Balıkesir Ziraat Mühendisleri Derneği Başkanı Yük. Ziraat Mühendisi Burak Uğur, tarım alanlarında yapılan üretimlerin muhatabı TMO'nun çözümden uzak olduğunu açıkladı.
Uğur, Bandırma TMO işletmesi önünde yaptığı basın açıklamasında; "Değerli Basın Mensupları, Kıymetli üreticiler, Değerli protokol,
Davetimizi kırmayarak buraya geldiğiniz ve sesimize ses olduğunuz, gücümüze güç kattığınız için Ziraat ailesi olarak teşekkür ederiz.
Türkiye Ziraatçılar Derneği olarak biz Tarım Profesyonelleri ülkemizdeki tarımsal üretim sürecini yakından takip ediyor ve ülkemizin tarım potansiyelinin en üst seviyeye çıkarılması için mücadele ediyoruz. Bu bağlamda da üreticilerimiz hakkını korumak, tarımın sürdürülebilir hale gelmesi için düşüncelerimizi ve fikirlerimizi her platformda dile getiriyoruz.
İşte bugün de Toprak Mahsulleri Ofisi Balıkesir Baş Müdürlüğü önünde üreticimizin sesi olmak, ülkemizin tarımsal süreçlerini ve çıkarlarını korumak adına burada toplanmış bulunuyoruz.
Değerli üreticiler, kıymetli basın mensupları;
Ülkemizdeki tarımsal üretim her geçen gün çok daha zor, sorunların ritmik olarak büyüdüğü bir hal almıştır. Ülkede yaşanan enflasyon, artan ekonomik koşullar adeta çiftçinin, üretenin sırtına yüklenmiş durumdadır. Tarımın yöneticileri, üretenin kazanması ve tarımsal üretimi sürdürülebilir kılmak yerine, her yeni kararda üreticinin üzerine bir yeni yük daha bindirmişlerdir. 2023 üretim sezonunun tarla bitkileri grubunda ilk hasadı yapılan buğdayda yaşanan randevu sorunu ilk majör problem olarak karşımıza çıkmıştır. Toprak Mahsulleri Ofisi devlet tarafından açıklanan 8.250 TL/ton fiyattan ürün alımı yapmak için kapılarını açmış ancak uyguladığı randevu sistemi ile maalesef birçok üreticinin ürününü istediği fiyata satamamasına ve maalesef buğday ürününden zarar etmesine neden olmuştur.
Buğday hasadında yaşanan kaos sonrasında açıklanan Danelik Mısır ürün alım fiyatları tüm kesimlerce hayal kırıklığı oluşturmuştur. Toprak Mahsulleri Ofisi tarafından 22 Ağustos 2023 ton fiyatı 6.000 TL olarak açıklanan rakam üreticilerin mısır ürününde zarar etmesine, bir sonraki yıl ürününü yetiştirememesine neden olacaktır. Ziraat Mühendisleri Odasının gerçekleştirdiği bilimsel çalışma ile 1 kg Danelık mısırın üretim maliyeti şu anda 6 lira 70 kuruştur. Toprak Mahsulleri Ofisi açıkladığı 6 TL/kg fiyat ile, üreticinin bin bir zorluklarla ürettiği mısırı maliyetinin altına almaya layık görmüştür.
Bir diğer yandan 6 TL/kg fiyatı geçen yıl ile kıyasladığımızda daha vahim bir tablo ile karşı karşıyayız. Ülkemizde enflasyon düzeyinin TÜİK tarafından %47 açıklandığını biliyoruz. Bununla beraber üretenin girdi maliyetlerinin, sulama, gübreleme ve ilaçlama gibi maliyetlerinin de ortalama minimum %70 düzeyinde arttığının farkındayız. Tüm bu artışlara rağmen geçtiğimiz yıl 5 lira 70 kuruş açıklanan mısır ürününe ancak %5 zam yapılarak, yalnızca 30 kuruşluk fark ile 6 TL lik fiyat layık görülmüştür.
Maliyetin altına üretim yapılarak tarım sürdürülemez. İthalata bağlı bir ekonomi ile tarımda, ülkesel ekonomide millileştirilemez. Biz buradan Ulu Önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün : “Milli ekonominin temeli ziraattır.” Sözünü bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
Tarımda büyümenin, tarımsal üretimi güçlendirmenin yolları bellidir ve açıktır. Muhakkak ki üreticinin maliyetleri düşürülmeli, artan maliyetler karşısında üretici ezdirilmemelidir. Bu bağlamda üreticiye verilen desteklemeler yeniden değerlendirilmeli ve bu güne kadar hiç uygulanmayan ancak kanunda açıkça belirtilen, Gayri Safi Milli Hâsılanın %1 ‘nin tarıma aktarılması gerekmektedir. 2006 yılında yürürlüğe giren Tarım Kanunun 21. Maddesinde açıkça belirtilmektedir; Tarıma ayrılan pay Gayri Safi Milli Hâsılanın %1’den daha az olamaz. Ancak 2006 yılından bugüne bu madde sadece kâğıt üzerinde kalmış maalesef hiçbir zaman uygulanmamıştır. 2006 yılından bugüne kadar tarıma verilen destekler incelendiğinde ortalama olarak bu değerin %0,5 olduğu görülmektedir.
Bugün ki tarımsal desteklemeler derinlemesine incelendiğinde, rakamsal veriler üretenlere verilen desteklerin yine üreticiden alındığını gösteriyor. Bugün ki satış fiyatları ile üreticinin mazota ödediği toplam miktar 100 milyar liraya yakın bir değer. Buda üreticiden alınan mazot vergisinin, ülkemizde tarıma ödenen toplam destek miktarının %70’ine denk geliyor. Yani mazota yapılan zamlar ile maalesef verilen desteğin %70’i geri alınmıştır.
Bizler tarım profesyonelleri olarak bir an önce tarımsal ürün fiyatlarının yeniden değerlendirilmesi, üretene verilen desteklerin ivedilikle arttırılması, çiftçilerimizin üretime devam etmesi için tüm argümanların kullanılmasını talep ediyoruz.
Tarım ve tarımın sorunlarına ait konuşacak ve söyleyecek muhakkakı çok fazla söz var. Fakat bizler ana konuları ele alarak bir ses oluşturmaya çalıştık. Kıymetli katılımınız için şahsım ve Türkiye Ziraatçılar Derneği adına şükranlarımı sunuyorum.