Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Balıkesir eski il başkanı Ender Biçki, “Parti içi ön seçim yapılmazsa hiçbir göreve aday adayı olmam” dedi.
Beni arayarak, ‘Milletvekili adayı olacak mısın?’ diye soran ya da ‘Adaylık başvurunu yap’ diyen onlarca arkadaşım oldu. Konuştuklarım var, konuşamadıklarım var. Ben, il başkanı olduğum son kongrede, örgütüme ve hemşerilerime, ‘Balıkesir’de ön seçim yaptıracağız ve adaylar ön seçimle belirlenecek’ diye söz verdim ve üç yıldır da ön seçim olursa adaylığımı koyacağımı, olmazsa aday olmayacağımı her fırsatta görüştüğüm arkadaşlara belirttim. Son yapılan il danışma kurulu toplantısında da partinin başarısı için mutlaka, hiçbir mazeret üretmeden ÖN SEÇİM yapılması gerektiğini kürsüden dile getirdim. Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun birçok kez ifade ettiği gibi ‘Milletin vekillerini MİLLET seçmiyor, liderler seçiyor. Milletin vekillerini millet seçmelidir’ sözü benim için çok değerliydi.
Kısaca ben örgütüme ve Balıkesir halkına ‘Ön seçim yapılırsa aday olacağım’ sözünü vermiştim. Şimdi bu sözümü unutarak aday olmam karakterime, ilkelerime ve duruşuma yakışmaz… Çünkü insanların, özellikle siyasetçilerin onurlu bir duruşu olmalıdır.
Siyasetçi, verdiği sözü tutmalı ki, halk da siyasete ve siyasetçiye güven duymalı…
Siyasetin en büyük sorunu da siyasetçiye güven duyulmaması değil mi?
Benim sözüm namusumdur.
Partimizin gençlik kolları başkanlığı, ilçe yöneticiliği, il yöneticiliği, ilçe başkanlığı, ön seçimle göreve gelerek Karesi Belediye Başkan adayı ve il başkanlığı olmak üzere partimizin her kademesinde görev almış bir kardeşiniz olarak, başta eşim, kızım ve ailemim tüm bireyleriyle otuz yıldır, kişisel hiçbir beklenti içinde olmadan, ne bir belediye başkanından, ne de bir milletvekilinden bir tek talepte bulunmadan, ben ve ailemin her bir parçası, partimizden bir damla kişisel çıkar elde etmeden, sadece partimizin başarısı için verdiğimiz mücadelenin ve otuz yıllık EMEĞİN sonucu olarak ÖN SEÇİM yapılsaydı, milletvekili değil, MİLLETİN VEKİLLİĞİ için aday olmayı çok isterdim. Ama ne yazık ki bu gerçekleşemedi.
Bu yöntemi doğru bulmuyorum. Bu yöntemden MİLLETİN VEKİLİ çıkmaz. Sadece milletvekili çıkar. Bu yöntemde HAK yok, ADALET yok, LİYAKAT yok, EMEK yok…
Otuz yıllık emeğimi ve birikimimi anlatmak için Genel Merkez kapılarında sıra bekleyip mülakata girmeyeceğim. Kimseden icazet almayacağım. Benim icazet alacağım tek yetkili ÖRGÜTTÜR.
Bu nedenlerle aday adayı başvurusu yapmadım ve yapmayacağım. Ayrıca her fırsatta ‘İl başkanlığını milletvekili olmak için basamak olarak kullanacak’ diyerek karalayanları, buna çanak tutanları ve şimdi kimin basamak olarak kullandığı gerçeği karşısında sessiz kalanları da Allah’a havale ediyor, sizlerin vicdanlarına bırakıyorum.
Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanı adayımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu, Türkiye Cumhuriyeti’nin 13. Cumhurbaşkanı yapmak için var gücümle çalışacağımı bilmenizi isterim.
Beni, partimizin gençlik kolları başkanlığından başlayarak, il başkanlığı gibi onurlu bir göreve taşıyan tüm parti üyelerimize, büyüklerime, partimizin çalışkan değerli kadınlarına, genç kardeşlerime ve üzerimde hakkı bulunan, bana emekleri geçen, Balıkesir’in her köşesindeki hemşerilerime yürekten teşekkür ediyorum.
En içten sevgilerimle…”
