KİM BUNLAR!..

KİM BUNLAR!..

Ahalinin % 62` si mutluymuş!.






Ülkede araştırma yapılmış, ahalinin %62 `si mutluymuş!. Bu, aynı zamanda keyfi yerinde insanların bu topraklarda halen yaşıyor olduğunu gösterir. Bunlar ne menemse asla bu topraklarda yaşamıyorlar.. Başka bir ifadeyle gövdeleri bu memlekette, zihin ve ruhları da neresi olduğu belirsiz, başka bir yerde…

Suriye, Irak, İran ve bunlara bağlı olarak mevcut hükümetin mandacı zihniyeti ile yürüttüğü dış politika sonucu patlayacağı aşikar olan barut fıçısının içinde olduğunuz için mi mutlusunuz?.

K.Irak'daki kürt oluşumunun bahar aylarından itibaren başlatacağı ve Güneydoğu Anadoluyu da saracak olan siyasi gelişmelerin ülkeyi daha da karmaşık hale getireceği için mi mutlusunuz?.

Yeni Anayasa üzerinden ülkenin üniter yapısına kastedecek tarzdaki arayış ve çalışmalar için mi kendinizi keyf içinde hissediyorsunuz?.

Mevcut 22 limanının hiç birinin, madenlerin %54 ünün, bankaların %56 sının bizde olmadığı için mi mutlusunuz?..

Dünyada yolsuzluk ve rüşvette 202 ülke içerisinde ilk beşte olduğumuz için mi keyfiniz yerinde?.

Ülkede muhalefet yürütebilmek hiçbir kurum ve kişi kalmadığı için mi kendinizi iyi hissediyorsunuz?.

PKK ile yürütülen tavizkar, gizli görüşmelerin yapılmasına ve 2011 içerisinde 136 çocuk şehit düştüğü için mi mutlusunuz?. Eksi 20 derecede karakollarda bekleyen çocuklar askerlik yaparken, bedelli yasası çıktığı için mi mutlusunuz?.

Andımız, Gençliğe hitap, 19 Mayıs törenleri, 4+4+4 diye dayatılan şarlatan eğitim sistemi mi sizi mutlu ediyor?.

Büyük bir kısmınızın sağlam bir eğitimi olduğunu ve kazancının da iyi olduğunu sanmıyorum.. Geriye neyiniz kaldı sizin?. Barınma, beslenme ve üreme mi?. O, tek hücrelilerden başlayarak, zaten bütün canlılarda var. Bunun akılla, mantıkla, zekayla hiçbir ilgisi yok. Diğerleri tüm canlıların doğal, hayatta soyunu devam ettirme içgüdüsüdür ve hepsi bu kadardır!..

İnsan, dik durmayı, hiçbir yere yaslanmadan mücadele etmeyi, şeref ve özgürlüğü tehlikeye düştüğünde boyun eğmemeyi, söylenmesi gereken sözden kaçınmadığı, soyulmaya, aldatılmaya, aşağılanma, kullanılmaya izin vermemeyi beceremezse, böyle bir toplum gelecek kuşaklarını da yemeye başladı demektir..

Çöküş, ruhsal olarak başlar.. Ruhsal savunma sistemi çöktüğünde bedeni oluşturan sistemi kontrol eden fiziksel savunma sistemi de çöker ve paralel olarak zayıflar.. Gerçek güçsüzlük ruhsaldır.. Ve bu durum Türkiye'de en üst seviyelere ulaşmış durumdadır..

Eğer testi temiz değilse, içine boşaltacağınız şey bozulur…

Osman PAMUKOĞLU
Hak ve Eşitlik Partisi
Genel Başkanı