Bandırma’da 1 Mayıs “Emek ve Dayanışma Günü” coşkuyla kutlandı.
İDO önünde toplanan sendikalar, sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler ve işçiler, cumhuriyet alanına yürüyüşe geçtiler. Alanın girişinde geniş bir önlem alan güvenlik güçleri, herkesin üstlerini arayarak girişlerine izin verdi.
Ardından alanda günün ve emeğin önemini dile getiren konuşmayı Petrol ş Sendikası Bandırma Şube Başkanı ve Emek Platformu dönem sözcüsü Tuncay Topuz okudu ÖNDER BALIKÇI
Emek platformu dönem sözcüsü ve Petrol İş sendikası Şube Başkanı Tuncay Topuz'un 1 Mayıs Emek ve Dayanışma bayramı kürsü konuşması;
“Alın teri dökerek bu ülkenin tüm değerlerini ve tüm güzelliklerini üretenler;
İşçiler, memurlar, emekliler, işsizler, kadınlar, gençler, küçük esnaf ve emeğin en yüce değer olduğuna inananlar;
İnsanca bir yaşam ve güzel bir gelecek isteyenler, eşitlikten ve adaletten yana olanlar;
1 Mayıs İşçi Bayramı, 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günümüz kutlu olsun!
Bugün burada, sömürünün, açlığın, yoksulluğun ve baskının olmadığı insanca bir dünya özlemiyle bir araya geldik. İşyerlerinde insan onuruna yakışır çalışma koşullarını savunmak için buradayız.
Sadece ülkemizde değil dünyadaki tüm emekçiler gibi bugün, sömürü ve zulme karşı sesimizi burada Bandırma’da yükseltiyoruz.
150 yıldır 8 saatlik işgünü talebiyle başlayan mücadele, emeğin yeni haklar elde etmesi ve sorunlarımızın çözümü için hiç durmadan sürüyor. 1 Mayıslar, bize bu mücadelenin mirasıdır.
1 Mayıs'ı emekçilere verdikleri mücadeleyle armağan eden, dünyada ve Türkiye'de bizlere bugün bu mirası canları pahasına bırakan tüm işçi kardeşlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz!
Emekçiler, emek dostları,
Ekonomide yaşanan sıkıntıların faturası bizlere çıkarılıyor.
Geçim sıkıntısı ve hayat pahalılığı her geçen gün artıyor. Emeğin ekonomik büyümeden aldığı pay giderek azalıyor. Asgari ücret, açlık sınırı ile başa baş durumda. Ortalama ücretler ise 54 bin TL’yi geçen yoksulluk sınırının yanına bile yaklaşamıyor.
Bu yıl asgari ücrete, emekli aylıklarına ve diğer ücretlere yapılan artışlar, daha yılın ortasına gelmeden erimiştir.
Emekçilerin temel tüketim kalemlerine zam üstüne zam gelmekte, gıdadan enerjiye işçinin masraf ve faturaları şişmektedir. Enflasyondaki hızlı artış sürmektedir.
İşçiler, emekçiler için artık bıçak kemiğe dayanmıştır. Kamu ve özel ayrımı yapılmadan, tüm ücret ve aylıklarda düzeltme yapılması şarttır.
Derhal yoksulluğa itilen işçileri ve emeklileri koruyacak önlemler alınmalı, reel ücret düzeylerindeki kayıplar giderilmelidir.
Ancak tam aksi yapılmakta, emekçiye “kemer sıkma” programı dayatılmaktadır.
1 Mayıs’ta bu meydandan sesleniyoruz: Emekçilerden daha fazla fedakârlık istenemez! Ekonomik sıkıntıların sorumlusu kimse, kemeri onlar sıkmalıdır.
Ülkemizde alın teriyle geçinenler için bıçak kemiğe dayanmıştır. Hal böyleyken cebimizdekine hâlâ göz dikilmektedir.
Adaletsiz vergi sistemi nedeniyle her geçen gün daha fazla vergi ödemekteyiz. Enflasyon oranında dahi arttırılmayan gelir vergisi dilimleri, kaşıkla verip kepçeyle geri alma mekanizmasına dönüşmüştür. Bizler “bordro mahkûmu” olmayı reddediyoruz. İşverene verilecek teşvik ve kolaylıkların yükünü işçiye yıkamazsınız. Vergi sistemi “Az kazanandan az, çok kazanandan çok” ilkesiyle derhal adil hale getirilmelidir.
Onuruyla çalışan değerli emekçiler,
Biz bıktık. Onlar bıkmadı. Vazgeçmiyorlar…
Kıdem tazminatı hakkımız her fırsatta masaya sürülmektedir. Şimdi “Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi” ile kıdem tazminatı fonu birleştirilmek istenmektedir. Bir taşla iki kuş vuracaklar. Bir yandan emeklilik sistemini özelleştirecekler, diğer yandan kıdem tazminatımızı tırpanlayacaklar.
Uyarıyoruz…
Kıdem tazminatında yeni hak kaybına yol açacak bir düzenleme, karşısında milyonlarca çalışanı bulacaktır!
Kıdem tazminatında sorunlar ele alınacaksa, taleplerimiz bellidir. Tavan uygulaması kaldırılmalı, işçi bir gün dahi çalışsa kıdem tazminatını hak etmelidir. İşçinin tazminat alacağı öncelikle hale getirilmeli, işçiye ödenmesinde devlet güvencesi sağlanmalıdır.
Bugün emeğin sorunları saymakla bitmez…
Güvencesizleşme, kayıt dışı istihdam ve taşeronlaşma yaygınlaşmaktadır.
Esnekleşme saldırısı hız kazanmaktadır.
