Tarih: 17.09.2013 16:39

Pekel`den anlamlı mesaj

Facebook Twitter Linked-in

Bandırma`nın düşman işgalinden kutuluşunun 91.yılında halka seslenen Belediye Başkanı Sedat Pekel`in mesajında manidar cümleler yer aldı.

Başkan Pekel Bandırma Halkına şöyle seslendi;

Yeni bir 17 eylülü coşkuyla kutlamanın onurunu yaşayan sevgili Bandırmalılar, çok değerli hemşerilerim.

91 yıldan bu yana, ilk günün heyecanı ve gururuyla yaşadığımız, her Bandırmalı için çok özel bir anlam taşıyan kurtuluş günümüz hepimize kutlu olsun.

Selam size bu güzel günü yaşamamız için canlarını feda eden kahramanlar,

Selam size bayrak için, vatan için, özgürlük ve onurlu bir gelecek için kanlarını akıtmaktan çekinmeyen aziz şehitlerimiz, selam size…

İşgal edilen bir yurt, çok zorlu koşullar, çaresiz bırakılmış bir ulus ve umutsuzluğa mahkum edilmek istenen insanların, Mustafa Kemal önderliğinde yeniden ayağa kalkışını, onurlu direnişini, tüm dünyaya kabul ettiren yiğitler, selam size.

Selam, zorlu kurtuluş savaşı sonrası ulusumuza bağımsızlığını geri kazandıran, dün olduğu gibi bugün de en büyük güvencemiz, gurur kaynağımız olan kahraman ordumuza…

2 yılı aşkın işgal günleri sonrası Bandırma’yı  yeniden Ayyıldızın huzur veren gölgesine kavuşturan, işgal zincirini kıran Vecihibey, Süleymanbey, 61. Alayın kahraman askerleri, nice isimsiz kahramanlar, selam size, dualar size.

Ve o yüce insanların torunları olarak bugün kurtuluş sevincini yaşayan saygıdeğer hemşerilerim selam size…

Sevgili Bandırmalılar,

Tarih boyunca ulusumuz nice zor günler yaşadı. Ama her zaman bu zor dönemleri başarıyla atlatmayı bildi. Kurtuluş savaşımız da bu zorlu dönemlerden biri, belki de en zorlu olanıydı.

İmparatorluğun yıkıntıları altında kalmış olan, gücünü, umudunu yitirmiş bir ulus.

Devletin başında bulunanların can derdine düştüğü, ulusun kendi kaderine terk edildiği zor yıllar.

Vatan topraklarının dört bir yanında yaşanan işgaller. İşgalcilerle birlikte hareket ederek ulusuna ihanet eden işbirlikçiler, çıkarcılar.

Yokluk, yoksulluk, çaresizlik kıskacında umutların kırıldığı karanlık günler.

Bu karanlık 2 temmuz 1920 tarihinde Bandırma’yı da acı ve zorlu günlerle baş başa bıraktı.

Bandırma işgal edilmişti. Daha önceleri bizimle bir arada kardeşçe yaşayan, kapı komşumuz Rumlar ve Ermeniler, bir anda bize düşman olmuştu. Hem de niye düşman olduklarını bilmeden. Hem de bunca yıl bir arada yaşayan, aynı kenti, acıları ve sevinçleri paylaşan insanların nasıl bu hale gelebildiğini hiç düşünmeden, sorgulamadan.

Evet bandırma bu acıları ne yazık ki en derinden yaşadı. Hatta daha henüz resmi işgal başlamadan önce bile kentte yaşayan Rumlar tarafından kentin her yanına yunan bayrakları ve Venizelos’un posterleri asılmıştı. Bu çirkinliğe, şımarıklığa Manisa’daki görevine giderken bandırma’ya gelen Albay Bekir Sami bey büyük tepki göstermiş, bir gecede bütün bayrakları toplatmıştır.

Bekir Sami bey Haydar Çavuş camii’n de yaptığı konuşmada Bandırmalılara şöyle seslenmiştir:

Müslümanlar! Eğer bu camide çan görmek istemiyorsanız, eğer ailelerinizi yunan palikaryalarının kucağında görmek istemiyorsanız, haydi silah başına! Bugün ne hükümet ne devlet kalmıştır. Devlet de siz, hükümet de sizsiniz! Ya düşmanları öldüreceğiz bu vatan bize kalacak; ya biz öleceğiz, bu vatanı alanlar burada tek bir Türk bulamayacak. Her yabancı bayrak düşmandır, yırtın ve yakın!

İşte bu özgürlük tutkusunun, kendi vatanında tam bağımsız yaşama kararlılığının haykırışıdır. İşte bu büyük kurtarıcı Mustafa Kemal’in “Ya istiklal, ya ölüm” parolasının, özgürlüğe inanmış her yurttaşımızın yüreğindeki yansımasıdır.

İşte biz, imkansızı olağan hale dönüştürme gücünü bu inançtan alıyoruz. Bu inançla ulusal kurtuluş savaşımızda zafere ulaştık. İşgal devletlerini ve onların içimizdeki işbirlikçilerini dize getirdik.

İnönü’de, Dumlupınar’da Sakarya’da destanlar yazdık. Başkomutanın “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz`dir ileri” emriyle başlayan büyük taarruzla zafere ulaştık. 17 eylül sabahı kurtuluş güneşi Bandırma’da da doğdu.

Sessiz bir akşamda, kurtuluşumuzun simgesi olan Ayyıldıztepe’ye çıkın, gözlerinizi ufka dikin ve düşünün.

Anadolu’nun dört bir yanından gelen ve Ayyıldıztepe sırtlarında; uykusuz, susuz, aç yorgun geçen aylara hiç aldırmadan canı pahasına düşmanla savaşan kahramanları düşünün.


 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —