Havutça; Halkın gündeminde yabancılara toprak satışı yok``
Milletvekili Namık Havutça mecliste yaptığı konuşma ile yine gündemi salladı
Milletvekili Namık Havutça dün mecliste yine konuştu, AKP grup önerisi aleyhinde söz alan Havutça,Yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı konuşmada şunları söyledi. NAMIK HAVUTÇA; Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AKP Grup önerisi aleyhinde söz aldım. Grubum adına hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlarım, sayın AKP sözcüsü arkadaşım Biz milletin gündeminde olan konuları gündeme getiriyoruz. diyor ama biz aynı düşüncede değiliz. Türkiye`nin gündeminde yabancılara mülk satışıyla ilgili halkımızın bir talebi yok. Şu anda Türk halkının talebi, dün 1 Mayısta İstanbul'da, Ankara'da alanlarda toplumu ayrıştırmaya yönelik izlediğiniz, ücretlilerin, memurların, çalışanların haklarını gasp eden politikalarınıza karşı bir talep var, halkımızın talebi bu.
Bakın, 12 Eylül 1980'de Türkiye`nin nüfusu 42 milyon, sendikalı işçi sayımız 5 milyon 700 bin. Türkiye`nin nüfusu 2012, 72 milyon, sendikalı işçi sayımız sadece 560 bin değerli AKP'li arkadaşlarım. Türkiye sizin politikalarınızla, o şikâyet ettiğiniz, 12 Eylül ürünü dediğiniz Anayasa'yla ilgili Hangi darbe anayasasını şikâyet ediyorsunuz? Ama onun meyvelerinden yemeye de devam ediyorsunuz. Türk halkının gündeminde bunlar var.
Bakın, Türk halkının gündeminde işsizlik var, Türk halkının gündeminde yoksulluk var. Öğretmenlerin gündeminde, yoksulluk sınırın altında, açlık sınırında alınan ücretler var. Atanamayan öğretmenlerimiz intihar ediyor yollarda her gün bunun şeyleri var. Bu ıstırabı duyuyor musunuz değerli arkadaşlar?
Türkiye`nin gündeminde yabancı mülk satışı aklının kenarından bile geçmiyor. Siz hangi milletin gündeminden bahsediyorsunuz? Sizin gündeminiz şu: Plan Bütçe Komisyonunda görüşülürken burada ifade ettik, sizin gündeminizde şu anda Türkiye`nin rekor düzeydeki -cumhuriyet tarihinin rekoru- 300 milyar dolar cari açığı var. Sizin derdiniz, Maliye Bakanının derdi cari açığı kapatmak. Siz, hangi gündemden bahsediyorsunuz?
Çiftçiler, dünyanın en pahalı mazotunu kullanıyor. az önce çeltik üreticileri Gönen'den arıyor, geçen yıl DSİ'nin kanallarından kullandıkları su dönüm başına 27,5 lira, şu anda DSİ'nin belirlediği rakam 130 Türk lirası.
Değerli arkadaşlarım, siz hangi gündemden bahsediyorsunuz? Köylü bitti, perişan. Tarım Bakanımız kalkınmış dünyanın bir başka yerinde ucuz mısır arıyor, ucuz çeltik arıyor, ucuz buğday arıyor. Ya, sen bu ülkenin Tarım Bakanı mısın, sen dışarıdan ithalat bakanı mısın, sen kimsin? Böyle bir politika olur mu? Köylü bitmiş, perişan vaziyette, çeltik üreticisi tarlasına gidecek mazotu koyamıyor traktörüne, traktörünü satıyor, haczedilmiş -az önce arkadaşımız rakamları verdi- perişan hâle gelmiş. Sen gelmişsin bize yabancılara mülk satışının milletin gündemi olduğunu söylüyorsun. Sen kimi kandırıyorsun? Burada milleti kandıramazsın.
AHMET AYDIN (Adıyaman) Milleti kimse kandıramaz!
