Bandırma’da, mübadillerin gelişinin 100. yılı anısına tören düzenlendi.
Bandırma’ya, 1924 yılının 9 Mart sabahı “Akdeniz” isimli gemiyle Yunanistan’ın Selanik kentinden gelerek iskeleye inen mübadillerin torunları, atalarının anısına denize karanfil bıraktılar.
Etkinliğin düzenlenmesi için organizasyonu yapan İstanbul Lozan Mübadilleri Derneği Vakıf Üyesi, mübadil konusunda araştırmalar yapan Alper Yapan, şunları söyledi:
“Mübadelenin 100. yılını anıyoruz. Bandırma iskelesi, mübadillerin ülkemize getirildiği üçüncü büyük iskele. 9 Mart 1924’te, Akdeniz isimli gemi buraya 782 mübadili indirdi. Mübadiller önce Edincik ve Aşağı Yapıcı köylerine gönderildiler. Karantinalarının ardından mübadillerin iskanları çıkarıldı. Yunanistan’ın Kavala kentine bağlı Kokola köyünden gelenler, Erdek’e bağlı olup, eski ismi ‘Kocaburgaz’ olan bugünün Ballıpınar köyünün yanı sıra Yukarı Yapıcı köyüne, Korita’dan gelenler ise Bandırma’nın Gölyaka ve Bereketli köylerine yerleştirildi.”
Yapan, mübadele anlaşmasıyla ülkemizden Yunanistan’a 1,5 milyon kişinin gittiğini, Yunanistan’dan ise 630 bin Müslüman mübadilin Anadolu’ya geldiğini belirtti.
Anma programına Erdek Girit ve Rumeli Mübadilleri Başkan Yardımcısı Hüseyin Sunay ve derneğin yönetim kurulu üyesi Türkân Akdağ da katıldı. ÖNDER BALIKÇI
MÜBADELE NEYDİ?
“Mübadele bilincini yerleştirmeye çalıştıklarını belirten İstanbul Lozan Mübadilleri Derneği yönetim kurulu üyesi Alper Yapan, Erdek’e bağlı Ballıpınar Mahallesi’nde doğduğunu, İstanbul’dan gelerek Bandırma’ya yerleştiğini söyledi ve Bandırma ve Erdek’e gelen mübadillerle ilgili şu bilgileri verdi:
“8 Mart 1924’te, Yunanistan’ın Korita ve Kokola kentlerinden gelen mübadiller Erdek’in Yukarı Yapıcı, Belkıs ve Ballıpınar mahallelerine, Bandırma’da ise Bereketli ve Gölyaka köyleri ile Edincik’e, 9 Mayıs 1924’te gelen mübadiller ise Erdek’te Karşıyaka ve Çakıl, Bandırma’da ise Sahil Yenice köylerine yerleştirildiler. Mübadiller, Bandırma’ya geldiklerinde önce, eski cezaevinin bulunduğu, o dönemde ismi ‘Tahaffuzhane’ olan binada bir ay süreyle karantina altına alındılar. Çünkü o dönemde tifo ve dizanteri çok yaygındı. Hatta mübadillerden vefat eden çocuklar, şimdiki Ordu Caddesi’nin bulunduğu tünel bölgesine gömüldüler.” Alper Yapan, mübadeleyle Erdek’e ve Ballıpınar köyüne gelenlere yağ çıkarmaları için ikişer dönümlük zeytinlik verildiğini belirterek, “Zeytinyağı, altın suyu gibidir” dedi. Alper Yapan, Türkiye’ye göre Yunanistan’daki mübadele bilincinin daha çok olduğunu söyledi. ÖNDER BALIKÇI
Your browser doesn't support HTML5 video.