Bandırmaspor Kulübü Asbaşkanı Onur Göçmez:
?Bandırmaspor´un başarısı için kentimizi yeniden uyandırmak zorundayız?
?Öncelikle ortak akıl, birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var?
O tam bir Bandırma ve Bandırmaspor sevdalısı. Onur Göçmez.
Geçtiğimiz 2018-2019 futbol sezonunda, Bandırmaspor´un kümede kalmasında verdiği destekle tüm Bandırmalıların takdirini kazandı. Son olarak yine Göksel Karlahan´ın başkanlığında göreve seçilen Bandırmaspor Kulübü yönetim kurulunda as başkan olarak yer alan Onur Göçmez´le yaptığımız özel söyleşiyi aşağıda sunuyoruz.
-Göçmen bir ailenin çocuğuyum. Annem ve babam Bandırma doğumlu. Ben ise iş için taşındıkları İstanbul´da, 1977 yılında doğmuşum. Ben 4 aylık bebekken tekrar Bandırma´ya taşınmışlar. İlkokul, ortaokul ve lise eğitimi mi Bandırma´da tamamladım. 2000 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü´nden mezun oldum. 2012 yılında Arkas Lojistik A.Ş.´de işe başladım. Nisan 2017 tarihinden itibaren şirketin Genel Müdürlük görevini sürdürmekteyim. Ayrıca, Beşiktaş Jimnastik Kulübü kongre üyeliği ve Bandırmaspor Kulübü as başkanlığı görevlerini sürdürmekteyim. Evli ve 3 çocuk babasıyım.
-Futbola Bandırmaspor´un minikler takımında başladım. Sonrasında sırasıyla Bandırmaspor Yıldızlar, Paşaçiftlikspor ve Çelikspor´da amatör olarak forma giydim. Üniversite eğitimim için İstanbul´a gittim ve futbolu bıraktım. Toplamda 10 yıla yakın süre aktif olarak amatör ve minikler kategorisinde futbol oynadım.
-Bandırmaspor sevdasının başladığı bir tarih yok. Kendimi bildim bileli bu sevda benimle. Evimiz Cinçukuru´nda, eski stadın hemen yanındaydı. Balkon manzaramız eski stadı görüyordu. Cumartesi, pazar ve çarşamba yapılan tüm maçları izlerdim. Orada benim için güçlü bir kültür vardı. Tek sevdamız Bandırmaspor´du. Antrenmanlar bile çok ciddi bir taraftar topluluğu önünde gerçekleşirdi. Amigomuz Bahattin ağabeydi. Bandırmaspor maçları için İstanbul´dan o eski meşhur vapurla seyirci gelirdi. O dönemde Bandırmaspor, Boluspor gibi takımlara, fabrika gibi üst liglere futbolcu verirdi. Miniklerdeyken hocam Şükrü hocaydı. Çelikspor´da Yavuz hoca, Paşaçiftliği´nde Sami hocayla çalıştım. Hepsini saygı ve minnetle ile anıyorum. Bize ekip oyununu ve Bandırmaspor sevgisini aşıladılar. Üniversite sınavından bir gün önce maça gidişimi, hem yıldızlarda, hem amatörde aynı gün maça çıkmalarımızı, içimize üşümeyelim diye gazete koymalarını, maç öncesi sosyal etkinlik olsun diye toplu sünnet törenine katılıp pilav yiyip maça çıkmalarımızı, ilk aldığım 20 liralık primi, deplasmanda saçlarım uzun diye saldırmalarını, maç günü her çarşamba okula gitmememi ve bu yüzden tarih hocamdan yediğimiz tokatları vb. hiç unutamam. Bunlar, Bandırmaspor sevgisini benim için özel kılan anılarımdır.
-Beşiktaşlıyım. Beşiktaş kongre üyesiyim. Beşiktaş´lı olmamın, Çerkes olmamla da ilgisi vardır.
-Bandırmaspor´un öncelikle ortak akla, birlik ve beraberliğe ihtiyacı var. Kurumsallık ve süreklilik zamanla oturacaktır. Bandırmaspor, çok büyük marka ve futbol dünyası tarafından çok iyi biliniyor. Geçen yıl yaşanılan olumsuz duygu ve algıyı çok hızlı şekilde pozitife dönüştürmeli ve yarışmacı takım olgusuna kavuşmalıyız. Süreklilik çok önemli. Kurumun olmazsa olmaz kural ve prosedürleri olmalı, denetim yapısı kurgulanmalı ve alt yapıya işlevlik katılmalıdır. Kulüp gelir kaynaklarının disipline edilmesi, bu kapsamda gelir ve giderin yönetilmesi kaçınılmaz bir zorunluluktur. Biz bu yıl kurumsallık ve organizasyon şemasında bazı değişikliklerden bahsettik, komiteler kurduk, koordinatör yapısı oluşturduk. Hemen iki gün sonra bir basın mensubu arkadaş, ?kurumsallık nerede?? diye bir yazı yazmış. Kurumsallık ve sürdürülebilirlik ve standart kalite sistemleri bir yapının içine ancak 3-5 yıl içinde entegre olabilir. Biz o başlangıç sunumu ile aslında olması gerekeni ve niyeti ifade ettik. Tavsiyem o sisteme sahip çıkılsın, başarı zaten mutlaka gelecektir.
-Öncelikli hedefimiz şampiyonluktur. İkinci Lig´de üç şampiyon çıkacak. Bunlardan biri biz olmalıyız. Planımızı buna göre yapıyoruz. Buradaki stratejimiz ise bir şehri tekrar uyandırmaktan geçiyor. Geçen yılki kabus bu yıl da tekrarlansaydı inanın bu takımı bu kez kimse kurtaramazdı. Geçen yıl düşme potasından son anda kurtulan, genel kurulda kayyum sesleri duyulan ve son gece sabah 03.00´e doğru kurulan yönetim ile yönetilen ve şimdi ise şampiyonluğun en güçlü üç aday takımı arasında olan bir hikaye, bence saygıyı sonuna kadar hak ediyor.
-Yanlış hatırlamıyorsam Uğur Maral´ın radyodan,? amatörden profesyonel lige çıktığımızı duyurması? ve maçın son dakikalarını hiç unutamıyorum. Çok gururlandırmış ve duygulanmıştım.
-Özel zevklerim aslında çok basit. Öncelikle işimi çok seviyorum. Onun dışında futbol ile Bandırmaspor ve Beşiktaş´la ilgileniyorum. Bunların dışında, deniz bana çok iyi geliyor. Deniz seyahati yapmayı ve Bandırma´daki köyüme gitmeyi çok seviyorum. En önemlisi ise ailem. Onlar benim her şeyim. Eşim, çocuklarım her zaman en büyük destekçilerim.
-1864 yılında sürgünle Bandırma - Karaçalılık köyüne gelmiş bir ailenin çocuğuyum. Çerkes´lerin Şapsı boyundanım.
Onur Göçmez, çocukluk yıllarında ağabeyi ile, eski Bandırmasporlu oyuncu Adnan Esen´in yanında