NAMIK HAVUTÇA (Devamla) Yabancılara mülk satışı büyük sermayenin size dayattığı bir dayatmadır. Siz hangi milletin gündeminden bahsediyorsunuz? (CHP sıralarından alkışlar) Dayatıyorlar size, işte 300 milyon dolar açığınız var, onu dayatıyorlar size. Siz kimi kandırıyorsunuz?
Bakın değerli arkadaşlarım, AKP lideri, sık sık ve zaman zaman, Sayın Tayyip Erdoğan, CHP'yi ve CHP dönemlerini karalıyor, karalarken de şu ifadeleri kullanıyor: CHP'nin tek parti diktatörlüğünde ne yapıldı Allah aşkına? diyor. CHP'ye soruyorum, yahu senin bu memlekete dikili bir ağacın var mı? Bu cibilliyetsiz partinin bu ülkeye hiçbir katkısı olmamıştır. diyor. CHP İktidarında şu ülkede bir taş üstüne taş konuldu mu? diyor. Biz bu CHP'nin cemaziyelevvelini de biliriz, hiçbir eserleri, emekleri yoktur. diyor. Hatta bazen de hakarete varan bir çizgide Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. diyor ve bize atfen, CHP'ye atfen kamuoyunun önünde bize bunları söylüyor.
Değerli arkadaşlarım, bakın, buradan CHP'nin büyük kurucusu, bu ülkenin kurucusu, ulusal bağımsızlık mücadelemizin önderi eşsiz kahraman Atatürk döneminde ve o İnönü döneminde eğer bu ülkeye çakılan çiviler olmasaydı şu anda Türkiye, Anadolu falan yerinde olmazdı. Siz hangi çividen bahsediyorsunuz?
Bakın, hemen sayayım, bir çırpıda: CHP döneminde, Atatürk ve İnönü döneminde 1923 ve 1950 arasını biz, Cumhuriyet Halk Partisi yönetmiş. Hani o AKP'li sözcü arkadaşlarımız ikide bir de Saltanat kalktı ama saltanatçı anlayış devam etti. falan diyor ve bizi de Suriye'deki Baas Partisiyle ilişkilendiriyor. Şimdi, dünyanın hangi diktatör ülkesinde, 1950 yılında serbest, eşit ve özgür seçimlerle kendi iktidarını bir başka iktidara devreden bir diktatör var mı dünyada? Böyle bir diktatörlük var mı arkadaşlar?
Yaptıklarına gelince, eğer AKP'nin bugün sata sata bitiremediği ne varsa Türkiye'de biz yaptık, Cumhuriyet Halk Partisi yaptı. 1950'ye kadar bu ülkeyi biz yönettik. 1950'den sonra da sadece sosyal demokratlar, elli yıllık, 1950'den çok partili sisteme geçtikten sonra elli yıllık süreçte Türkiye'yi az böyle, kenarından köşesinden iki ya da iki buçuk yıl yönettik biz. Eğer bugün Türkiye'de demokrasi eksik ve aksaksa, eğer Türkiye'nin ekonomisi 19 defa IMF'ye teslim edildiyse, bu ülkede 40 bin yurttaşımızı Türk-Kürt çatışmalarında kaybettiysek, bu ülkede demokrasi en ağır darbeleri yediyse bunda CHP'nin hiçbir sorumluluğu yok. Bu ülkeyi 1950'den beri siz ve sizin gibi, sizin anlayışınızda insanlar yönetti. Uğur Mumcu sizin döneminizde öldürüldü, Ahmet Taner Kışlalı o dönemde öldürüldü. Hangi demokrasiden bahsediyorsunuz?
AHMET AYDIN (Adıyaman)- İnanıyor musun söylediklerine?
