17 Eylül İlkokulunda; okumayı öğretmiyorlar, okumayı sevdiriyorlar. 17 Eylül İlkokulunda öğretmen; Şirin Yurtalan, Dürdane Örkçü, Setrap Arslan, Senem Pıravadılı, İkbal Değirmencioğlu ve Müge Doğan eğitime katkı sağlayacak sıra dışı çalışmalar ve özgün projelerle çizgilerin dışına çıkıp, istek ve merak uyandırarak öğrencilerini eğitiyor, küçücük dünyalarını renklendiriyorlar.
Farklı yöntem ve tekniklerle öğrenciler öğrenmekten keyif alıyorlar. Her sınıf; derslerini özgün fikirleriyle oluşturdukları maskotlarıyla yapıyor.
?Bilgiç ile Can? matematik öğretiyor. ?Çılgın? Türkçe dersinde bahçede sek sek oynayarak yarışmalarla okuma yaptırıyor.
Dans ederek sayı sayıyor, müzikle işlem yapıyor. Lösemi hastalarına saçlarını kestirip bağışlayan öğrencimiz ?Fatma Eliz Mizen? le can bulan maskotumuz ?Pırıltı? ile farkındalık eğitimi ve hayat bilgisi dersleri yapılıyor. ?Kaşi, Su Kız ve Ezo Kız? ile Türkçe dersi öğretiliyor. Değerler eğitimi veriliyor. ?Atacan?a 4-B sınıfı matematik ve fen bilimlerini öğretiyor.
Öğretirken öğrenme sağlanıyor ?Yama ile Cama?; okul kurallarını, ritmik saymaları, doğru davranışları öğretiyor. Drama yaparak, oynayarak, deneyleyerek karikatürlerle, şarkılarla dans ederek ders yapılıyor.
Milli ve evrensel değerleri benimsemeye yönelik, kişilik eğitimleri için özgün çalışmalar yapılıyor. Öğrenme sürecinde öğrencilerin aktif, düşünen, merak eden, araştıran, özgüvenli öğrenciler olmalarına katkıda bulunuluyor.
Bu yapılırken de eğleniyorlar. Bu süreçte onların birbirlerinden öğrendiklerini ve birbirlerini desteklediklerini görme onların ilgisini çekecek materyaller kullanarak yaratıcılığı onlara bırakmak dersi çocuklar için daha ilgi çekici hale getirdiği gözleniyor.
Okul Müdürü Nuray Dilber, "Sınıflarımız; bizim küçük dünyamız diyerek sıraları, masaları renk renk boyayıp, kendilerine küçük bir dünya yaratmışlar. Sınıfın içinde oluşturdukları okuma köşesinde kitaplarını alıp severek okuma yapıyorlar, zekâ oyunları oynayarak dinlenmeye birlikte eğlenmeye öğrenmeye çalışıyorlar.
Davet edilen meslek sahipleri ile yapılan gezilerle öğrenme etkin ve eğlenceli hale geliyor. Öğrenciler bu okulda kendilerini mutlu, özel ve değerli hissediyorlar.
Çocuk dediğin; aş ister, ekmek ister, sevgi ister, ilgi ister, illa ki? Oyun ister. 17 Eylül de öğrenciler oynayarak öğreniyor.
Öğretmenlere düşen; iyilik ve güzellik adına gerçek bir dünya inşa edebilmektir. İşte bunu başarabilen öğretmenler mesleğinde fark yaratabilen öğretmenlerdir. Mesleğinde fark yaratan öğretmen, çocukların dünyalarını farklı dokunuşlarla rengarenk boyayabilendir." Ahmet PESEN