BANÜ’ye rektörlük için 71 başvuru

BANÜ’ye rektörlük için 71 başvuru

BANÜ’nün 2 rektör yardımcısı da göreve talip

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi (BANÜ) rektörlüğü için üniversite içinden ve dışından olmak üzere toplam 71 akademisyenin Yüksek Öğretim Kurumu’na (YÖK) başvurduğu öğrenildi.

İKİ REKTÖR YARDIMCISI DA BAŞVURDU

YÖK’e rektörlük için başvuranlar arasında halen Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi’nde rektör yardımcılığı görevlerini yürüten Prof. Dr. Feyzullah Temurtaş ve Prof. Dr. Celalettin Yanık da bulunuyor.

Yine aynı üniversiteden Prof. Dr. Mehmet Emin Erçakar’ın yanı sıra Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hayrettin Tekümit, Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nurettin Konar ve Yabancı Diller Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. İsmail Şahin de rektörlük başvurusu yaptı.

MÜLAKATLAR TAMAMLANDI

YÖK, rektörlük başvurusunda bulunanların mülakatlarını tamamladı. Mülakatta başvuru sahipleri teker teker dinlendi.

SON SÖZ CUMHURBAŞKANININ

Bundan sonraki süreç şöyle işleyecek.

YÖK, mülakata aldığı akademisyenleri bir listeyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunacak. Erdoğan, bu isimler arasından seçeceği bir akademisyeni Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi’ne rektör olarak atacak.

Üniversitelerin, 2 Ekim 2023’te yeni eğitim-öğretim yılına başlayacak olması dolayısıyla yen, rektörün, bu ay içinde açıklanması ve görevine başlaması bekleniyor.   ÖNDER BALIKÇI



MAVİ OTOBÜS
12.09.2023 21:13:41
Bir gün bir otobüs dolusu insan gelir... Sonra bir gün çekip giderler. Gitmek için gelenler, kalanların kıymetini bilmez. Sisteme önem veren, insana ve üniversitenin emektarlarına daha fazla değer veren bir üniversite olsun. Artık 'yeni nesil' de olmasın! ODTÜ gibi, İTÜ gibi, Hacettepe gibi, Boğaziçi gibi, Marmara gibi, Konya Selçuk gibi, Yıldız Teknik gibi, KATÜ gibi, Ankara glbi hatta Uşak gibi ve daha niceleri gibi... 'Eski nesil' olsun! Daha iyi olmaz mı!

SELAMÜNALEYKÜM
12.09.2023 21:58:41
65 aday üniversite dışından. Olasılık hesabına göre Rektör üniversite dışından olacak. Ümit edilir ki, oluşturulacak olan yeni yönetim, üniversiteyi diğer kurum personellerinin yükselme aracı haline getirmez! Çünkü BANÜ asla böyle birşey yapmaz!

Gümüş Değil Altın
13.09.2023 11:02:31
Tek başına rektörün değişimi hiçbirşey ifafe etmez, hatta rektör değişmese de olur! Anlayış değişmesi lazım, yönetsel argümanlardaki alt katmanların değişmesi lazım, örnek alınan rol modelin değişmesi lazım, burası belediye değil! Burası bir Üniversite denilebilecek yönetsel anlayışın geliştirilmesi lazım.

Robot
13.09.2023 13:19:39
Bir üniversitenin idari açıdan kurumsallaşma düzeyini anlamak için personel daire başkanlığının yapılanma biçimine bakılır. Personel daire başkanlığı bünyesinde oluşturun birimlerle herhangi bir personelin mali ve mali olmayan tüm özlük haklarının yürütücülüğü orada toplanır.

Tahir Kadayıf
13.09.2023 23:20:44
Son söz cumhurbaşkanında ise niye formaliteden mülakat ile uğraşıyorsunuz ? Bırakın üniversite kimi seçerse o olsun

YÖNETİCİ DEĞİL LİDER
15.09.2023 23:24:01
Liderin el kitabından.... Küçük bir azınlık mutlu guruba aldanıp; herşey yolunda, herkes mutlu, herkes adaletimize güveniyor, kimse sesini çıkarmıyor diye! İdareci kendini kandırır. Liderin koltuk verdiği idareciler asla olumsuz konuşamaz! Onlar zaten tabiri caizse "parafçı-imzacı" olduklarından, asıl iş üretenlerin, asıl emek verenlerin kalitesini artırma, işini kolaylaştırma, halden anlama, dertleriyle dertlenme gibi bir amaçları zaten olamaz! Buraya kadar tüm söylenenlerin günahı da sevabı da liderde ve onun idareci diye seçtiklerindedir. Lider kendi vizyonunu, kendi kalitesini seçtiği idarecilerde yakalayamazsa, istenilen başarı gelemez. Lider bu haklkati mutlaka birgün anlar. Geç kalınmış olsa da anlar. Kendini haşa "ALLAH" sanan yöneticiler liderin en büyük düşmanıdır.