NAMIK HAVUTÇA (Devamla) - Bakın yaptıklarına, bu dönemde siyaseten yaptıklarımızı söylemiyorum, ekonomik olarak söylüyorum: 1924, Devlet Demiryolları kuruldu; 1924, Türkiye İş Bankası kuruldu; 1924, Türkiye Cumhuriyeti ilk maden parayı çıkardı; 1925, Adana Mensucat Fabrikası kuruldu; 1925, ilk cumhuriyet altını basıldı; 1925, şeker fabrikaları kuruldu; 1926, Eskişehir Uçak Bakım Fabrikası kuruldu; 1928, Anadolu Demiryolu Şirketi kuruldu; 1928, Ankara Çimento Fabrikası açıldı; 1928, Malatya Elektrik Santrali açıldı; 1929, Haydarpaşa Limanı alındı; Paşabahçe Fabrikası kuruldu; 1931, Tekel Genel Müdürlüğü kuruldu; Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası kuruldu; Devlet Sanayi Odası, İzmir Rıhtım, Eskişehir Şeker, Sümerbank, hava yolları, Halk Bankası, selüloz fabrikası, Etibank, Türkiye şeker fabrikaları, İzmir kâğıt fabrikaları, SEKA, Ziraat Bankası, yani ne varsa, o kadar çok ki listeler çok, sayamıyorum.
Bakın, bunların hepsi Türkiye Cumhuriyeti'nde Cumhuriyet Halk Partisi İktidarı döneminde yapıldı. Biz, o Büyük Atatürk'ün ve İnönü'nün bize bıraktığı bu onurlu, şerefli defterle övünüyoruz, gurur duyuyoruz ve her platformda İyi ki varsınız. diyoruz. Bizim mirasımız bu, sizin mirasınız. Sizleri de bizim gibi görüyoruz aslında siz de hepimiz aynı ülkenin, aynı büyük çınarın kolları ve dallarıyız ama bu ülkeyi...
Sayın Başbakan soruyor: Siz kimsiniz? diyor. Biz buyuz işte arkadaşlar. Siz kimsiniz peki, kimin mirasçısı? Millî görüşün sahibi Erbakan'ın çocukları ne yapıyor şu anda? O, gizli kasalarına giren, mercimek davasından giren paranın mahkemeleşmesini yapıyor. Biz ne yapıyoruz? Biz, Büyük Atatürk'ün miras olarak bıraktığı mirası halkımızın onuru ve onurlu sayfalarında göğsümüzde altın bir madalya olarak taşıyoruz ve taşımaya da devam edeceğiz. (CHP sıralarından alkışlar) Siz de taşıyın.
AKP'li arkadaşlara tavsiyemiz: Yabancılara mülk satışı, toprak satışı Türk halkının gündeminde yok değerli arkadaşlar.
Bakın, biz bu ülkede hepimiz aynı sosyal sınıfların insanlarıyız. Hepimiz köylerimizden çiftçi çocuğu, sığırtmaç çocuğu bu ülkede, bu ülkenin onurlu Parlamentosunda onurla görev yapıyorsak Büyük Atatürk ve İnönü sayesinde, ulusal kurtuluş mücadelemizin, cumhuriyetimizin o değerli insanları sayesinde, bize bıraktıkları siyasal miras sayesinde yapıyoruz. Aksi hâlde, burada ne Mehmet Metiner ne arkadaşım, hiçbirimiz bu Parlamentonun sıralarında olamazdık. Eğer Türkiye'de eksik de olsa, aksak da olsa 56 İslam ülkesi arasında demokrasiyi yaşayan tek bir ülke olarak varsak Büyük Önder'imiz sayesinde ve demokrasiyi buraya taşıyanlar sayesindedir. O nedenle biz diyoruz ki: Yabancılara toprak satışını, bu yasayı çıkarmayın. Gelin, vatan namustur, toprak namustur, bu ülkenin oluk oluk kan akıtarak Sakarya'da, Dumlupınar'da, Çanakkale'de, her tarafta, Sevr haritasını yırtarak, Lozan'la ulusal bağımsızlık mücadelesiyle onurlu Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran bir insan olarak, hepimiz bunun mirasçıları olarak gelin, bu yasayı geri çekin, halkın gündemine dönelim.