Enişte Deli yürek çıktı

Vatan yazarı Mustafa Mutlu yazdı..

İMRALI ADASINA GİTMEYE TALİBİM!

Aydınlık Gazetesi günlerdir sürmanşetinden sorduğu, Abdullah Öcalan nerede?” sorusunun yanıtını dün verdi:

1) Abdullah Öcalan, programlı tedavi” gerekçesiyle sık sık İmralı Adası‘nın dışına çıkarılıyor.

2) Her seferinde bir hafta on gün İmralı dışında bir yerlerde kalıyor.

3) Sık sık MİT‘in VIP görevlileri için kullandığı çelik zırhlı siyah bir helikopterle, MİT Bursa Bölge Başkanlığı Merkez Misafirhanesi‘ne götürülüyor.

4) Çekirge‘deki misafirhane, Öcalan‘ın yapacağı görüşmeler için ara istasyon işlevi görüyor. En son 6 Haziran‘da adadan götürüldü ve 9 Haziran‘da geri getirildi.

5) Askeri kaynaklardan edinilen bilgiye göre İmralı‘daki askeri personelden hiçbiri 11 Haziran 2011‘den beri; (yani bir yılı aşkın bir süredir) Öcalan‘ı görmedi. Bir kez bile havalandırmaya çıkmadı.

Haberdeki iddialar bu kadarla da sınırlı değil:

Örneğin Öcal‘ın her zaman MİT'e ait o siyah helikopterle götürülmediği, bunun için bazen özel bir yat kullanıldığı da iddia ediliyor.

***

Biliyorsunuz, konuyu önce MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli gündeme getirmiş, Başbakan da kendisine verdiği yanıtta, İnanmıyorsan gel götürelim bak; ama başkalarına kötü örnek oluruz” demişti.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin de kamuoyunda büyük tepki yaratan bu çok önemli haberi yine aynı üslupla yalanladı:

İnanmayan gitsin baksın! Terör örgütünün elebaşısının İmralı dışında olduğu iddiaları tamamen gerçek dışıdır.”

***

Eminim Sayın Bakan doğru söylüyordur.

Yani, Apo bugün itibarıyla gerçekten de İmralı'dadır.

Zaten, Aydınlık‘ın üç gün boyunca sürmanşetten, Apo nerede?” diye bağırdığını da hesaba katarsak, gerekli önlemler çoktan alınmıştır.

Bu nedenle Bakan Bey, Apo‘nun şu an için İmralı‘da olup olmadığını değil de; son bir yılda kaç gecesini İmralı‘da geçirdiğini açıklamalıdır.

Çünkü asıl konu bu:

Apo, siyah helikopterle ya da yatla kaç kez adadan alındı?

Bunu kimler, neden yaptı?

Bursa MİT Bölge Başkanlığı'nın misafirhanesinde kaç gece geçirdi?

Bu süre zarfında kimlerle, hangi konularda görüştü?

Sağlık gerekçesiyle alındıysa, götürüldüğü Uludağ Üniversitesi Hastanesi'nde neden özel güvenlikli bir odada bir gece bile kalmadı?

***
Ne ilginçtir ki Bakan Ergin bu iddiaların hiçbirini yanıtlamadı.

Sadece, Apo İmralı'da… İnanmayan gitsin baksın” dedi.

Bu yazı, aynı zamanda Adalet Bakanı Sadullah Ergin‘e açık dilekçemdir.

Ben bu işe talibim!

Yani söylediklerinizin gerçeği tamamen yansıttığına” inanmıyorum ve Gidip bakmak” istiyorum.

Belirleyeceğiniz bir zamanda yanımda bir foto muhabiri kardeşimle birlikte İmralı‘da Apo‘yla görüşmek istiyorum.

Dünkü açık davetinizden sonra Ada‘ya gitmem için gereken bürokratik işlemlerin yapılması için emir vereceğinizden de eminim!

Umarım siz zaten o güne kadar, yukarıdaki soruların yanıtını da kamuoyuna açıklamış olursunuz…

*****

AĞAR!

Terörist Apo‘ya özel helikopter, özel yat olur da; Aydın‘ın Yenipazar ilçesindeki kapalı cezaevinde yatan eski Bakan ve Susurluk hükümlüsü Mehmet Ağar‘ın VIP misafirleri” için özel helikopter pisti yaptırılmaz mı?

Yaptırılmış zaten!

Cezaevine 500 metre uzaklıkta yaptırılan bu pist de yoksul ilçede tartışma konusu olmuş…

Peki iktidar, Ağar‘a neden bu kadar kıyak” yapıyor?

Nedeni belli:

Adam son seçimlerde memleketine gidip açık açık AKP için oy bile istedi.

Cezasını çekip tahliye olduğunda bu partiye katıldığını görürseniz; sakın şaşırmayın!

*****

Alevi-Sünni kışkırtması!

Bir yerlerden tetiğe basılmış olmalı ki tıpkı Kahramanmaraş katliamının öncesinde olduğu gibi; birileri, son aylarda Türkiye‘nin birçok yerinde Alevi avına çıktı.

Adıyaman, Erzincan, İzmir, Gaziantep ve Didim'de Alevi evlerinin işaretlenmesinin ardından son olarak Tarsus'un Yenice Beldesi'ndeki Sıdkı Baba Cemevi‘nin duvarına hakaret dolu yazılar yazıldı.

Hatırlarsınız; Adıyaman‘daki ilk olaydan sonra bir açıklama yapan İçişleri Bakanı, İşaretler normal insan boyundan aşağıya konulmuş. Bu kesinlikle çocukların işidir. Ciddiye alınmasına gerek yok” demiş ama daha sonra o işaretleri çocukların koymadığı anlaşılmıştı.

Hepimiz biliyoruz; işaretleri çocuklar koymuyor, küfürleri çocuklar yazmıyor ama bunu söyleyenler çocuk kandırdıklarını sanıyor!

Toplumu Alevi-Sünni diye bölmek isteyenlerin amacı mevcut çatışmalara bir de mezhep çatışması” eklemek.

Allah‘tan Alevi yurttaşlarımız dünyada eşi benzeri görülmemiş bir sabır” geleneğinden geliyorlar da kendilerine ve ülkeye kurulan bu tuzağa düşmüyorlar.

Ama eğer bu tertip” kanla sonuçlanırsa; yani Çorum‘un, Kahramanmaraş‘ın tekrarı yaşanırsa; bugünkü işaretleri Çocuk işidir” diye geçiştirenlerin insan içine çıkacak halleri kalmaz!

*****

GÜNÜN SORUSU

Türbanlı yazar Esra Elönü televizyondaki programlardan birinde, Kendimi hiçbir zaman Türk olarak tanımlamadım, kimliğim sorulduğu zaman asla ‘Türk'üm' demem. Çünkü kimlikle ön plana çıkarıldığını ırkçılık yapıldığını düşünürüm” demiş… Sorum kendisine:

Böyle bir tartışmayı başlatmakla bile ırkçılığa hizmet etmiş olmuyor musun?

VATAN


Orjinal Habere Git