Benim de en eski üyeleri arasında yer aldığım, yıllardır yönetim kurulunda görev yaptığım Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti`ndeki gelişmeleri üzüntüyle izliyorum. Ramazan Demir`in başkanlığındaki cemiyete karşı büyük bir güvensizlik yaşanıyor. Kendilerine "Genç Gazeteciler Oluşumu" ismi verilen arkadaşlar, haklı olarak, bundan sonra yönetimde söz sahibi durumuna gelmek istiyorlar.
Bu arkadaşların, durumu ilettiklerinde, Ramazan Demir`den aldıkları yanıtı gazetelerde okuyunca gözlerime inanamadım. Demir, "Önce cemiyete yükümlülüklerinizi yerine getirin. Zaten, cemiyete aidatlarınızı ödemediğiniz için üyeliklerinizi de düşürdük. Üye sayımız şu anda 60`a indi."
Balıkesir İli Gazeteciler Cemiyeti`nin(Ramazan Demir yönetimi, Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti yaptı) hiçbir döneminde, hiçbir üyenin, yönetime muhalif bile olsa, aidat ödemedikleri gerekçesiyle üyelikten çıkarıldığını anımsamıyorum. Geçtiğimiz günlerde, cemiyetin Reşit Kıpçak ve Nejat Akpınar ile birlikte hayatta olan üç kurucusundan biri olan H.Basri Atılganer ile birlikte sohbet ediyorduk. Atılganer, "Ben de üyelik aidatımı ödemedim. Acaba beni de üyelikten çıkardılar mı?" dedi. Ben de merak ediyorum. Ramazan Demir`in Ak Yönetimi(!), acaba, cemiyetin hangi isimlerini, hangi kıstaslara göre üyelikten çıkardı? Demir, açıklasa da öğrensek! Kaldı ki, üyelikten düşürdüğünü dile getirdiği "Genç Gazeteciler Oluşumu", Ramazan Demir`in, bu görevi üstlenmesinde en önemli pay sahibiydiler. Demek ki, Demir`in uygulamalarını beğenmeyen, onu yapıcı eleştiri getiren herkes üyelikten düşürülmeli ki, O`nun, yitirmemek için üzerinde titrediği koltuğu tehlikeye girmesin. Ama korkunun, ecele yararı yok!
Ramazan Demir, ne yazık ki, kimseyi dinlemiyor. Yalnızca kendi hesapları doğrultusunda hareket ediyor. İşte bir örnek.
Benim de yazarları arasında bulunduğum Bandırma`da günlük olarak yayınlanan BANSES Gazetesi`nin sahipleri, yöneticileri ve çalışanları, bundan bir yıl kadar önce Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti`ne resmi başvurularını yaparak, üye olmak istediler. Cemiyet yönetiminden, BANSES`e, üyeliklerinin kabul edilip, edilmediğine dair en küçük bir bilgi yok. Bu konuda bilgilendirilme isteklerine de yanıt vermiyor, nedense Ramazan Demir! BANSES, cemiyetin toplantılarına da davet edilmiyor, sanki "üye değilsiniz" mesajı verilerek?Oysa BANSES, şu anda, Bandırma`da yayın yaşamını sürdüren yerel gazeteler arasında, en eski ikinci gazete konumunda bulunuyor. Ama Ramazan Demir`in umurunda mı? Şimdi, bir kez daha soruyoruz, Ramazan Demir`e:
BANSES gazetesi ailesi, Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti`ne üye mi, değil mi? Eğer değilse, hangi gerekçeyle, açıklar mısın, Ramazan Demir?
Sivil toplum örgütlerinin yönetimlerinde keyfilik olmaz, olmamalıdır. Ama Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti, ne yazık ki, Ramazan Demir`in keyfince yönetiliyor. Demir, kendisine muhalif gördüğü, koltuğunu salladığına inandığı üyeler için "Vurun kellesini!" fermanıyla onları, cemiyetten uzaklaştırarak, koltuğunu korumaya çalışıyor ama bu yamanın, dikiş tutmayacağı kesin! Çünkü, Ramazan Demir`in başkanlığındaki yönetim, çok büyük ölçüde güven yitirmiştir. Bu nedenle olağanüstü bir kongreye gidilmek zorundadır. Tabii, Demir`in, kafasına göre düşürdüğünü söylediği üye yapısıyla değil, gerçek tüm üyelerin katılımıyla?
Bu arada, Ramazan Demir`e düşen bir görev de, "Gidin, Dernekler Masası`na sorun" demek yerine, şu anda kimlerin, cemiyete üye gözüküp, kimlerin üyeliğini düşürdüğünü de gerekçeleriyle kamuoyuna açıklamaktır.
Demir, eğer bu gerekleri yerine getirmezse, cemiyetin yeni bir parçaya bölünmesinin en büyük sorumlusu olacaktır.
Evet, korkunun, ecele yararı yok, Ramazan Demir!