Emeklilerimiz, birçok sorunla karşı karşıyadır. Emekli aylıkları, sefalet düzeyindedir. Yoksullaşma dalgası önce emeklileri vurmaktadır.
Sosyal devlet olmanın sorumluluğuyla hareket edilmeli, emeğin ve emeklilerin sorunları çözülmelidir.
Bugün emekçilere kölelik koşullarında ve üretim baskısıyla çalışma dayatılmaktadır. Bu nedenle her yıl, iş cinayetlerinde binlerce işçi kardeşimiz hayatını yitirmektedir. Artık fabrikalarda, tezgahlarda ve madenlerde daha fazla arkadaşımızı kaybetmek istemiyoruz! Canımız, sermayenin kasasından, işletmelerin kârından daha değerlidir.
Emekçiler, işçiler,
Son derece stratejik bir maden olan bor’da dünya rezervlerinin %73’ünü elinde tutan Eti Maden’in Varlık Fonu’ndan hemen çıkarılması gerekmektedir. Dünyaya yüzyıllarca yetecek ölçüde zengin olan bu kaynağımızın, ülkemizin refaha kavuşması ve ekonominin ayağa kalkması için anahtarı olduğu bilinmelidir. Eti Maden’in kamusal niteliği yıpratılmamalı, hizmet alımları vb. yollarla kuruluş asla zayıflatılmamalıdır.
Biz emekçiler, halkımızın birikimleriyle kurulmuş kamu kuruluşlarının satılmasına göz yummayacak, alın terimize ve işimize sahip çıkacağız! Eti Maden geleceğimizdir! Hangi ad altında olursa olsun özelleştirilmesine asla izin vermeyeceğiz! Eti Maden’in kurumsal yapısı güçlendirilmeli, yeni yatırım ve istihdamla faaliyetleri desteklenmelidir.
Memurlar yıllardır yanlış toplu sözleşme stratejisinden kaynaklı kayıplar yaşamaktalar. Aynı kayıplarla şimdi kamuda işçiler de karşı karşıyadırlar.
Zamanında iyi şartlarda imzalanan çerçeve sözleşmesindeki kazanımlar, yüksek enflasyonla hızla erimiştir. Kamu işçisinin alım gücü sert bir şekilde düşmüştür. Çerçeve sözleşmesine yapılan ek protokol ise beklentileri karşılamamıştır. Özel sektör işyerlerinde sözleşme dışı ek zamlarla elde ettiğimiz düzeltmeler çerçeve sözleşmesinin bağlayıcılığı nedeniyle yapılamamaktadır. Kamu işçisinin sesine kulak verilmeli, ücretlerde derhal bir düzenleme gündeme alınmalıdır.
Emekçiler, emek dostları,
Ülkemizde uygulanan sermaye yanlısı politikalardan güç alan işverenler ise emek üzerindeki baskısını arttırmaktadır. İşverenlerin çoğu sendikal örgütlenmeye düşmanca tavır takınmaktadır.
İşçi hakkını aramasın, sendikalı olmasın istiyorlar!
Bugün 1 Mayıs’ta en temel hakkımıza sahip çıktığımızı bir kez daha haykırıyoruz…
Sendikal örgütlenmenin önündeki tüm engeller kaldırılsın. Örgütlenmeye karşı olan işçi düşmanı işverenlere karşı işçinin sendikal güvenceleri arttırılsın.
Sendikal haklarımızı kullanmak, insanca yaşamak, alın terimizle ürettiğimiz değerlerden adil pay almak istiyoruz!
Grev, örgütlenme ve toplu sözleşme hakkımızı sınırsız kullanmak istiyoruz. Dengeli ve yeterli bir ücret, genişletilmiş sosyal haklar talep ediyoruz.
Biz bandırma emek platformu bileşenlerin olaraktan taleplerimizdir!!!
1-Öğretmenlik meslek kanunu yeniden ele alınmalı... memur kadrolarında 3600 adaleti istiyoruz.... laik, demokratik, eşit ve parasız eğitimden asla taviz verilmemelidir.
2-Aynı iş yerinde çalışan öğretmenler ücretli bir uzman başöğretmen vs atları adı altında ayrıştırılmamalı eşit işe eşit ücret verilmeli...
3-Belediyerde çalışan KHK işçilerine gerçek kadro verilmelidir...
4-Sağlıkta şiddetin önünü açan sağlık emekçilerine doğrudan veya cimer aracılığı ile uygulanan mobbing ve itibarsızlaştırmaya son verilmeli...
5-Sağlık çalışanlarının tasarımdaki sağlıkçıların aile sağlığı çalışanlarının özlük hakları ve iş güvenceleri yasayla koruma altına alınmalı....
6-Toplumda işsizlerden sonra en mağdur kesim olan emekliler için en kısa sürede yasal düzenlemeler yapılmalı maaşları refah düzeyine çekilmeli sendikalaşma hakları güvence altına alınmalıdır... Emekliler göz göre göre açlığa, sefalete mahkûm edilmişlerdir. Tüm emekliler Avrupa ülkelerinde olduğu gibi insanca yaşamak istiyorlar. En az asgari ücret kadar maaşları olsun istiyorlar.
7-Cumhuriyetimizin bize mirası olan tüm kit ler de mobbinglere son verilmeli yandaş değil, liyakatli atamalar yapılmalı, kamuya girişlerde mülakatlar kaldırılmalı...
Yaşasın 1 Mayıs;
Yaşasın örgütlü mücadelemiz,
Bandırma emek platformum adına tüm emekçilerin bayramını kutluyor,
Birlik, mücadele ve dayanışma günümüz kutlu olsun!!!! "
Bandırma Petrol-İş Sendikası
Şube Başkanı ve Emek Platformu
Dönem Sözcüsü Başkanı
TUNCAY TOPUZ