CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça AKP hükümet yetkililerinin Balıkesir'e gelerek beyaz et sektörü sorunlarını yerinde incelemesi, sektörün sorunlarını değerlendirip derhal çözümler üretmesi için çağrıda bulundu. Havutça, Sektörde daha fazla faciaların yaşanmaması için, acil önlemler alınması için Sayın Maliye Bakanının ve Hükümet yetkililerinin Balıkesir'de gelmesini ve sektörün sorunlarını değerlendirmesini talep ediyoruz dedi.
Türkiye'nin yemin hammadesi olan mısır ve soyayı ithal ettiğine dikkat çeken Havutça, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın Sudan'dan 5 milyon dönüm arazi kiraladığını söyledi. Tarım Bakanı Sudan Tarım bakanı mı diye soran Havutça, Bakanlığın çalışmasına Şaka gibi yorumu yaparak tepki gösterdi.
CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça'nın beyaz et sektörünün sorunlarının araştırılması ve çözüm yollarının bulunması için TBMM'de araştırma komisyonu kurulması için verdiği araştırma önergesi CHP Grup önerisi olarak TBMM Genel Kurulu'nda görüşüldü. MHP Grubunun desteklediği, AKP milletvekillerinin oylarıyla reddedilen CHP Grup önerisi adına Genel Kurul'da konuşma yapan Havutça, sektörün sorunların çözüm bulunması için AKP hükümeti yetkililerini yerinde inceleme yapmak üzere çağrıda bulundu. Havutça, TBMM Genel Kurulu'nda şunları söyledi:
Balıkesir Türkiye'yi doyuran il. Gerçekten de Türkiye'de süt üretiminde Türkiye`nin 1'inci kenti; et üretiminde Türkiye`nin yüzde 20'sini, beyaz ette de Türkiye'deki üretimin yüzde 25'ini karşılayan bir il ve son zamanlarda tavukçuluk sektörümüzde -özellikle Bandırma- beyaz etin Türkiye'deki üretiminin yüzde 20'sini karşılayan, üreten bir il olarak bu sektörün kalbi niteliğindedir.
2011 Kasım Ayında Sektörde İflaslar Yaşanabilir Uyarıları Yaptık
Bakın, biz geçen yıl, 2011'in Kasım ayında, Meclise bir önerge verdik. Bu önergede, tavukçuluğun Türkiye'de tarım kesiminin en güçlü sektörlerinden biri olduğunu ve ülkemizde geçimini tavukçuluk sektöründen sağlayan üretici, çiftçi, yem, ilaç, yan sanayi, satıcı, esnaf, nakliye, pazarlama elemanı gibi insan sayısı 2 milyona yaklaşan bir kesime hitap ettiğini, sektörün yıllık cirosunun 3 milyar dolar olduğunu, üretim koşulları gelişmiş ülkelerle hemen hemen aynı olmakla birlikte, ülkedeki piliç tüketiminin gelişmiş ülkelerdeki tüketimin yarısı kadar olduğunu, sektörde -önemli bir sorun- girdilerin çok pahalı olduğunu, özellikle yem maliyetlerinin ithalata dayandığını, Türkiye'de ham madde olarak 1 milyon ton mısırın yarısının ithal edildiğini, soya fasulyesinin tamamının ithal edildiğini ve enerji fiyatlarının hızla arttığını, böyle giderse sektörde iflasların kaçınılmaz olacağını ifade ettik ve bununla ilgili bir araştırma önergesi verdik.
Bandırma'da Türkiye'ye hitap eden çok önemli üç tane sektörün önemli temsilcisi var. Banvit gibi bizi uluslararası alanda temsil eden, Şeker Piliç gibi, Bu Piliç gibi önemli markalarımız var ve bu insanlar bölgede doğrudan 5 bin 500 insan çalıştırmaktadır. Aynı şekilde yan sanayiyle birlikte Türkiye'deki hitap ettiği insan sayısı toplam 500 bin civarında istihdam yaratmaktadır.
Sektörün Sorunları Sadece Şeker Piliç'in Sorunu Değil
Bakın, geçtiğimiz hafta içerisinde ilk 500 firma arasına giren bir firmamız beyaz ette iflasını açıklamıştır. İflas gerekçelerinde aynen bizim araştırma önergemizin gerekçesinde ifade ettiğimiz gibi ithalata dayalı mısır, soya fasulyesi, enerji fiyatları, mazotun, enerjinin artması karşısında artık -fiyatlara da bu maliyetleri yansıtamamasından dolayı- daha fazla bu yükü kaldıramayacağını ifade etmiştir. Bu sektörümüzde bu firmamız, dolaylı dolaysız 20 bin civarında insanımızın yaşamını etkilemektedir ve bununla ilgili Besiciler Birliği Derneğinin bize ifade ettiğine göre sadece bu firmamızın 24 trilyon yani 24 milyon lira KDV alacağı mevcut devletten.
