“Güney Marmara Dayanışması” içinde yer alan Erol Yıldız, “Sanayiciyle ortaklık da yaparız, çevreciliği de en iyi bir yaparız” yaklaşımının doğru olmadığına dikkati çekti.
Yıldız, şu açıklamayı yaptı:
“Bandırma’nın Misakça köyünde kurulmak istenen ‘karides yetiştirme çiftliği’ ve ‘iplik fabrikası’ yatırımlarına itiraz etmek öncelikle Balıkesir-Çanakkale 1/100 binlik Çevre Düzeni Planı’na ve yine Balıkesir-Çanakkale 1/50 binlik Bütünleşik Kıyı Alanları Planlarına itiraz etmekle mümkündür.
Bu planlarla ilgili tek bir itirazda bulunmadan, bu planlara yönelik kamuoyu oluşturmaya çalışmadan bölgenin geleceğine sahip çıkmak mümkün değildir. Böyle bir yaklaşım gerçekçilikten ve samimiyetten uzaktır. ‘Sanayiciyle ortaklık da yaparız, çevreciliği de en iyi biz yaparız’ yaklaşımı size şov yapma imkânı sunar, ancak çözüm üretmez.
Deniz ürünleri yetiştiriciliği, ‘Kıyı Planı’ ile hayata geçecek bir konudur.
Bu girişimler artarak sürecektir. ‘Kıyı Planı’na dair tek bir söz etmeden, ‘İtiraz ediyoruz’ demek akılcı değildir.
Kamu gücüyle bu planlara itiraz edenleri etkisiz kılmaya çalışmak, öte yandan doğayı, çevreyi ‘koruyor-muş’ gibi yapmak sürdürülebilir bir yaklaşımdan çok uzaktır.
Kimse bu yaklaşımlara alet olmasın.
‘Sus’ deyince susan, ‘itiraz et’ denince itiraz eden anlayışa hizmet etmeyin.
BANDIRMA ve ERDEK belediyeleri, tüm bölgenin geleceğini derinden etkileyecek bu çok büyük planlamalara ve yeni gelişmelere yönelik bir çalıştay yapmalıdır.”
