Merkezi Bandırma'da bulunan ülkemizin önemli balıkçılık kuruluşlarından olan Kocaman Balıkçılık İthalat ve İhracat Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kocaman, "Bu sezon hamsi, çinekop ve lüferde büyük canlılık var" dedi.
Bu sezon palamudun zayıf geçtiğini belirten Kocaman, "Palamudun durumu hiç belli olmuyor. Geçen yıl vardı, bu yıl ise kıt geçti. Bunun başta balığın havyar ve yumurta tutmaması olmak üzere çeşitli nedenleri bulunabilir" diye konuştu.
Kocaman Balıkçılık olarak salyangoz ve kurbağa ihracatlarının sürdüğüne işaret eden Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kocaman, şu bilgiyi verdi:
"Kara salyangozunu Bandırma'daki tesislerimizde işledikten sonra Bilecik'te, Belçikalılarla ortak olduğumuz fabrikada tereyağlı duruma getiriyoruz. Salyangozları daha sonra başta Fransa olmak üzere Belçika, Kuzey İtalya ve İsviçre'ye ihraç ediyoruz. İşlediğimiz kurbağayı da başta Fransa olmak üzere İsviçre'ye ve İspanya'ya satıyoruz."
İki yıl önce Manyas Barajı'nda Somon balığı deneme üretimine başladıklarını belirten Kocaman, şunları söyledi:
"Somon üretimi konusunda üç ayrı lisans aldık. Geçen yıl 300 ton Somon balığı ürettik. Bu yılsonunda ise bin tona ulaşacağımızı düşünüyorum. Önümüzdeki dönemde 3 bin tonluk üretimi hedefliyoruz. Somon balığını Avrupa ülkelerinin yanı sıra Rusya'ya ihraç ediyoruz. Böylece ürettiğimiz Türk Somonunu, Norveç Somonu ile rekabete soktuk. Ancak bizim ürettiğimiz Somon, Norveç Somonu ile aynı lezzette olduğu gibi onların Somonunun yarı fiyatına satılıyor."
Balık çiftliklerinin halen ülkemizde satılan balıkların yüzde 50'sini karşıladığını vurgulayan Kocaman, "Akua kültür balıkçılığı artık tüm dünyada çok önemli konuma geldi" dedi.
Midye çiftliklerinin ise bilinenin tersine denizi kirletmeyip, tam tersine denizi temizlediğine dikkati çeken Kocaman şöyle konuştu:
"Midye çiftlikleri denizi temizler. Önemli olan çıkarıldıktan sonra arıtılarak işleme sokulmalarıdır. Tabii ki, midye çiftliklerinin yer seçimi de çok önemlidir. Turizm bölgelerinde, vatandaşların denize girdikleri alanlarda kurulmamaları gerekir. Avrupa'nın birçok yerinde devletin işlettiği midye çiftlikleri vardır. Bizde de bu çiftliklerin teşvik edilip desteklenmesi gerekir."
Üç yanı denizlerle çevrili bulunan Türkiye'de bağımsız bir "Balıkçılık Bakanlığı"na ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Kocaman Balıkçılık Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kocaman şu değerlendirmede bulundu:
"Ülkemizdeki balıkçılık yıllardır Tarım ve Orman Bakanlığı'na bağlı Su Ürünleri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülüyor. Tabii ki, üç yanı denizlerle çevrili ülkemiz için bir Balıkçılık Bakanlığı kurulması yerinde olur. Dilerim bundan sonra bunun gerçekleştiğini görürüz."
Denizlerimizde halen denetim konusunda ciddi bir sorun yaşanmadığına, genelde balıkçıların avlanma konusunda yasaklara uyuluyor ama denetimlerde her zaman için iyinin de iyisi vardır.”
Marmara Denizi’nin yaşamasının tek yolunun kirlilikten önlenmesi olduğunun altını çizen Kocaman, “Marmara Bölgesi’nde çok büyük bir nüfus yaşıyor. Ülkemiz sanayisinin yüzde 75’i ise bu bölgede. Marmara Denizi’ne kıyısı bulunan kentlerin belediyelerinin çoğunun gerçek bir arıtmaları yok. Bu arıtmaların kısa sürede tamamlanması gerekir. Çünkü son 50 yılda, Marmara Denizi’ne arıtmasız verilen evsel atıklar artık kimyasal atık durumuna geldi. Bu çok büyük bir tehlikedir” dedi.
Ağustos ayında vefat eden babası Avni Kocaman’ın ismini taşıyacak olan bir kampüsü Edincik altında hazırladıklarını belirten Kocaman şunları aktardı:
“Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi öğrencileri hazırladığımız bu küçük kampüsün inşaatını babam gördü. Ancak önümüzdeki günlerde yapılacak açılışı görmesi mümkün olmadı. Bu kampüste Denizcilik Fakültesi öğrencilerinin eğitimleri yapılacak. Burada denizcilik müzesi de bulunacak. Yine su sporları merkezi kampüsün içinde yer alacak.” ÖNDER BALIKÇI