Havutça`dan Avukatlar gününde ``Hukuk`` eleştirisi

Havutça`dan Avukatlar gününde ``Hukuk`` eleştirisi

Havutça, Şeker piliç Mağduru İşçiler Meclis Gündemine taşıdı.




CHP
Balıkesir Milletvekili Namık Havutça TBMM Genel Kurulu'nda 5 Nisan Avukatlar Günü nedeniyle yaptı gündem dışı konuşmasında AKP hükümetini eleştirdi.


Havutça halkın haklarının gasp edildiğini, muhalif kesimlerin baskı altına alındığını ifade ettiği konuşmasında, En sonda susturulma sırası avukatlara gelmiştir. Bakın, bugün avukatların çözülmesini bekleyen dünyaca, yığınca sorunu bulunmaktadır. Ancak bugün toplumun adalet adına büyük bir baskı, savunmanın saldırı altında olduğu bu ortamda avukatlar, kendileriyle ilgili toplum adına ancak bir şey isteyebilir, o da adalet, adalet, adalet!” dedi.


Havutça, Türkiye Cumhuriyeti'nin insan hak ve özgürlüklerine saygılı, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olduğunu, hukuk devletinin en önemli özelliğinin bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin devlet güvencesinde bulunduğunu dile getirdi. Yargının her türlü etki ve baskıdan uzak, tam bağımsız ve vicdan özgürlüğüne sahip olması gerektiğini belirten Havutça, şöyle konuştu:

Bağımsız bir yargının en önemli unsuru hiç kuşkusuz avukattır. Avukatların, savunmanın susturulduğu bir yerde yargı bağımsızlığından söz etmek mümkün değildir. Yargı bağımsızlığının olmadığı bir yerde bireysel hak ve özgürlüklerden, bireysel hak ve özgürlüklerin olmadığı bir yerde hukuk devletinden, hukuk devletinin olmadığı bir yerde de demokrasiden söz etmek mümkün değildir. Avukatların sorunu, bugün bağımsız yargı sorunudur, hukuk devleti sorunudur, demokrasi sorunudur, adalet sorunudur. Ne yazık ki AKP iktidarının ileri demokrasi uygulamalarında yargı erki tümüyle toplumun sindirilmesinin, bastırılmasının, korkutulmasının bir aracı olarak kullanıla gelmiştir. En son da anayasa referandumuyla başlayan süreçte yüksek yargı organları, HSYK, Anayasa Mahkemesinin yapısı siyasal etki ve baskı altına alınmış, özel yetkili mahkemeler eliyle gestapo ve 12 Eylül faşist rejimi uygulamaları bizzat adaletsizliğin, baskının, zorbalığın, şiddetin, insan hakları ihlallerinin ve en sonunda avukatların baskı görmesinin bir öznesi hâline gelmiştir. Silivri toplama kampı gibi çalışan bu mahkemeler, toplumsal muhalefetin korkutulduğu, sindirildiği, tehdit edildiği, adaletin ayaklar altına alındığı bir gestapo merkezi hâline dönüşmüştür. Bugün bu demokrasi tarihimize -şimdiden bu durum- kara bir leke olarak geçmiştir.”

Yargı Paketlerinde Hukuk, Özgürlük, Adil Yargılanma Hakkı Yok”

Türkiye'de adli ceza soruşturmalarında sahte dijital belgeler üretilerek sahtekârlık ve suç çeteleri oluştuğunu belirten Havutça, İktidar paket üstüne paket çıkarıyor, yargı paketleri çıkıyor. Ama bu paketlerden adalet çıkmıyor, bu paketlerden özgürlük çıkmıyor, bu paketlerden adil yargılanma hakkı çıkmıyor. Adalet sarayları paket ve kömür dağıtılan yerler değildir. Adalet sarayları bizzat adaletin dağıtıldığı yerler olmalıdır, bunu Adalet Bakanı anlamak zorundadır” diye konuştu.



İflas
Mağduru Şeker Piliç İşçilerini Meclis Gündemine taşıdı.

CHP Balıkesir Milletvekili Havutça, TBMM Genel Kurulu'nda gündem dışı yaptığı konuşmasından sonra söz alarak Şeker Piliç'in iflasını açıklamasından sonra işten çıkarılan mağduriyetini Meclis gündemine taşıdı. Havutça, Balıkesir Bandırma'da AKP'nin politikaları yüzünden Şeker Piliç'te yaşanan krizin faturasının işçilere çıkarıldığını söyledi. Şeker Piliç işçilerinin sesleri AKP Hükûmeti tarafından ne yazık ki duymazdan geliniyor” diyen Havutça, AKP hükümetini işçilerin mağduriyetlerinin giderilmesi için göreve çağırdığını söyledi.