* En hayırlı dost, seni hayra sevk edendir. Hazret-i Ali (Radıyallahü anh)
* Zamanımız insanlarının dostluğu çarşı yemeği gibi; rengi ve görünüşü güzel, fakat tadında iş yok. Mâlik B. Dinar
… NELER BULDULAR
Birer masal söyleyip uyuya kaldılar.
Hangisi yarıp geçti bu karanlığı?
Mumlar gibi dünyaya ışık saldılar.
Ne bilginler geldi, neler buldular!
Bitti mi oyun, sandıktayız hepimiz.
Oyuna çıkıyoruz birer, ikişer;
Kuklacı felek usta, kuklalar da biz
Biz gerçekten bir kukla sahnesindeyiz:
Hayır var sana kötü demelerinde.
Üzülme; eşek eşeği beğenir:
Onlarca her bilgi kendilerinde.
Dünya üç beş bilgisizin elinde.
Orhan Orgarun
ÖMÜR KAÇ GÜN (5)
BERZÂH ÂLEMİ..
İnsan ölümünden kıyamet kopuncaya kadar devam edecek olan zamana “BERZAH ÂLEMİ” denir. Bu, dünya ile ahiret arası bir âlemdir. İnsan ölünce dünyadan göçmüştür amma, daha, asıl ahiret günü de başlamamıştır. Ölüm, insanların canına değil, tenine gelir. Öldükten sonra insanların tenleri çürüyerek toprağa karışır, fakat ruhları Allah’ın emriyle varlığını devam ettirir.
Can tenden ayrılır ayrılmaz, insan azap mı görecek, nimete mi kavuşacak, dünyadaki davranışlarına göre hangisini kazanmış ise, o andan itibaren hemen onu görmeye başlayacaktır.
Dünyada iken Allah’ını, Peygamberini, Kitabını, Dinini sorup öğrenmemiş, Allah’ın emirlerini yapmamış yasaklarından kaçınmamış, iyiyi kötüyü ayırmamış, hak-hukuk tanımamış olan insanlar, ölümün acılarını tadarak kendilerini karanlık mezarda bulunca, artık ne olduğunu anlarlar ve dünyadaki kötü davranışlardan pişmanlık duyarak, korkmaya ve sıkılmaya başlarlar. İnsanın ruhu bütün korku ve sıkıntıların hepsine anlar ve duyar.
Ahiret Günü Ve Ahirete İman..
Ahiret: Son, sonra olan ve son gün anlamına gelir.
Terim Olarak: İsrafil (a.s.)’in Allah’ın emriyle kıyametin kopması 1. Sura üflemesiyle başlayacak olan ebedi hayata denir. 2. Sura üflenmesiyle insanlar dirilip hesaba çekilecekler, dünyadaki iman ve amellerine göre ceza veya mûkafât göreceklerdir.
Ahirete İman, klasik olarak her Müslüman’ın bildiği gibi “İMANIN ŞARTLARINDAN” dır.
Ve genellikle Kurân’da “EL-YEMÜ’L-AHİR” (SON GÜN) şeklinde Allah’a imanla yan-yana zikredilmektedir. Bu nedenle ahiret inancı, önemli itikadi bir husustur.
Ahiret’e inanmayan kimse, Kurân âyetlerine inkâr ettiği için kafir olur:
“PEYGAMBERLERİNİ VE AHİRET GÜNÜNÜ İNKÂR EDERSE O, TAM MANASIYLA SAPITMIŞTIR.” (4. en- Nisâ Sûresi, Âyet/ 136)
“Fakat siz (Ey insanlar) âhiret daha hayırlı ve daha devamlı olduğu halde dünya hayatını tercih ediyorsunuz.” (87. el- A’lâ Sûresi, Âyetler/ 16-17).
“… Şüphesiz bu dünya hayatı geçiçi bir eğlencedir. Ama ahiret gerçekten kalınacak bir yurttur.” (40. el- Mü’min Sûresi, Âyet/ 39).
Allah’ın sana verdiğinden (O’nun yolunda) harcayarak ahiret yurdunu da iste, ama dünyadan da nasibini unutma…” (28. el- Kasas Sûresi, Âyet/ 77).
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in de ahiret ve halleri ile ilgili pek çok hadisi vardır.
Ahiret inancı bir insanın inanmayanlara nispetle daha güçlü oldukları da bir vak’adır.
Ahiret Hazırlığı..
Yaratılanların en şereflisi olarak yaratılan insanoğlu için dünya bir kaç günlük konaklama yeri mesafesindedir. Ahiretin tarlası olarak da nitelendirilen dünyada yaptığımız her şey yazıcı melekler tarafından amel defterine kaydedilmektedir. Bu gerçek, aşağıdaki âyetler de şöyle ifade edilmektedir:
“İNSAN HİÇBİR SÖZ SÖYLEMEZ Kİ, ONUN YANINDA (YAPTIKLARINI) GÖZETLEYEN (VE KAYDEDEN) HAZIR BİR MELEK BULUNMASIN” (50. Kâf Sûresi, Âyet/ 18);
“O gün, biz onların ağızlarını mühürleriz. Elleri bize konuşur, ayakları da kazandıklarına şahitlik eder.“ (36. Yâsîn Sûresi, Âyet/ 65).
Ahirette, iyi amel sahiplerinin kitabı sağından, kötü amel sahiplerinin kitabı da solundan verilecektir. (69. Hâkka Sûresi, Âyetler/ 19,25).
Kitabı sağından verilenler, Allah’ın kendisi için hazırladığı eşsiz Cennete girecektir. Kitabı solundan verilenler ise yaptıklarının cezasını göreceklerdir. Bunlar, “Keşke ölümle her şeyi bitirseydi” (69. Hâkka Sûresi, Âyet/ 27).
“Keşke bu hayatım için önceden bir şeyler yapsaydım” (89. Fecr Sûresi, Âyet/ 24).
Böyle acıklı bir duruma düşmemek, ahirette yüzleri gülenlerden olmak ve hazırlanmış Cennet nimetlerine kavuşmak için, Allah’ın emir ve yasakları doğrultusunda bir hayat sürdürmemiz gerekmektedir. Bunun için de ahirete inanmak ve inandığı gibi yaşamak gerekir.
İmanın şartlarından olan ahiret inancı, insanı her türlü kötülüklerden alıkoyar. İnanan kimse, hesap gününde kendisine hesap sorulacağını bilerek “SALİH AMELLER İŞLEYEREK” (103. Asr Sûresi, Âyet/ 3) ahirete hazırlıklı gitmeye çalışır.
Ölümü hatırlamak, insanın ihtiraslarını dizginler. Ölümün bir yokluk değil ebedî hayatın başlangıcı olduğunu bilir. Bu nedenle dünya hayatını iyi değerlendirerek ahiret hayatına dünyada hazırlanmamız gerekir.
Kur’ân Ne Diyor?
“Ve öyle bir günün azabından sakının ki babası çocuğu namına bir şey yapamaz, çocuk da babası namına hiçbir şey yapamaz…” (31. Lokmân Sûresi, Âyet/ 33)
Allahu Teâlâ’ya yemin ederim ki, bir lokma haram yiyenin kırk gün ibadetleri kabul olmaz.
(Hadis-i Şerif)