Mrt.
16.09.2023 16:59:21
Bir restorant düşünün... Çorbacısı ayrı, ana yemek ustası ayrı, soğuk yemekler ustası ayrı, salata ustası ayrı, tatlı ustası ayrıdır. Mutfakta ikişer üçer kişilik uzman ekipler oluştırulmuştur. Burada hazırlanan tüm menü işinin uzmanı eller tarafından üretildiğinden hepsi mükemmel olur. Tüm ürünler müşteriler tarafından beğenilir. Kaliteli sonuç kaçınılmazdır. Zaman ve malzeme israfı yoktur. Her ürünün ustası artık o işin uzmanı olmuştur. Ürünler pahalıdır. Bir başka yerde ise; çorbayı, ana yemeği, salatayı, soğuk yemekleri, tatlıyı aynı usta yapar. Ürünler de hep bi sorun yaşanır. Müşterilerden şikayet sürekli vardır. Lezzet ve kalite düşüktür. Çünkü aşçı; ana yemeği pişirken, salatayı yapmak zorunda, aynı zamanda da diğer işleri bırakıp tatlının şerbetini vermesini gerekmektedir. Bütün bu kaos arasında bir koşu gidip soğuk yemekleri de yapmak zorundadır. Bu aşçı, hiçbir yemekte uzmanlaşamaz. Menüyü hazırlarken! Mutlaka o yemeği bilen, o işin uzmanı birine sormak zorundadır. Zaman israfı çok fazladır.... Bu hikayede, birinci restorandaki aşçı işyerinde mutludur. Yaptığı işten haz almaktadır, çünkü iyi bildiği işi yapmaktadır. Bu kişinin iş ve özel hayat kalitesi yüksektir. İkinci restorandaki kişi mutsuzdur. Yaptığı işten zevk almamaktadır. İşyerindeki mutsuzluk! Özel hayatına da yansımaktadır. Şimdi soru şu: BANÜ'deki iş görme biçimi hangi restorana benzemektedir! Ve işin en acı yanı ise: HERKES HERŞEYİN FARKINDADIR. KİMİSİ KOLTUĞUNU SEVER, GÖRMEZDEN GELİR SUSAR! KİMİSİ KORKAR SUSAR

ALLAH’IN ADALETİ
18.09.2023 20:24:57
Kulun duymadığını ALLAH duyar, Kulun görmediğini ALLAH görür, Kulun dağıtmadığı adaleti ALLAH dağıtır. Kulun söyleyemedğini ALLAH söyler.

Resmi Gazete
18.09.2023 23:25:22
Japon yapıştırıcısıyla kendini koltuğuna yapıştıranların hayali, hayal ettikleri kişiyi resmi gazetede görmediklerinde son bulur. İşiyle-gücüyle-tecrübesiyle-vizyonuyla mevkisini hak edenlerin korkusu olmaz. Altın suyuna batırılmış gümüş kendini sonsuza kadar saklayamaz!

REİS
21.09.2023 00:18:07
Reis'in; adaletli yönetimi tesis edecek, üniversitenin hizmetkarlarına adil yaklaşacak, üniversitenin insan gücünün değerini ve potansiyelini bilecek, kul hakkına girmekten korkacak, reklamik değil samimi ve gerçekçi iletişimi önemseyecek, gerekirse yılan deliğine elini sokacak, üniversiteyi sığ bir vizyona hapsetmeyecek, Allah'tan korkup, kuldan utanacak... Bir yönetimi teşkil edebilecek yürekli bir ismi rektör olarak ataması çok yakındır.

Hasta Ölüm Döşeğinde
1.10.2023 17:50:01
Yüzlerce insan, beyaz atlı pirensini bekleyen pirenses gibi kurtarıcısını bekliyor! Yeni rektör pembe yalanlara mı inanacak! Yoksa hastalığı teşhis edip, tedavi mi uygulayacak! Öğrenmeye çok az kaldı.

Bizde Böyle
1.10.2023 19:47:27
Göz doktoruna kalp ameliyatı yaptırıp, hastayı sakın öldürme dedik! Kalp uzmanına 20 lik dişi çektirip! Bu hastanın ağzı niye yamuldu dedik! Kim neyi bilmiyorum derse o işi yaptırıp! Bizde böyle işinize gelirse dedik! İkiyüz yaşına yaslanmış üniversiteleri yok sayıp, onlar hiçbirşey bilmiyor dedik! İnsanlar inim inim inlerken duymadık, görmedik... Sözde katılımcıydık, sözde herkesin görüşünü dinlerdik, sözde verimliliğe ve çalışan mutluluğuna önem verirdik... Sistemsizliğin adını "bizde böyle" koyduk. Kendimizi bile kandırdık.