Şimdi, aynı şekilde aslında bu firmamızın yaşadığı bu sorun sadece onlara özgü bir sorun değildir, sektörün ana sorunları arasındadır. Bakın, eğer böyle giderse ve önlem alınmazsa aynı şekilde diğer firmalarda da iflasların geleceği kaçınılmaz olacaktır. Biz bunları bu Meclisin yüce huzurunda zaman kaybetmek, zaman harcamak için ifade etmiyoruz. Benim bir yıl önce, 2011'de daha, sizin huzurunuza getirdiğimiz ve bu sektörün sorunlarının konuşulmasıyla ilgili getirdiğimiz öneri kabul edilseydi belki bugün bunları konuşuyor olmayacaktık ve belki de bu önlemler alınsaydı bugün o iflaslar yaşanmayacaktı. Bugün bu önlemlerin alınmasıyla ilgili burada 16 bin insanın yaşamını doğrudan etkileyen, Bandırma ekonomisinin çok önemli olan bu kurumunu kurtarmak için, biz, özellikle Maliye Bakanımızdan ve Tarım Bakanımızdan, bölgeye gelerek Balıkesir Sanayi Odasında, Balıkesir Ticaret Odasında, Bandırma Ticaret Odasında sektörün temsilcileriyle yan yana oturarak hangi önlemlerin alınması gerektiği, nasıl sektörün önünün açılması gerektiği konusunda bir durum değerlendirmesi -işadamlarımızla- toplantı yapmasını acilen talep etmekteyiz. Sektörümüzde şu anda finans sıkıntısına düşen bu firma temsilcilerimizin kurtarılması, yalnızca o şirketlerimizin kurtarılması anlamına gelmiyor. Orada maaşlarını alamayan işçi kardeşlerimiz var, orada -köylerde- 2 bine yakın onlara bakıcılık yapan, fason üretim yapan köylülerimiz var.
Sudan'da 5 Milyon Dönüm Arazi Kiralamışlar. Şaka gibi
Değerli arkadaşlarım, bunlar bizim sorunumuz değil mi? Biz bunu ifade ettiğimizde yok efendim, KDV alacakları mahsup edilecekmiş, şöyle olacakmış, böyle olacakmış gibi argümanlar söyleniyor. Bunların her birisi Türkiye ekonomisinin ve beyaz et üretiminin ana sorunlarıdır ve derhâl Balıkesir bölgesinde bunların acilen ele alınması gerekmektedir.
Bakın, Türkiye topraklarında, biz, yemin hammaddesi olan mısırı ve soya fasulyesini dışarıdan ithal ediyoruz.
Haberlerde okuyoruz, medyada yer alan haberlere göre Sayın Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınız Sudan'dan 5 milyon dönüm arazi kiralamış. Şaka gibi değil mi arkadaşlar?
Bir rakam daha vereyim sizlere: Türkiye'de -mevcut topraklarımızın, ekilebilir topraklarımızın- 2002 yılında 26,5 milyon hektar olan toplam alan, ekilebilir alan 2011'de 23,6 milyon hektara gerilemiş, Çiftçi Kayıt Sistemi'mizdeki çiftçilerin sayısı 200 bin aşağı düşmüş. Yani biz kendi topraklarımızı ekemiyoruz biçemiyoruz, köylülerimiz topraklarını terk ediyor, çiftçiliği terk ediyor. Ha, bizim Tarım Bakanımız Sudan'dan 5 milyon dönüm arazi kiralamış. Ya, Sayın Tarım Bakanı, sen Balıkesir'e bir gelsene, Gönen Ovası'na bir gelsene, Pamukçu Ovası'na bir gelsene Sarımsak üreticisi tarlandaki sarımsağı sökemedi işçi maliyetlerini karşılayamadığı için. Gönen Ovası'nda bugün çiftçi çeltik ekemiyor. Hayvancılar hayvanlarını satıyor, gebe ineklerini kesiyor. Ee, siz hangi ülkenin Tarım Bakanısınız? Senin ülkende -az önce ifade ettim- beyaz etin ana ham maddesi olan soya fasulyesi, mısır ekilecek topraklar boş duruyor, sen bunları dışarıdan ithal ediyorsun, Brezilya'dan, ABD'den ithal ediyorsun, dışarıdan şimdi, Sudan'dan toprak kiralıyorsun. Bu, çelişkili değil mi değerli arkadaşlarım?
Ben buradan bizi dinleyen köylülerimize seslenmek istiyorum. Bakın, siz, kendi topraklarınızda dünyanın en pahalı mazotunu kullanarak, dünyanın en pahalı ilacını ve gübresini kullanarak üretim yapamıyorsunuz, tarımsal desteklerde Avrupa'nın en geri desteğine sahipsiniz. Sadece mazotta çiftçimizin ödediği KDV'nin miktarı 9 milyar lira, aldığı destek 7 milyar lira. Tarım Bakanı çıkıyor, buradan diyor ki: Efendim, biz çiftçiye 7 milyar destek verdik. Sayın Tarım Bakanı, çiftçimizin sadece mazotta devlete ödediği KDV 9 milyar lira. Sen hangi destekten bahsediyorsun? Tarım Kanunu'na göre çiftçimize ödemen gereken yüzde 1 gayrisafi millî hasılanın payını ödemiyorsunuz. Ondan sonra da kalkmışsınız, Sudan'dan 5 milyon dönüm arazi kiralayıp tarım üretimi yapacaksınız.
Kriz Göstere Göstere Geliyor
Bizim topraklarımız Avrupa'da tarımın en âlâsını yapacak dünyanın en çalışkan çiftçisine sahibiz, köylüsüne sahibiz, onurlu insanlarına sahibiz biz. Eğer bugün köylümüz topraklarını satma noktasına geldiyse, eğer bugün sektörümüzde ana sorunlar, iflaslar yaşanmaya başladıysa, bu -hani perşembenin gelişi çarşambadan bellidir- bugün beyaz ette yaşanan sıkıntılar sektörün tamamını saracak ve giderek Gönen Ovası'ndaki çiftçimizi, büyük hayvancımızı da vuracak. Bunlar göstere göstere geliyor.
Biz, araştırma önergemizin kabul edilerek sektörde daha fazla faciaların yaşanmaması için, acil önlemler alınması için Sayın Maliye Bakanının ve Hükûmet yetkililerinin Balıkesir'de gelmesini ve sektörün sorunlarını değerlendirmesini talep ediyoruz.