"Kimse göründüğü kadar dayanıklı değildir. Sadece görünmeyen yangınlar, duyulmayan haykırışlar , umuda sarılarak sessizce edilen dualar vardır."
Kıymetli okurlarım, engelli haftası olması sebebiyle umuda ve anlaşılmaya dair yazdığım mısralarıma hoş geldiniz..
- Engel nedir ? Yada sadece görülen mi engeldir?
Öyleyse engel, doğuştan gelebilir veya sonradan oluşan yaralanma sonucu, fiziksel yada zihinsel bir etkilenim sonucu bazı hareketleri, duyguları veya işlevleri kısıtlı olan kişiye özel gereksinimli (engelli) birey denir, diyebilirim.
- Doğuştan gelen engellilik nedenleri arasında genetik yatkınlıklar, akraba evliliği, doğum öncesi anne adayının karşılaştığı travmalar hastalıklar, ilaç kullanımı, ışına maruz kalmak, annenin alkol ve madde bağımlısı olması, kötü beslenmesi gibi nedenler olabilir. Doğum sırasında oluşan engellilik nedenlerinin başında da geç ve güç doğum, bilinçsizce yapılan müdahaleler ya da müdahale gecikmeleridir. Doğum sonrasında ; iş kazaları, ev kazaları, savaşlar, terör olayları, endüstriyel kazalar, depremler gibi engellilik nedenlerindendir.
Bu sebeple diyoruz ki; empatiyi gündelik yaşamımızda unutmayalım çünkü her birimiz her an bir engelli adayıyız.
Evet , engeller bir çok yönlü ve çok ihtiyaçlıdır. Devletimizin engele yönelik tedbir ve çözümleri her geçen yıl ilerlemektedir. Yine de hızlı yapılacak gerek Devlet düzenlemelerinde gerekse toplum otoritesi ile herhangi bir özel gereksinimli bireyin bir günlük zorlu yaşamı incelendiğinde bir çok çözüm önerisini beraberinde getirir yada empatili küçük dokunuşlarla özel bireyin hayatı değişebilir.
Her yazımda siz kıymetli okurlarıma Otizm spektrum bozukluğundan (İletişim Küskünlüğünden) bahsediyorum. Elbette çözüm yollarını da sunuyorum. Ancak her birimizin sorumluluk duygusu ile empati içeren yaklaşımı olmadan yeterli oranda otizme dair yeterince farkındalık oluşturabildim mi diyerek zaman zaman sorgulamıyor değilim. Bu fikrim özel gereksinimli tüm bireyler içinde geçerli. Oysaki en yakın komşumuzla engele yönelik pek çok şey yapabileceğimiz düşüncesiyle yarına başlayabilsek yada zihinsel engele rastladığımızda hoşgörüyle yaklaşabilsek, öyle çok şey değişir ki...
Engelli haklarına yönelik bilgilerim yada farkındalığa dair pek acıklı ve açıklayıcı cümlelerim de var elbet. Ancak bu yazımda sadece hoşgörü ve sadece çözümcül yaklaşımlar sergileyelim demenin çok daha önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Ve de sadece sevginin ...
Ülkemizde en belirgin özel gereksinimli ihtiyaçları;
-Sağlık hizmetlerinden tam kapasiteli ve işlevsel oranda yararlanma
-Nitelikli eğitim ,
-Engel durumuna göre istihdam,
-Engel durumuna göre ulaşım ihtiyacı,
-Engelli haklarına ve bilgiye hızlı erişebilme
gibi çözümcül yaklaşımlar özel gereksinimli bireyler için hayati önem taşımaktadır.
Hiç bir engel başarmayı durduramaz ilkesiyle yaşayarak bir çok başarıya imza atan özel gereksinimli bireylerimiz hayata tutunma gayretiyle yaşamaktadır. Pes etmeyerek azimle mücadele eden ve her platformda farklı farklı ödüller ile yaşamını sürdüren özel gereksinimli bireyler ve aileleri Ülkemizde fedakarca yaşamını sürdürmektedir. Ki hemen yanı başımızdalar..
Bizler gerek ağır gerek hafif özel gereksinimli bireyleri bu anlamlı günde analım. Düşünsel veya fiziksel oranda çabamızı özel gereksinimli bireylere sunalım. Çünkü engele verdiğimiz her destek inanın bizi toplumsal huzura erdirecektir.
Kıymetli okurlarım;
"Özel gereksinimli bireyleri bir gün değil her gün hatırlamak dileğiyle" diyerek sözlerimi bitiriyorum.
Gönülden hoşgörüyle, samimiyetle ve sabırla hayata tutunana Selam Olsun!
Mehtap AKGÜL
BOSDER BAŞKANI