Hayali Rektör
1.10.2023 23:37:59
Nasıl bir rektör? Üniversitelerin idari düzenine hakim, kimsenin kimsesi olmayan, sadece Devlet için varım diyen, üniversiteyi öngörüsüz ve sığ düşüncelerden arındıracak kadar derin bir bilgiye sahip, üniversiteyi diğer kurum çalışanlarının oyun alanı olmaktan kurtaran, amatör ligde şampiyon olmaktansa şampiyonlar liginde söz sahibi olmayı vizyon olarak koyan, sayısal değerlere değil, niteliği önemseyen, kapsamlı ve anlamlı bir personel haritasının önemini bilen, zor olanı başarıp personel dairesini sil baştan yeniden yapılandırarak tüm idari sistemi bu yapı üzerine inşaa edecek kadar güçlü! Üç-dört tane model üniversite belirleyerek iyi uygulamaları üniversiteye kazandıracak kadar cesaretli....

Süt Çocukları
3.10.2023 00:48:44
Bu dünya, gideni üç günde! Hatta adamına göre üç saatte unutma dünyası. Hele hele üniversitelerde bambaşka bir tiyatro vardır ki, değme oyunlara taş çıkartır. Üniversitelerde sadece rektör gider, geri kalanlar kaldıkları yerden "saltanatlarına" devam ederler diye düşünenler varsa! Hakikat tokadı onlar için kaçınılmaz olur. Resmi gazetede ansızın bir ilan çıkar ve Rektör gider! Önce kapıdaki ismi sökülür! İlk haftalarda tebrikler-hayırlı olsunlar oyunları bittikten sonra! Asıl perde açılır ve yeni rektör! Kendi ekibini oluşturmaya başlar! Bir bir isimlikler değişir! Eski devrin hanımağaları, beyleri, beyzadeleri sıra bana ne zaman gelecek diye düşünmeden edemezler. Futbol maçlarındaki kemik sesleri gibi kemik sesleri gelir okulun her yanından. Bu süreç 6 ay kadar sürer. Önceden burnundan kıl aldırmayanların ibretlik hallerini görürsünüz. Bu oyundaki en hazin son!" hani o başka kurumlardan yüksek bonservislerle transfer edilip! Eline mühür verilen "süt çocukları" varya onlar için yaşansa da işinin sahibi olarlar için endişelenecek bir durum yoktur. Ve günün sonundaki Z raporunda şu realiteyle herkes tanışır... Üniversitelerde rektör tek başına gitmez, tek başına gelmez.

Bizde Böyle İşinize Gelirse
5.10.2023 19:28:31
Sayın Cumhurbaşkanınca atanacak kişi, üniversitenin teşkilat yapısını sanki yeni bir üniversite kuruyormuşcasına tekrar değerlendirmeli, özellikle başkanlıklar bünyesinde kurulan müdürlükler olması gerekenler midir! Yoksa işimize gelenler midir? Bakılmalıdır. Eski köye yeni adet getirmeyinciler! Yeni yönetimin en gizli düşmanı olacaklardır. Yeni yönetim açıdından, 8 yıldır böyle yürümüş deniliip gereken hamleler yapılmazsa, bir sonraki yönetime daha da büyüyen bir sorunlar yumağı bırakılır. Üniversiteye yazık olur, çalışanlara çile olur. Bizde böyle işinize gelirse diyenler, üniversitenin en büyük katilleridir.

Alllah Affetsin
6.10.2023 17:31:17
Kazma, kürek, süpürge yetmez. Dozer, kepçe, kamyon ile gelmeli rektör...

Paslanmış Metal
6.10.2023 20:13:51
"Allah kimseyi düşürmesin" Öyle bir yönetim başa gelsin ki, bu cümleyi hiçbir çalışana dedirtmesinler. Amerikayı yeniden keşfetmeye gerek yok. Hele hele 'üniversitecik'lerden yapılan kopyala yapıştıra hiç gerek yok! Dişliler 8 yılda pas tutmuş! Ancak bunun sebebi asla rektör olmadığı gibi, dişlileri çalıştırmaya da tek başına yeni rektörün g0cü yetmez.

Marmaralı
7.10.2023 03:13:14
Futbol takımları oyuncu transfer ederken, voleybol takımlarından, basketbol takımlarından değil doğal olarak futbol takımlarından oyuncu transferi yaparlar. Basketbol veya su topu takımından oyuncu transfer edip futbolcu yapmazlar. Peki üniversiteler neden personel alırken kurum ayırt etmeksizin her kurumdan personel alır! Sırf birileri kırılmasın diye! Nüfustan, diyanetten, kaymakamlıktan, silahlı kuvvetlerden yada belediyelerden personel alınır ve üniversitenin kapısında! Yönetici yapılır mı... Böylesi idari bir kararla üniversitenin idari kolonlarına dinamit koyuluyor desek çok yerinde söylemiş olmaz mıyız?

KARAZİYA
8.10.2023 12:27:40
Ülkemizde futbol takımlarının teknik direktör değişimleri sıkça rastlanılan bir durum. 18 -20 kişilik oyuncu gurubunu yönetemeyen, sistemini kuramamış, oyuncuları motive edemeyen, futbolcularına adaletli davranmayan ve günün sonunda başarılı olamayan teknik direktörüm bileti kesilir. Eski teknik direktör ekibiyle beraber gider, yeni teknik direktör ekibiyle beraber gelir. Üniversiteler özelinde benzer bir durum var ki özellikle başarılı Üniversitelerde rektör değişimleriyle beraber yönetici kadrolarda değişir. Bunun onlarca sebebi vardır. Önümüzdeki günlerde haberdeki üniversite de nasıl bir durum teşkil edilecek okuyacağız, duyacağız. Yeni rektör, kimse koltuğundan kalkmasın fevkalede başarılı bu insanlarla! Beraber yürüteceğiz mi diyecek, yoksa hizmetleriniz için teşekkür ederiz mi denilecek...

ÜNİ-VERSİTELİ
8.10.2023 15:12:31
Naklen atanmak için başvurdum. Sicilim tertemiz. Marmara'nın en bilindik üniversitesilerinin birinde idari birimde çalışıyorum... Biz haber beklerken, duyduk ki hiç üniversiterlerde çalışmamış 3-4 kişi naklen atamışlar. Bizim suçumuz üniversite de çalışmak mı! Bilmem ne kurumunda çalışmış bir kişi nasıl özelliklere sahip ki bizim yerimize tercih ediliyor! Allah büyük, bekleyelim görelim.

En Büyük Suç Düşünmek
8.10.2023 16:19:19
Bir tez çalışmasında deneye katılanlara su dolu bir küvet, bir kaşık, bir fincan ve bir kova verilir ve su dolu küveti hangisiyle boşatmak istedikleri sorulur. Deneklerin büyük bir kısmı doğal olarak sadece kendilerine sunulanlar arasında doğru olduğunu düşündüğü kovayı seçer. Çok az kişi küvetin tıpasını çekmeyi düşünür. İşte BANÜ'ye tıpayı çekmeyi düşünen bir aklın ve fikrin gelmesini dilemekten başka yol yok. Çünkü bu zamana kadar birbaşka vizyonla fikir üretenler yani tıpayı çekmeyi düşünenler! En acımasız şekilde hırpalandı, duyulmadı, görmezden gelinildi. Allah tıpayı çekmeyi düşünenlere imkan ve fırsat versinde bu güzelim üniversite bir başka seviyeye evrilsin. İnsanlarda bir nefes alsın, üniversite gibi bir bilim yuvasında çalıştıklarını hissetsinler... AMİN.

KABAK FİLİZİ
10.10.2023 23:46:46
Kabak tohumu bir kavak ağacının dibinde filizlenir. Yağmurla,güneşle çok hızlı bir şekilde büyür. Artık neredeyse Kavak ağacının boyuna yetişen Kabak filizi Kavak ağıcına sorar: Sen ne kadar sürede bu seviyeye geldin? Kavak ağacı cevap verir: On yıl. Kabak filizi güler! Ben çok kısa zamanda senin seviyene geldim... Bana biat edeceksin!!! Kısa zaman sonra havalar soğur, kar başlamaya yüz tutar! Kabak filizi solmaya yapraklarını dökmeye başlar! Büyük bir korkuyla Kavak ağacına sorar! Bana ne oluyor Kavak kardeş! Kavak, Kabak filizine cevap verir: Benim on yılda ulaştığım yere sen bir yılda ulaşmak istedin, yağmurun, güneşin sayesinde büyüdün! Ancak artık devir değişti! Mevsim değişti! Artık senin o şaşalı dönemin bitti... ( Kıssadan hisse: Bazılarımız için şaşalı dönem bitmek üzeredir! )

Dev Aynası
16.10.2023 18:30:39
Duyduk ki yaprak dökümü başlamış! Yaprak dökümü kafi gelmez. Ağaç sökümü, orman budaması lazım.

Yeni Bir Üniversite
16.10.2023 21:30:41
Efendiler toplanın yeni bir üniversite kuruyoruz... Diyecek bir rektör neler yapamaz ki!

B-A-N-Ü
22.10.2023 22:11:43
"SON SÖZÜ MAHŞERE BIRAKTIM. NASIL OLSA O TOPLANTIYA HERKES KATILCAK" diyen insanların sesi olacak bir rektör gelmeli.