?Öz´ünü kurmaktır. Müslüman kendi özünü, gerektiği gibi düzeltmeli ve fıtratına uygun olacak şekilde kurmalıdır. Allah´a inanan kişi kendi özünü, istek ve arzuları doğrultusunda ve gönlünce kuramaz!

                İslâm, bu ?GEREKLİLİĞİ´ Müslüman´a öğreten bir okuldur.

                İslâm, kendine has usul ve kurallarıyla insanoğlunu, insanlık makamına uygun olan böylesine bir ?OLUŞA´ doğru yönlendirir.

                İslâm´ın kutsal kuralları ve ona hayat veren hükümlerinin toplamı insanı, cismi ve aşağılık nefsani isteklerinin tuzağından kurtarmayı amaçlar. Çünkü insanoğlunun ıstırap içindeki canı, sürekli nefsanî istekler, lezzet ve hazlara bağımlılık ve yeryüzü arzularından kurtulmadıkça, Hakk´a yakın olmanın yüceliklerine ve maneviyatın ulvi yüksekliklerine kanat çırpıp gidemez!

                İslâm kendine uyanları, hayatın her safhasında, istek ve arzuların onca keşmekeşleri arasında işte bu hayvani bağımlılıklardan kopmaya ve nefsin esaretinden kurtulmaya çağırır. Sahip olduğu kurallarıyla her alanda Müslüman´ı bu yüce amaca doğru sevk eder.

                Biz Müslümanlar sadece sözde değil, eylemde de gerçekten İslâm´a uyarsak ve bu semavi düsturlara gerektiği gibi itaat edersek, Selmanlar, Ebuzerler, Mikdadlar, Ammarlar, Bektaş Veliler, Yunuslar, Yeseviler, Mevlanalar ve bu gruptan olan daha nice Müslümanlar gibi kesinlikle insanlığın doruk noktasına ulaşırız.

                Bizler, kendi çağlarının gerçek Müslümanları olan bu namlı isimlerin, insanlığın tüm boyutlarında bizzat birer önder ve örnek olduklarını biliyoruz.

                Dürüstlük ve samimiyette pınardan fışkıran su gibi berrak ve temiz, sorun ve sapıklıklarla mücadelede dağ gibi yılmaz ve dayanıklı, bilgi ve düşüncede okyanuslar gibi derin ve dalgalı, ileri görüşlülük ve Allah´tan gayrisine ihtiyaç duymamazlıkta gök kadar yüce ve uluydular!

                Bu tür insanları bu seviyelere çıkaran şey, elbette ki onların kendilerini benlik duygusu, kendine aşırı bağlama, heves ve zevk peşinde koşma, yeme, içme ve şehvetlerini tatmine kapılma gibi insanı değersizleştiren ve alçalmasına yol açan çeşitli bağlardan kurtulmalarıydı. Bu türden bağımlılıklar insanı alçalttığı gibi, onu hayvanların en aşağı derecesine kadar da düşürür. İşte İslâm tüm kural ve kanunlarıyla her şeyden çok bu bağları parçalayan ve ?CAN´ları kurtarıp özgür kılan bir özelliğe sahiptir.

                Oruç, İslâm dininin beşeri ?İNSAN YAPICI / İNSANLIK DEĞERLERİ ÜZERİNE İNŞA EDİCİ´ hükümlerinden biridir. Diğer ilahi hükümlerde olduğu gibi orucun da tüm yararlarını bilmek ve tam felsefesini anlamak, normal bir insan için imkânsızdır. İnsanoğlunun sınırlı bilgisi tüm gizli sırları açmaya ve bilinmezlikleri öğrenmeye yeterli değildir.

                O halde ilahi bir hükmün felsefesini bilmeme, bizi o hükmü uygulamaktan ve itaat etmekten alıkoymamalı ve isyan etmemize neden olmamalıdır. Çünkü bu, körü körüne bir taat değil, bilgi ve emin olmaya dayanan bir kabulleniştir! Zira Müslüman, tüm evrenin yaratıcısı olan Allah´ın her şeyi bildiğini ve her şeyden haberdar olduğuna inanır. O´nun yüce varlığında, bizim yapacaklarımızdan yararlanmasına ve yaptıklarımıza ihtiyaç duymasına ya da zarar edeceğinden korkmasına neden olacak herhangi bir noksanlık ve muhtaçlık olmadığını da bilir. Allah, sevgisinin özüdür. Kulları için ancak hayır ve mutluluk düşünür. O halde bir şeyi emrediyorsa, onda mutluluk ve hayır vardır, yücelik ve mükemmellik vardır. Aynı şekilde yasakladığı her şey de bizim için zararlı olup, maddi ve manevi çıkarlarımıza ters düşen şeylerdir.

                Ayrıca İslâm´ın yasakladığı ve emrettiği şeylerin felsefesini tam olarak bilmesek de, zarar ve yararlarını özetle de olsa apaçık bir şekilde bilmekteyiz. İslâm, Allah´a tapmayı, hayır ve adaleti, başkalarına iyilik ve iffeti, baba, anne, eş ve benzeri yakınlara yardımda bulunup ihsan etmeyi, gayret, çalışkanlık ve doğruluğu, vefa ve tek renkliliği, NAMAZ, ORUÇ, HAC, CİHAD ve? Emreder.

                Puta tapıcılığı, zulüm, fuhuş ve başkasının kötülüğünü istemeyi, KUMAR, İÇKİ, ZİNA, SERVET BİRİKTİRME ve DÜNYA MALINA KAPILMAYI, toplum ve toplumda gelişen olaylara karşı kayıtsız kalmayı, düşmanlar karşısında ZİLLETİ kabul edip ALÇALMAYI ve? Yasaklamıştır. Bunca yasağın zararlarından ve yapılması emredilen bunca şeyin yararlarından aklı başında olan kim şüpheye kapılabilir?

                Bu kuralların her birinin felsefesini tek tek ve tam olarak bilmiyor olsa bile, hangi akıllı kişi bunlardan şüphe edebilir? O halde bir hükmün felsefesini doyurucu miktarda ya da tam olarak bilmemek, o hükmü uygulamamanız için asla bir bahane olamaz!

                Çünkü bizim Allah Teâlâ´ya itaat edişimiz öz kulluk değildir! Buna tam kulluk denemez.

Bizim kulluğumuz; O´nun bilgi, ilim, sevgi, iyilik, mükemmellik ve müstağnilik (Gönlü tok. Nazlı davranan.) sahibi olduğunu bilişimiz ve O´nu bu özellikleriyle tanıyışımızdan kaynaklanmaktadır.

                O´nun adı, adların en azizi, en yücesi ve en ulusudur?



Anahtar Kelimeler: Neden Oruç Tutmalıyız
  • Cuma 21.4 ° / 10.8 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 16.5 ° / 1 ° Şiddetli yağmurlu
  • Pazar 7.6 ° / 0.5 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı